• 1996-1997 senesi david robinson'ın sakatlığından ötürü çok kötü geçmişti spurs için. o sene ligde şampiyonluk yarışı haricinde bir heyecan da tim duncan. tim duncan kolejdeki ilk yılının sonundan beri her sene drafta bekleniyor ama adam okulu bitirmeyi kafasına koymuş, 1997'de mezun olacak ve lige gelecek. sezon sonuna doğru robinson iyileşiyor fakat spurs duncan'ı seçebilmek için sezonun kalanından vazgeçiyor ve ligi sonuncu(*) bitiriyor. duncan'ın kolej yıllarından ne hikmetse çok bahsedilmez ama bence şahane noktalar var. mesela jerry west duncan için eğer drafta girerse 1995 top pick olabilir diyor kendisi için ama duncan mezun olmadan profesyonel olmayacağını söylüyor. hasta olduğum bir huyu da budur. iyi bir eğitim de almak istiyorum deyip mezun olana kadar bekliyor duncan. psikoloji okuyor, çin edebiyatı alıyor, antropolji alıyor filan. okulunun da en iyi öğrencilerinden. hatta yamulmuyorsam dereceyle mezun. ki burada belirtmem gereken bir şey daha var; duncan erken profesyonel olsaydı rookie salary cap'a -1996'da girdi uygulamaya- takılmayacak, çok daha iyi para kazanacaktı. adam hiç siklemedi. 3 sene üst üste defensive player of the year oldu üniversitede son yıllarında. son 2 senesinde player of the year seçildi, son yılında kolej seviyesinde en iyi basketbolculara verilen john wooden ödülünü, oscar robertson trophy'i ve naismith college player of the yar ödüllerini aldı. anasını sikti yani kolej basketbolunun.

    1997 draftı lottery'sinde lig sonuncusu(*) spurs ilk sıra seçim hakkını alıyor ve beklendiği şekilde tim duncan'ı seçiyor. duncan henüz 22 yaşında ama lige çok hazır. hem karakteri, hem yeteneği, hem olgunluğuyla zaten ligin iyi pivotlarından david robinson'la birlikte ışıl ışıl parlıyorlar. san antonio ve twin towers lig sonuncusu olduğu senenin ardından playoff yaptı fakat batı yarı finalinde utah'a elendi. duncan 21.1 sayı, 11.9 ribaunt, 2.7 asist, 2.5 blok ortalamalarıyla hem roy ödülünü aldı -bu arada tüm rookie of the month ödülleri duncan'a gitti o sezon. sonradan doğu batı diye ayırdılar ödülleri, bu hayvanlığı başran oyuncu arttı-, hem de sezonun en iyi 5'ine seçildi. zaten tim duncan ilk 8 sezonunun tamamında sezonun en iyi 5'ine seçildi. o zamanlar tabii yeni yeni nba sevmeye başlamışım, güç bela takip ediyorum ama playoff heyecanı sarmış dört bir yanımı. spurs batı beşincisi, dördüncü phoenix'le eşleşmiş. serinin ilk maçı, spurs deplasmanda. duncan'a hayranlığım o maçla başladı. ilk yarısını 4 sayıyla bitirdiği maçı 32 sayı, 10 rebo ve 2 blokla tamamladı tim duncan. basketbolda istatistik çok şey anlatır ama bir çaylak için inanılmaz olan bu playoff istatistikleri duncan'ın o günkü oyununu anlatmak için yeterli değil. spurs son periyotta tüm topları duncan üzerinden kullandı. takımda david robinson var, düşün yani sevgili okur. youtube'dan çevirir çevirir izlerim maçı hala. o sene duncan'ı karl malone evine gönderdi ve eşleşmede ezdi duncan'ı.

