• dün bitirdiğim oyundur kendileri. içinde korku ögesi olmamasına rağmen normal bir walking simulator'dan beklemediğim şekilde germiştir beni. hikaye yönünden zengin, güzel oyundur, çok hoş grafikleri vardır.

    --- spoiler ---

    benim için eksilerinden birkaçı oteldeki odaların tümüne girilememesi ve çok fazla obje ve belgeye erişim olmamasıydı.
    --- spoiler ---
  • finalinde biraz soru işaretleri bırakan bir oyun. o yüzden bir süre sonra tekrar bir oynayacağım. bu tarz oyunların köpeğiyim. ama hikaye çok aşırı detay vermiyordu. çok daha fazla şeyle etkileşime geçip flashback yaşayabilirdik mesela.

    6/10 diyebilirim.
  • asiri sekilde firewatch havasi aliyorum oyundan, her seyi inceleyebilme, telsizdeki ses (daha 1. gundeyim) gun sayma vesaire... ama iki oyun arasinda (development, dizayn olarak falan) bir baglanti bulamadim, enteresan. kesin vardir zira yoksa direkt arak olurdu.

    firewatch'i cok sevmis biri olarak icinde jumpscare ogesi barindirmiyorsa sevecegim oyundur muhtemelen, zira telefon caldiginda bile geriliyorum oyunda simdiden.
  • korkudan ziyade gerilim ögelerine sahip olan güzel oyun ,finalden hemen önceki veda sahnesinde duyulan ayak sesleri kimindi? anlayanlar yeşillendirebilir arkadaşlar
  • saf bir korku oyunu değil onu söyleyebilirim. yani öyle altınıza sıçırtacak jump scare falan yok. o açıdan rahat olabilirsiniz. gerilim var mı? fazlasıyla. korku oyunu sevmem ama hafiften gerse fena olmaz diyenler için önerebileceğim bir oyun.

    almayı düşünenler için hafiften anlatmaya çalışayım:
    (spoiler ibaresi vermeden spoiler vermeyeceğim merak etmeyin)

    tam anlamıyla bir yürüyüş simulatörü. aksiyonlu sahneler vs. yok. oyun boyunca yürüyüp, etraftaki nesnelerle ve telsiz telefonumuzla bize eşlik eden irving isimli karakter ile sohbet ederek, hikayenin derinliklerini çözmeye çalışıyoruz. firewatch oynayanlar bileceklerdir. tam anlamıyla kafası o oyunun. hatta akışın gün gün gitmesiyle falan tam bir firewatch klonu diyebilirim. hangisi hangisinin klonu artık o kadarını bilmiyorum. çıkış tarihlerine bakmaya üşendim şu an.

    etraf etkileşimlerimiz çok detaylı olmasa da yeterli seviyede. kar kış altında geldiğimiz, babamıza ait eski bir otel içinde yalnız bir şekilde bir kaç gün mahsur kalmak durumunda kalıyoruz hikaye gereği. o bir kaç günde otel içerisinde yaşadıklarımızı konu alıyor hikaye.

    konunun ele alışını beğendim. oyun oynanabilirlikten çok acaba altından neler çıkacak merakıyla oynatıyor kendisini. gün geçtikçe yeni şeyler aydınlanıp merak dozajı arttırılıyor.

    uzunluğu 2-3 saat civarı. biraz daha yavaş oynarım ben diyorsanız 4 saat falan sürer tahminim maksimum. herhangi bir anında sıkıldığımı hatırlamıyorum. otel yeterince büyük olduğundan her gün farklı yerlerini görebiliyorsunuz, bu da çok sıkılmamanızı sağlıyor oyunda.

    oyun süresi kısa gelebilir ama bu tarz oyunlar için ideal süre gözüyle bakıyorum ben. uzun metraj bir film izleyip çıkıyormuş gibi başına oturup, hikayeyi sindirip çıkıyorsunuz. gereksiz uzatmamışlar, bu güzel.

    gecenin bir yarısı oynadığımdan da mütevellit belli başlı yerlerinde fena olmayan gerilimler yaşadım. çok da soft da değil yani bu açıdan.

    hikaye inanılmaz değil ama ilgi çekici ve yeterince derin.

    atmosfer güzel. grafik ve detaylar da yerinde. özellikle ses kullanımı çok iyi oyunun.

    oyunu kulaklıkla oynamanızda fayda var. hoparlör ile kaçırdığınız şeyler olacaktır. ses konusunda gayet iyi oyun ve ses ile yer yön kabiliyeti gerektiriyor hafiften.

    velhasıl güzel oyun. ben ne zaman aldığımı hatırlamıyorum ama şimdi baktım 8.75'e indirimle gelmiş. o fiyatın hakkını fazla fazla veriyor yaşattığı atmosfer ile.

    edit: güzel bir türkçe yaması var bu arada oyunun.
  • saf korku oyunu değildir. jumpscare yok fakat altınıza sıçırabilir.
    --- spoiler ---

    hele o mikrofon ile ses aradığımız kısım nedir yahu?
    --- spoiler ---

    bu oyuna korku oyunu demeyene ne diyim bilemedim. ne diyem mahmut mu diyem?

    müthiş bir hikaye anlatımı.
    seslendirmeler muhteşem. sesler muhteşem. zaten oyun tamamen ses üzerine. başka dinamik yok gibi bir şey.
    anlayabilmek için herşeyi incelemeniz lazım. şeytan ayrıntılarda gizli fakat en sonunda kendi açıklıyor zaten. sadece olay örgüsünü anlamak için biraz araştırmak lazım.
    ben çok beğendim.
  • bir saat oynadıktan sonra ara verdiğimde google'a "does the suicide of rachel foster have jump scares" yazdırmış oyundur. sürekli sağıma soluma arkama bakarak döne döne dolaşmaktan imanım gevredi, zaten hiç olmak istemediğim bir ortamda geçiyor (çok odalı, kocaman binada tek başına), bu detayı baştan bileyim de gereksiz adrenalin salgılamak zorunda kalmayayım.

    ayrıca biri gelsin ve mimarlık diplomamı iptal etsin, plan-mekan ilişkisi kuramıyorum.
  • bayağı iyi bir potansiyeli olsa da sınıfta kalmış oyun. kullanabileceği o kadar etmen varken hepsini ellerinin tersiyle itip oldukça çiğ bir sona bağlamışlar.

    ortalar doğru the shining simulator mü oynuyorum lan ben şu an heyecanına soksa da hayal kırıklığı yaratması sadece iki saat sürdü.
hesabın var mı? giriş yap