• mikis theodorakis ve zülfü livanelinin istanbul konseri albümünde yeralan muhteşem şarkı. maria faranduri söyler.
  • bu sarkinin herhalde en anlamli temsillerinden birisinin hikayesi icin :

    agnes baltsa 19.11.1944 tarihinde yunanistan'da dunyaya geldi. 20. yy'in onemli mezzo sopranolarindan birisi oldu. kariyerinin gorece baslarinda herbert von karajan'la calismaya basladi. beraber sahne aldiklari ilk konserde baltsa 30 yasindaydi *. sadece 1 yil sonra ilk ses kayitlarini yaptilar * * *.

    takip eden 14 yil boyunca baltsa 70'i askin kez unlu sef ile kah dini yapitlarda kah opera produksiyonlarinda beraber calisti. don carlo, carmen, don giovanni, der rosenkavalier, bruckner te deum bunlarin sadece bir kismidir.

    herbert von karajan'in 35 sene boyunca yonettigi berlin filarmoni orkestrası ile yaptigi en son temsilde de * * * * mezzo soprano partisini o soyleyecekti (bkz) . bu temsil ikisinin son birlikteligi oldu. karajan 16 temmuz 1989'da hayata gozlerini yumdu. vefatindan bir hafta sonra anisina yapilan konserde solist kadrosunda yine o vardi * *.

    bu girizgahtan sonra ...

    1989'un geri kalan aylarinda friedrich gulda münih filarmoni orkestrası ile verdigi bir konserde agnes baltsa ile sahne aldi.

    konserin basinda wolfgang amadeus mozart'in 505 köchel sira numarali 'ch'io mi scordi di te' baslikli aryasini seslendirirler.

    bu aryanin akabinde gulda'nin o aralar bestelemekte oldugu 4 perdelik paradise island isimli sahne yapitindan kimi muzikler seslendirilecektir. oncesinde besteci, yapitin konusu ve seslendirilecek parcalar uzerine kimi aciklamalarda bulundugu bir konusma yapar.

    konunun gectigi hayali bir adada bir vefat olmustur. vefat eden kisi icin bir cenaze ayini duzenlenmektedir. bu olayin anlatildigi kisim icin bestelenen muzige baslamadan once besteci ludwig van beethoven'in 12. piyano sonatinin 3. bolumu olan cenaze marşı'ndan alintilar yapar, orkestra alintilari tekrarlar; kisa zaman once yitirdikleri buyuk muzisyenin anisina calmaktadir * ve dinleyicileri saygi durusuna davet eder.

    son olarak bir an piyano karanlik bir kadans'a baslar. bu esnada agnes baltsa sessizce sahneye cikmaktadir.

    piyano'nun kadansi bittiginde kendi dilinde ağıtini yakmaya baslar.

    katerini'ye son tren 8'de kalkiyor.

    konserden 4 sene kadar once sarkinin bir studyo kaydini * * yapmistir, ancak bu konserdeki temsil apayridir.

    (bkz) bu goruntu kaydi herbert von karajan'in viyana filarmoni orkestrası ile 1984 haziran'inda deutsche grammophon icin yaptigi bir ses kaydinin goruntusudur *. kayit viyana'daki musikverein salonunda yapilmistir. bahsedilen en son temsil bu degildir. ancak her ikisinde de mezzo soprano partisini agnes baltsa soyledigi icin bu metinde bu kayit ornek olarak kullanilmistir. o en son temsilin bir ses, hele hele bir goruntu kaydinin oldugunu, hic sanmiyorum.
    ----------------------------------------------------------------------------------
    sarkinin guftesi: manos elefteriu, bestesi: mikis theodorakis.
  • kayıpların ardındaki sessiz matemin şarkısıdır ve agnes baltsa yorumu tartışmasız en içtenidir.

    ingilizce çevirisi şöyledir;

    --- alıntı ---

    the train leaves at eight o’clock for a trip to katerini
    that month november will not come
    that eight o’clock you won’t remember
    that eight o’clock you won’t remember
    the train going to katerini
    that month november will not come

    ı met you again recently sipping your ouzo by lefteris?
    night won’t come to another place
    having your very own secrets
    having your very own secrets
    and to recall who knows them too
    night won’t come to another place

    the train leaves at eight o’clock
    but all alone you have remained
    guarding your post in katerini
    five to eight in the fog
    five to eight in the fog
    turned into a knife in your heart
    guarding your post in katerini