    ertesi sezon nba lockout nedeniyle yamulmuyorsam ocak ayında başladı. spurs sezonu lider tamamladı, playoff'larda önce garnett ve minnesota'yı, peşinden kobe -gerçi kobe daha çıtır- ve shaq'lı lakers'ı paket edip batı finalinde portland'ı süpürdüler ve sezonun en büyük süprizi, aşil tendon sakatlığı yüzünden finallerde oynayamamış olsa da patrick ewing, sprewell ve sindrella knicks'i 4-1 yenerek franchise'ın ilk şampiyonluğuna ulaştılar. duncan yine muhteşemdi. finallerin en değerli oyuncusu seçildi. ertesi sene playoff'ları kaçırsa da sezonu yine çok iyi istatistiklerle bitirdi. sonra shaq'a boyun eğmek zorunda kaldı üst üste 2 sene playoff'larda. 2002'de mvp oldu, şahane lakers maçları oynadı ama shaq sağlıklıydı, kobe artık büyük bir yıldızdı ve lakers yenilmezdi. sonra 2003. david robinson sezon sonunda emekli olacağını açıkladı. sezonun başında favori açık ara lakers. fakat kazın ayağı öyle olmadı. spurs, duncan önderliğinde ligi sirkülase etti. çok iyi bir takımlardı ve şahane basketbol oynuyorlardı. sezon sonunda mvp için en büyük iki day tim duncan ve kevin garnett'ti. garnett istatistik olarak daha iyiydi, üstelik tim duncan henüz 2002'de mvp seçilmişti ama takım başarısının katkısıyla duncan çok tartışılan bir kararla üst üste 2. kez mvp seçildi. tartışmalara en iyi cevabı yine tim duncan aynı sene playoff'larda verdi. hatırlarım, o zamanlarki en büyük geyik lakers'ın playoff'larda ortalığın amına koyacağıydı ama kazın ayağı öyle değilmiş. batı yarı finalinde eşleşti lakers'la spurs. duncan'ın yine enfes oynadığı maçlar sonucunda 4-2 kazandılar seriyi. sonra yine dallas'ı geçtiler ve finale çıktılar. bu arada tim duncan'ın dallas'a yaptığına tecavüz derler. ve nihayet, 2003 finali. o zamanlar doğu batıdan çok güçsüz olduğundan spurs favori olarak ve saha avantajıyla çıktı seriye. yaklaşık 15 yıldır nba takip ediyorum, 2003 nba finallerindeki tim duncan performansı izlediğim en ama en iyi performanstır açık ara. adam zaten playoff'larda ortalığın amına koydu ama garibim nets'i hepten sikti attı. duncan'ın nets serisi istatistikleri 24.2 sayı, 17 ribaunt, 5.3 asist, 5.3 blok ve 1 top çalmaydı. son maç dört çifti 2 blokla kaçırdı. 21 sayı, 20 ribaunt, 10 asist, 8 blok. bunun haricinde istatistiklere yansımayan takım savunmasına katkısı, hücumu yönlendirmesi, takımını her anlamda yönetmesiyle muhteşemdi duncan.

    2003-2004 sezonundaki en garip iş lakers'ın karl malone ve gary payton'ı kadroya katmasıydı sanırım. payton ve malone çok büyük yıldızlar olmalarına karşın şampiyonluk kazanamamışlar, bu nedenle yüzük uğruna çok ciddi kontratlarından vazgeçerek lakers'a katılmışlardı. lakers reloaded. güzel de bi klip hazırlamışlardı. o sene duncan bireysel anlamda çok iyi bir sezon daha geçirdi. sezonun bir başka büyük süprizi de minnesota timberwolves'un batı lideri olması sanırım. batı yarı finalinde spurs ve lakers eşleşti. iki takım da evlerindeki ilk 2 maçı kazandı, seri 2-2. 5. maçın son 30 saniyesi, spurs 71-70 önde, lakers hücumu. kobe bryant, karl malone'nin yaptığı perdeden faydalanarak 10 saniye kala lakers'ı 72-71 öne geçirdi. acayip üzüldüm. fanatik değilim ama tim duncan hasebiyle san antonio kazansın istiyorum. son 10 saniye için mola aldı poppovich, topu kenardan oyuna soktu spurs. duncan aldı topu, arkasında shaq var. post-up'la içeriyi zorladı ama shaq iyi savundu, müsade etmedi. duncan topla beraber 3 sayı çizgisine doğru sürdü topu, karl malone ikili sıkıştırmaya geldi ama duncan hem malone, hem shaq'ın üzerinden inanılmaz bir fade away jump shot soktu. 0.4 saniye var maçın bitimine ve spurs 73-72 önde. lan evde havalara zıpladım sevinçten heyecandan. 0.4 saniye var ve önde spurs. seri 7 maça uzayacak büyük ihtimalle çünkü 2 takımda evinde çok iyi. aga o 0.4 saniyede nba tarihinin en inanılmaz maç dönüşlerinden biri oldu ve fisher çok zor bir şutu sokarak lakers'ı seride 3-2 öne geçirdi. sonraki maçta da staples center'da kazanarak elediler spurs'u. şahsi kanatim, duncan'ın bir şampiyonluğunun ve muhtemel finaller mvp ödülünün bu inanılmaz şutla gittiğidir. lakers nba finallerine çıksa da takım oyunu oynayarak şampiyon olan, belki de şampiyon olabilecek son takım detroit pistons'a ağır şekilde yenilecekti. bu sene memphis bir süpriz yapabilir takım oyunuyla ama benim gönlüm hala spurs'den yana. 2004-2005 senesindeyse işler istediği gibi gitti duncan'ın. takımıyla finale kadar rahat çıktı ve son şampiyonu yine şahane oynadığı seri sonunda 4-3 yenerek 3. yüzüğünü ve 3. finaller mvp'sini kazandı. özellikle 3 finaller mvp'si ödülü göz kamaştırıcı. bu onura sahip diğer oyuncular; jordan, shaq ve magic. 2007 senesinde de 4. yüzüğü kazandı duncan. finalde lebron ve cavs'i süpürdüler. bu seride bence kendisine haksızlık yapılarak finaller mvp'si tony parker seçildi. evet, parker da çok iyi bir seri çıkarmıştı ama seride farkı yaratan açık ara tim duncan'dı.

