• - çocukluğunda tanı konulmuş şekilde disleksi hastasıdır (öğrenme bozukluğu) .. oyunculuğun, senaryo ezberi ve odaklanma gerektiriyor olması sebebiyle disleksisi ile mücadele etmesinde belli oranda faydalı olduğunu farketmiştir .. ama 1992 yılında bir röportajında, 'mensubu olduğu 'scientology' tarikatının bu rahatsızlığından kurtulmasını sağladığı' şeklindeki sözleri ise tıp otoritelerinin tepkisini çekmiştir ..

    - tam adı : thomas cruise mapother ıv .. syracuse new york doğumludur (3 temmuz 1962) .. anne ve babasının kökenleri ingiltere, almanya ve irlanda'ya uzanır .. örnek vermek gerekirse : soyağacındaki irlanda köklerine bakıldığında, 1799 dublin (irlanda) doğumlu patrick russell cruise'un, 1825 yılında teresa johnson ile (kayıtlara göre meath kontluğu sınırları içinde) evlilik kaydı olduğu ve aynı yıl ikisinin irlanda'yı terkederek abd'ye (new york) yerleştiği görülür ..

    - dizinden geçirdiği bir sakatlığa kadar okul yıllarında 'güreş' sporuyla ilgilenmiştir .. okulun güreş takımını bırakmasıyla doğan boşluk, onu oyunculukla ilgilenebileceği çalışmalara itmiştir ..

    - 1984 yılında kanserden ölmüş olan babasını ; 'zorba', 'korkak' ve 'çocuklarına şiddet uygulayan güvenilmez bir herif' sözleriyle tanımlar ..

    - 14 yaşına gelene kadar 15 farklı okula gitmiştir .. 14 yaşında, rahip olma hedefiyle bir ilahiyat okuluna kaydolmuş ama bir yıl sonra okulu bırakmıştır..

    - 3 kızkardeşi vardır ..

    - 'matrix' filmindeki 'neo' rolü için 'keanu reeves'den önce ismi düşünülmüş oyuncudur ..

    - 1988 yılı yapımı kokteyl filminde yer alan bar sahnelerindeki havalı şişe ve bardak hareketleri için ünlü ve çok yetenekli bir barmen olan 'john bandy'den ders almıştır ..

    - 10 yaşından beri motorsiklet kullanmaktadır .. yine onlu yaşlarındayken, kendine ait motorsikletiyle iki araç arasında sıkıştığı ve bariyerlerin önündeki su dolu bidonlara çarparak düştüğü bir kaza geçirmiş ve bu kazayı ailesinden saklamıştır .. annesine gerçeği yıllar sonra söylemiştir ..

    - hillary clinton'ın seçim kampanyasına, maddi destek sağlayarak katkıda bulunmuştur ..

    - gerek masalı, gerekse disney'in çizgi karakteri alaaddin'i hepimiz biliyoruz (aladdin and the king of thieves - 1996 yılı yapımı) .. disney stüdyolarının o tarihteki başkanı 'jeffrey katzenberg'ün isteği ve önerisi üzerine film yapımında çalışan animatör ekip, alaaddin'in yüzünü tasarlarken tamamiyle 'tom cruise'un yüz hatlarından esinlenmişlerdir .. görsel

    - onu 'scientology' tarikatıyla 1990 yılında tanıştıran kişi, ilk eşi 'mimi rogers'dır ..

    - brövesini 1994 yılında almıştır .. pilottur .. kendine ait bir p-51 mustang uçağı vardır ve gerek hobi amaçlı gerekse filmleri için teknik geliştirme amaçlı olarak çok sık uçmaktadır .. ama sanıldığının aksine top gun filminde (kokpitte olmasına rağmen) savaş uçağını uçuran o değildir .. (not : p-51 mustang'ler ingiliz amerikan ortak yapımı avcı uçaklarıdır ve 2. dünya savaşında, yüksek irtifa ağır bombardıman uçaklarına refakat görevi için tasarlanmış modellerdir .. tom cruise'un uçağının adı 'miss montana'dır ve 2. dünya savaşında da aynı adla görev yapmıştır)

    - ülkeyi sayısız defa ziyaretine, ülkedeki hayranları ile sık sık buluşmasına ve japon kültürüne katkı ve sempatisine istinaden (bize tuhaf gelecek mutlaka) 2006 yılında, '10 ekim günü', japonya'da sembolik olarak 'tom cruise günü' (tom cruise day) ilan edilmiş ve kayıtlara geçmiştir .. oynadığı 'son samuray' filminin japonya'daki gişe hasılatı, abd'deki hasılatın çok üstündedir ..