    --- alıntı ---

    bir diğer yorumu için şöyle buyrun.
  • bu harika şarkıya eşlik etmek isteyenler için yunanca sözleri şöyle:

    to treno fevgi stis okto
    taksidi gia tin katerini
    noemvris minas den tha meini
    na mi thimasai stis okto
    na mi thimasai stis okto
    to treno gia tin katerini
    noemvris minas den tha meini

    se vrika pali ksafnika
    na pineis ouzo stou lefteri
    nihta de tha'rthei s'alla meri
    na'heis dika sou mistika
    na'heis dika sou mistika
    ke na thimasai poios ta kserei
    nihta de tha'rthei s'alla meri

    to treno fevgi stis okto
    ma esi monahos sou eheis meinei
    skopia filas stin katerini
    mes stin omihli pente okto
    mes stin omihli pente okto
    mahairi stin kardia sou eginei
    skopia filas stin katerini
  • kardeş türküler ile zülfü livaneli düet yapmıştır. ortamlara düşmüştür.

    sabah sabah tüyler diken!
  • bana matem duygusunu hissettiren ikinci şarkıdır kendisi. başarılı bir çalışmadır. dinledikçe dinlenilendir.

    kaybettiklerini hatırlatıyor sanki insana; aynı anda hem huzur hem huzursuzluk veriyor.
  • bu parçayla ilgili fehmiye çelik'in şahane bir yazısıyla karşılaştım, şöyle:

    --- alıntı ---

    manolis eleftheriou ve “to tréno févgi stis ochtó”nun hikâyesi…

    “to treno fevgi stis ochto”nun sözleri, bugün 80’li yaşlarda olan ünlü yunan şair manolis eleftheriou’ya ait. eleftheriou’nun, 1960-61 yılları arasında yanya (giannena)’da askerliğini yaparken yazdığı bu şiir, şairin ilk şiirlerinden…

    manolis eleftheriou, yazdığı bu dizeleri ilk olarak dönemin bestecileri vangelis kapetanakis ve kostas kapnisis’e göndermiş, fakat türlü sebeplerden ötürü bu iki besteciyle çalışma şansı bulamamış. daha sonra sözler, her türlü sanatsal etkinliğine siyasal mücadelesini de katan mikis theodorakis’in eline geçmiş ve theodorakis tarafndan bestelenen şarkı, ilk olarak 1970 yılında sanatçının “ta laika” isimli kasetinde, giorgos kapernaros tarafından seslendirilmiş.

    aynı dönem, yunanistan’da 1967’de darbeyle başa geçen ve tüm anayasal hakları askıya alan “albaylar cuntası” dönemi yaşanmaktadır ve ülkede kanlı ve katı bir sansür dönemi hâkimdir. her ne kadar sözler bir aşkı hikâye etse de, theodorakis gibi muhalif kimlikli bir sanatçı tarafından bestelenen bu şarkı, cunta rejime yönelik bir karşı duruşu da simgeler hale gelir. şarkıyı 1971 yılında maria dimitriadis ve 1974 yılında manolis mitsias da seslendirmişler ve şarkı daha sonra; milva, maria farantouri, dalida gibi daha pek çok ünlü yorumcu tarafından da yorumlanmış. derken, “to tréno févgi stis ochtó”, yunanistan’da 1974 cunta sonrasında da dillerden düşmeyen bir şarkı haline gelmiş.

    şarkının sözlerine gelince…

    şarkı, bir gerçek hayat hikâyesine dayanır ve yanya’ya yakın bir şehir olan katerini’deki barba lefteris’in tavernasında geçer. katerini, sahili ve olympos dağına yakınlığıyla bilinen şirin bir yunan kenti. bir özelliği daha var ki, yunanistan’da yaşayan pontusluların adeta merkezi konumunda. 1923’te, karadeniz bölgesinden, özellikle trabzon, ordu, giresun ve samsun’dan gönderilen mübadiller için bir nevi sürgün başkenti olmuş. şarkıyı incelemeye başladığımızda, sözlerinde geçen “tren yolculuğu” bize, acaba doğdukları topraklardan ayrılmak zorunda bırakılan pontuslulara yönelik bir hikâyeyi mi anlatıyor diye düşündürmüştü açıkçası. fakat konuyu araştırdıkça, sözlerin, içinden ayrılık geçen hüzünlü bir aşk hikâyesini anlattığını gördük ki, yine de tarihinde göçmenliğin kederini yaşamış olanların muhayyilesinde, şarkının böyle bir duyguya karşılık gelmesi hikâyeye çok da uzak düşmeyecektir.