    duncan ve spurs son şampiyonluktan beri her sene kafaya oynuyorlar. tim duncan bugün 37 yaşında. son birkaç sezondur gücünü ekonomik kullandığından sezon istatistikleri düşse de takımı ona ne zaman, hangi alanda ihtiyaç duysa çıkıp işini yapıyor. bu sene takımı batı finaline çıktı. memphis'le 2011'deki mevzusunu kapatabilecek mi göreceğiz. finale çıkarlarsa işleri çok zor ama ben duncan'ın finale çıkarsa ne kadar özel bir oyuncu olduğunu bir kez daha hatırlatacağına inanıyorum. 5. yüzük, neden olmasın?

    tim duncan benim tüm zamanlarda en sevdiğim 2 oyuncudan birisi. nazarımda basketbol tarihinin en iyi dört numarası -ki asıl mevkisi pivot adamın. robinson var diye forvet oynuyor kariyerinin başında-. şu anda marc gasol'la birlikte ligin en iyi pivotu. sağlıklı da olsa dwight howard eline su dökemez bu adamın. ego manyaklarından, işi gücü smaç basıp rakibine dik dik bakmak olan saygısız şebeklerden de değil. adam 15 senedir işini yapıyor. şahane bir pota altı savunmacısı. sadece istatistik değil üstelik, gerçek bir takım savunmacısı. yardıma gider, pota altını kapatır, mücadele eder. bir takım oyuncusu, yıldız egoları yok. izlediğim en iyi post-up oyuncusu. adamın her iki dip çizgiden de post-up'la attığı her sayı şahane. hala çok iyi bir footwork'u var.

    basketbol son zamanlarda uçma kaçma sporu oldu. kalmadı duncan gibi aklıyla oynayan adamlar. o yüzden hala oynuyorken tadını çıkarmalı böyle bir oyuncunun. umarım bırakmaz oynamayı. çünkü izlemesi hala çok keyifli.

    (*)düzeltme: makale ariyorum yazar yapin uyardı ki spurs 1996-1997 sezonunu sonuncu değil sondan 3. bitirmiş. vancouver ve boston daha az galibiyet almışlar ama lottery spurs'e gülmüş. kendisine teşekkür ederim uyarı için.

    düzeltme-2: duncan'ı malone eve yolladı deyip portland'a elendiler diye yanlış bir bilgi vermişim. 1997-1998 sezonu playoff'unda spurs'u utah elemişti. bir de 2005 pistons-spurs serisi 4-2 değil 4-3. uyarı için somebody elses lover'a teşekkürler.
  • playoff’a tam gaz girmek için popovich son 20 maç spurs’u rölantiye alırdı. takım zaten o ana kadar çoğunlukla konferans birincisi olduğundan çok önemli değildi. hatta bu rölanti 8. ile mi 7. ile mi 6. ile mi eşleşmek istediklerine göre rötuş yapma şansı da veriyordu.

    işte bu maçların son günlerinde tim duncan saçlara jilet vurdurmuş haliyle arz-ı endam ederdi aniden. lebron’un sosyal medyayı kapatması gibi bir tılsım veya konsantrasyon geleneğiydi. ve bu dazlak duncan cidden normal duncan’dan daha iyi oynardı. dinlenmiş ama ritimle hızlanan spurs ve dazlak duncan eşleştikleri rakiplerini ezer geçerdi. ezemedikleri takım da, çoğunlukla, şampiyon olurdu veya finale çıkardı.

    sade ama hall of fame. özlüyoruz.
  • 20 yıllık spurs kariyerinde küçük market takımından dev bir marka yaratılmasında baş rolü oynayıp franchise player olmak ne demektir bugünün yüzükçü bebelerine ve nba alemine göstermiş efsanedir. geleceğin hall of famer'i.
  • toplamda fani oldugum michael schumacher, oliver kahn, kenenisa bekele, tyson gay, valentino rossi ve gheorghe hagiyle birlikte duncan'i ayirmak gerekiyor dostlar. 2007deki sampiyonluktan sonra her sezon duncan bitti, spurs bitti muhabbetleri dolaniyor hatirlar misiniz? 2007 diyorum bakin 8 yil! kariyerinin orta noktasi neredeyse the big fundamentalin. tarihin gelmis gecmis en buyuk 4 numarasi olmasini gectim, daha iddiali bir laf edeyim mi? tarihin gordugu en buyuk basketbolcudur. basketbolu showtime olarak goren dostlar, eksileriniz icin simdiden hakkim helal olsun ama okumayi birakmayin, sonunu getirin. bir kariyer dusunun ki, potansyelinin herkes farkinda olmasina ragmen annesinin vasiyeti oldugu icin universiteyi bitirmeden girmedi nba'e. o antipatik denen stiliyle 2 kez mvp oldu bu adam normal sezonlarda. 2 gun sonra 40 yasinda olacak adam, final mvp'si secilse kac kisi yadirgar? ıstikrar denen bir tabir varsa, verilecek ilk ornektir duncan. 2013 finallerinde kacirdigi bunny-shottan sonra burada ben dahil hepimiz agladik daha da gelmez bu sans diye. neden? cunku duncan pozisyonun donusunde belki ilk kez parkeyi yumruklamisti. hepimiz bunu bir efsanenin bittigi an sandik. peki o ne yapti? bir sonraki sezon takimi tekrar finale cikardi. finaller oncesi soyledigi bir soz vardi: "bu kez 4 mac kazanacagiz" gayet naif ve sakin bir cumle bu normalde degil mi? duncan icin degil. tum basketbol dunyasinda bu bir meydan okumaydi, duncan 38 yasinda boyle bir laf ettiyse bir bildigi vardir denildi. simdi sorun kendi kendinize, gecen seneki final serisindeki spurs'u varolmus hangi takim yenebilirdi? ızledigim ilk efsane takim diyeyim hadi ben, jordanli pippenli rodmanli kukoclu bulls' u bile perisan etmez miydi bu spurs? hah iste, boyle bir duzenin dinamosuydi duncan 38 yasinda olmasina ragmen!
    sampiyonluk geldi, herkes reise guzel veda oldu triplerine girdi. bilmediginiz bir sey var dostlar: tim duncan, bir "natural born winner"dir. bu sabahki maci izleyenler, 6. yuzugu 40 yasinda bitmek bilmez bir hirsla nasil arzuladigini gormustur. drive for six diyorsak, bunu en yuksek sesle soyleyen duncan'dir.
  • hidayet türkoğlu ve kaan kural nba stüdyo'da konuşmaktadır;

    "yani tim duncan'ın da milli takımda yer almayacağı belli değil henüz, gelirse neler olur hidayet sen yakından tanıyosun hebe hübe..."

    "tim gelirse bizi üzer abi."
  • nba.com utanmasa "dnd-one foot in the grave" yazacakmış. yaşlı maşlı ama hala süperstar seviyesinde bir oyuncudur.
  • tüm spor dallarında kaybettiğine, kaybedeceğine üzüleceğim tek oyuncu. 2013 final serisi sonrası basın toplantısında perişan haldeydi;

    -bu seride aklında kalacak şey 6. maç mı olacak? -gazeteci bekliyor ki kenardaydım maç sonunda, 2 üçlük yedik çünkü hücum ribaundu verdik desin, adamlar da kestiler cezayı desin-
    +hayır. 7. maç olacak. maç sonunda tip kaçırıp maçı beraberliğe getiremedim.