    barba lefteris de gerçek bir şahsiyettir ve onun tavernası, şehrin ilk tavernasıdır. şair manolis eleftheriou, bu tavernanın adını askerlik yaptığı sırada asker arkadaşlarından duyar ilk kez. sadece tavernanın adını değil, bu tavernanın da tanıklık ettiği hüzünlü bir aşk hikâyesini, yine asker arkadaşlarından dinler, çok etkilenir, oturup bu şiiri yazar: sabah saat 08.00’deki bir trenle katerini’deki barba lefteris’in travernasına gelen sevdalı, orada yıllardır görmediği eski sevgilisiyle karşılaşır ve belki bir daha de göremeyecek olduğu sevgilisine hasretini, yüreği bir bıçağa dönüşürcesine bu dizelerde haykırır:

    to tréno févgi stis ochtó

    taxídi ya tin kateríni

    noémvris mínas de tha míni

    na mi thymáse stis ochtó

    na mi thymáse stis ochtó

    to tréno ya tin kateríni

    noémvris mínas de tha míni

    se vríka páli xafniká

    na pínis oúzo stu leftéri

    nihta de tha `rthi s’ ála méri

    na `his diká su mystiká

    na `his diká su mystiká

    kai na thymáse pios ta kséri

    nihta de tha `rthi s’ ála méri

    to tréno févgi stis ochtó

    ma esy monáchos su échis míni

    skopyá fylás stin kateríni

    mes’ stin omíchli pénde ochtó

    mes’ stin omíchli pénde ochtó

    mahéri stin kardiá su egíni

    skopyá fylás stin kateríni

    sekizde kalkıyor tren

    yolculuk katerini’ye doğru

    kasım ayı geride kalacak

    saatin sekizi hatırlanmayacak

    saatin sekizi hatırlanmayacak

    yolculuk katerini’ye doğru

    kasım ayı geride kalacak

    seni birdenbire tekrar buldum

    lefteris’in mekânında uzo içerken

    ötelerde bir yerlerde gece olmayacak

    kendi sırlarına sahip çık

    ve hatırla o sırları bileni

    ve hatırla o sırları bileni

    ötelerde bir yerlerde gece olmayacak

    sekizde kalkıyor tren

    fakat sen, yalnız ve terk edilmiş sen

    nöbet tutuyorsun katerini’de

    sisler arasında saat beşten sekize kadar

    sisler arasında saat beşten sekize kadar

    kalbin bıçak olmuş

    nöbet tutuyorsun katerini’de.

    --- alıntı ---

    bu da sitenin linki:
    geçmişi yanına alarak yarınlara uzanmak ve ustalarla buluşmak
  • the train leaves at eight.
  • yolculuk katerini’ye doğru....

    mikis theodorakis öldüğünden beri kulağımda olan ezgi.
    livaneli ve theodorakis dostluk konserinde* güzel sesli bir kadın seslendirmiş bunu videolarından izlemiştim. konserden...
    bana, 17 yaşından beri tüm heybetiyle direnen theodorakis babayı çağrıştıran şarkıdır.
    ama agnes baltsa ablamızın da hakkını yemeyelim, çok güzel söyler o da.

    sekizde kalkıyor tren
    yolculuk katerini’ye doğru
    kasım ayı geride kalacak
    saatin sekizi hatırlanmayacak
    yolculuk katerini’ye doğru
    kasım ayı geride kalacak

    seni birdenbire tekrar buldum
    lefteris’in mekânında uzo içerken
    ötelerde bir yerlerde gece olmayacak
    kendi sırlarına sahip çık
    ve hatırla o sırları bileni
    ötelerde bir yerlerde gece olmayacak
    sekizde kalkıyor tren
    fakat sen, yalnız ve terk edilmiş sen
    nöbet tutuyorsun katerini’de
    sisler arasında saat beşten sekize kadar
    kalbin bıçak olmuş
    nöbet tutuyorsun katerini’de
  • come spiegarti adında italyanca bir yorumu da bulunan muhteşem şarkı.

    milva seslendirir.

    spotify
hesabın var mı? giriş yap