    böyle bir oyuncu ki ben saha içi & saha dışı böyle bir oyuncu izlemedim.

    bu arada seneye de oynayacağım, kontratım var dedi. benim için gecenin tek güzel haberi.
  • şimdi ortalık lebron james ile falan sallanıyor, kevin durant ile dalgalanıyor. ikisi de çok iyi oyuncular. bunlardan önce de kobe bryant vardı. ondan önce michael jordan. majestelerinden önce de magic ve bird.. daha öncesinde de yüzük koleksiyoncusu russell ve chamberlain..

    fakat bu isimlere bakınca, nba'ye geldiği ilk günden, bıraktığı son güne kadar devamlılığı olan, zirveye oynayan ve hep zirvede olan isimler michael jordan, magic ve bird. russell sadece yüzük topladı, asla bu üç ismin seviyesinde bir performans göstermedi. ne durant, ne james ne de kobe, bu üç isimden asla daha iyi olarak değerlendirilmemeli diye düşünüyorum ayrıca.

    ama sakin oyunu, pek öne çıkmayı sevmeyen tarzı ile bu isimlerin arasında pek gösterilmeyen bir isim var. o da tim duncan.

    adamın oynadığı takım, kendisiyle birlikte 15 sezonda 14 kez playoff oynadı. bunların 4'ünde şampiyonluğa ulaştılar. 4 şampiyonluğun 3'ünde finallerin mvp'si seçildi kendisi.

    bunlar dışında, 13 sezon art arda en iyi beş ve en iyi savunma beşine seçilebilmiş, tarihteki tek basketbolcudur. 14 kez all-star, yılın çaylağı ve all-star mvp gibi çerezler de cabası.

    olm rüya gibi lan.. michael jordan'dan sonra keşke yerinde olsaydım dediğim ikinci adam. kariyere bak, resmen rüya gibi! hala da, 38 yaşında olmasına rağmen gene zirvede, çatır çutur oynuyor.

    eğer bu sezon, inanılmaz formda olan heat'e karşı şampiyonluk yaşarsa, diğer basketbolcuların fanları kusura bakmasın, ama ben kendisi michael jordan'dan sonraki en iyi basketbolcu olarak değerlendireceğim. gerçekler bunu gösteriyor.
  • timothy theodore duncan

    a.k.a. timmy, the big fundamental, groundhog day ve old man riverwalk (bu son ikisini ben de ilk kez duydum ne yalan söyleyeyim)

    25 nisan 1976 doğumlu bu mahallemizin en yakışıklı abisi nba'in bir dönemini temsil eder.

    - - - - -

    fun fact: 99 yılından beri tim duncan, kobe bryant veya dwayne wade'in olmadığı ilk final serisi geçen sene oynanmıştır.

    - - - - -

    97-98'de lige girdiğinde michael jordan mvp, chicago bulls şampiyon idi.
    son 2 sezonuna girerken bu sefer stephen curry ve golden state warriors isimlerini görüyoruz.
    aklınıza görüntüler gelsin. kanal d'de bulls - jazz final serisini izlerken ki görüntü ile şu anki ışıl ışıl nba maç görüntülerini karşılaştırın.
    o arada tim duncan ve san antonio spurs'un 6 finali ve 5 şampiyonluğu var.

    san antonio spurs son 20 yılda bir kere playoff'a kalamadı.
    onda da açık ara nba tarihinin stratejik olarak (bence) en başarılı iki kararından birini verip, tanking sonucu draftta tim duncan'ı seçtiler. (en başarılı diğer karar; lakers tarafından shaq'in geldiği sene yapılan vlade divac - kobe bryant takası)

    sonuç 50 galibiyetin altına inmedikleri ve 6 kere finallere gidip 5 kere şampiyon oldukları 20 sene.

    - - - - -

    fun fact: tim duncan'ın ne kadar uzun süredir nba'de olduğunu bilmek ister misiniz? new york knicks'in en son ne zaman nba finallerinde mücadele ettiğini hatırlıyor musunuz? o finalleri tim duncan kazanmıştı.

    - - - - -

    bu adamın en büyüleyici yanı, hiç bir büyüleyici yanının olmaması.
    gülmez.
    şaklaban şaklaban hareketleri yoktur.
    kariyeri böylesine büyük bir oyuncu olarak en az highlight bu adamdadır büyük olasılık.
    ama bir elinin parmakları şampiyonluk yüzükleriyle kaplı.

    üstelik tek bir numara ve tek bir forma ile.

    bundan daha büyüleyici ne var ki zaten...

    ...yazmamı bekliyorsanız yanılıyorsunuz.
    bu adamın büyüleyici çok yanı var. sadece pek bilinmemesi ilginç.

    şimdi size timothy theodore duncan'ın ilginçliklerinden bir kuple sunacağım.
    üstelik bunu roma rakamları ile yapacağım ki beni olduğumdan daha zeki zannedin diye...

    i. mesela normalde basketbol kendisinin ilk ilgilendiği spor değil.
    tim duncan aslen bir yüzücü. hem de çok iyi bir yüzücü. 1992 olimpiyatlarına katılabilecek kadar iyi hem de.

    peki hikaye neden böyle ilerlemiyor?
    çünkü hugo kasırgası 16 yaşındaki timothy'nin çalıştığı havuzu yokediyor.
    ve genç timothy çalışmak için tek alternatifi olan denizde köpekbalıkları olduğundan bu işten vazgeçip, basketbola dönüyor.

    ii. ya da finansal danışmanı tarafından 25.000.000 $ dolandırıldığı zaman verdiği sıkıcı derecede kusursuz tepki:

    - ben sadık/güvenilir bir adamım. verilen sözler benim için önemlidir ve diğer insanların da böyle olduğunu varsayıyordum. ama hayat bu şekilde değilmiş.

    arkadaş tamam kariyerin boyunca 200.000.000 $ kazanmış olabilirsin ama tüm kazançlarının %10undan fazlası şerefsizin biri tarafından tokatlanmış. az sinirlen be herif. erdin mi, ne ettin belli değil?!

    - sonuçta kendi kendine kızgın kalamazsınız. tekrar aynı konuya dönüyorum ama; ben bu adama güvenmiştim. yanılmışım. bu sebeple kazıklandım. ama bundan ötürü kendime kızgın değilim. bu öğrenilmesi gereken bir dersmiş. tekrar bu duruma düşmemeye çalışacağım.

    ben dalai lama olsam şu an tim duncan'a davet göndertirim. "hacı hayırdır? sırrın nedir?!" diye...

    iii. kolejde okurken büyük bir yıldız olacağı ve nba'e gitse dünya paralar kazanacağı belliyken drafta hemen katılmayıp 4 sene okulda kalıyor. ölmekte olan annesi mezun olmasını istediği için tim duncan normalden bir kaç sene kadar geç giriyor nba'e. hayır ağlamıyorum canım, gözüme insanlık kaçtı...

    iv. hiç kravat takmaz.
    ne draft gününde
    ne de bush veya obama tarafından kabul edilirken.

    ginobili "ikna etmeye çalışmadık bile" demiştir hatta.

    v. 2003 yılında nba finallerinde new jersey nets karşısında quadruple-double yapmıştır ancak aptal istatistikçinin hatası yüzünden iki bloğu işlenmemiş ve 21 sayı, 20 rebo, 10 asist 8 blok ile kalmıştır. tekrarlıyorum; bunu nba finallerinde yapmıştır hayvanat bu arada.

    vi. tim duncan, yaş olarak boston celtics'in koçu brad stevens'tan büyüktür.

    vii. 9.000 dakika üzeri playoff tecrübesi olan tek oyuncudur. tam olarak 9.152 dakika. bu da yaklaşık 6.5 gün ediyor.

    - - - - -

    uzun lafın kısası; bu abiyi bilin. bu abiyi sevin ve saygı duyun.
    sadece nba için değil, üzerinde yaşadağımız bu boktan dünya için kıymetli insanlardan biri bu.

    - - - - -

    fun fact: timmy lige girdiğinde san antonio spurs'un web sitesi böyle gözüküyormuş alskfjsalkgjsagsa

    - - - - -

    hiç bir zaman san antonio spurs'ü desteklemedim ve destekleyeceğimi de sanmıyorum.

    ama tim duncan senin yerin ayrı...
    senin yerin apayarı.

    so long...

    (bkz: tim duncan/@spark)
  • şimdi sen gidiyorsun ya, artık hiçbir uzun topu eline senin gibi yakıştıramayacak. güle güle büyük usta. kobe hırtından her kulvarda 5 kat üstün bir sporcu olmana rağmen çıkardığı gürültünün binde birini çıkarmadın, bu da senin adamlığındanmış.
hesabın var mı? giriş yap