    - rol aldığı 'days of thunder' filminin setine gidip gelirken hız sınırını aştığı için trafik cezası yemiştir ..

    - yönetmenliğini paul newman'ın yaptığı, 1984 yılı 'harry & son' filminin seçmelerine katılmış ama kabul edilmemiştir .. fakat paul newman onu seçmelerde mimlemiş ve 1986 yılında çekilecek olan (kendisinin de oynadığı) 'paranın rengi' filmi için yönetmen martin scorsese'ye cruise'un ismini önermiştir .. 'paul newman', 'tom cruise' için her daim idol olmuştur ..

    - 'top gun'dan itibaren, filmleri için imzaladığı mukavelelere istinaden filmlerde kullandığı her motorsiklet, film çekiminden sonra onun olmuştur ..

    - 'görevimiz tehlike' serisinin beşinci filmi olan 'rogue nation'ın açılışında, yerden yaklaşık 1.500 metre yüksekliğe kadar çıkmış olan airbus a 400m tipi askeri kargo uçağında asılı olduğu sahnede dublör kullanmamıştır .. zorluğu nedeniyle bu sahneyi burada anmakla birlikte aslında tom cruise'un hemen hemen hiçbir filminde dublör kullanmadığı gerçeğinin de altını çizmekte fayda var ..

    - hem stanley kubrick hem de steven spielberg ile beraber çalışmış tek aktördür ..

    - sırasıyla mimi rogers, nicole kidman ve katie holmes ile evlenmiş ve üçünden de boşanmıştır .. boşanma tarihlerinde her üç kadın da 34 yaşındadır ..

    - annesi mary lee, şubat 2017'de, uykusunda ölmüştür ..

    - yaptığı en iyi filmin 'vanilla sky' olduğunu söylemiştir ..

    kaynak : imdb, wikipedia, rottentomatoes, goliath, independent, thesun, motorbikewriter.com, worldflairassociation.com (çeviriler tümüyle bana aittir - türkçe kaynak kullanılmamıştır - kaynaklar çapraz kontrol edilmiştir) ..

    edit : doğum tarihindeki 'ay' düzeltmesine, mesajıyla uyarı ve katkıda bulunan @deinnorra arkadaşımıza teşekkür ederim ..
  • mission impossible 7 çekilerinde covid-19 önlemi almayan setçilere kibarca;
    ağzını yüzünü siktiğimin paçozları, burada muhteşem standartlarımız var yine de önlemlere uymuyorsunuz, sizin gibi anası sikikler yüzünden sektör duruyor, tonlarca insan var bu işten para kazanan, insanlar kolej giderleri ödüyor, kira ödüyor sizin sikiniz arşa değmiş keyfiniz keyif'' demiş işine aşık prodüktör.

    edit: kesin sette 'ağzını çamaşır suru ile çalkalayıca virüs bulaşmaz'' diye düşünen trump destekçisi çalışanları vardır, demokrat herif tabi, çomara tahammülü yok.
  • tum set karantinada olsun kimseyle icli disli olmasinlar diye kendi cebinden bir yolcu gemisi kiralayip (£500,000) tum ekipi oraya yerlestirmis lan, adam sinirlenir tabii gevsekleri gorunce.
  • quora'da denk geldiğim tom cruise anektodu:

    - - -
    tom cruise kibirli ve kendini beğenmiş mi?

    tom cruise'un "american made" adlı filminin çekimleri sırasında ekip üyesiydim: o sırada filmin adı mena'ydı. mena çoğunlukla atlanta'nın kuzeyindeki mekanlarda çekildi. cruise aynı zamanda louisiana'da jack reacher filmlerinden birini çekmeye devam ediyordu.

    cruise'la ilk karşılaşmam fx mağazamızda oldu ve ekibimizdeki ironik şekilde adı tom olan bir adamımızı tanıdı. daha sonra bu bizim tom'a daha önce cruise ile ne zaman çalıştığını sordum... bu iki tom'un yolları 80'lerden beri kesişmemiş. her nasılsa tom cruise bizim ekipteki tom'u 30 yıl sonra tanıdı!?!

    tom cruise'un sahnelerini georgia'da çektikten sonra hemen bir helikopterden uçağa atlayıp louisiana'ya, oradan da başka bir helikoptere geçtiği ve sonunda jack reacher setine vardığı günler oldu... mena setinde her zaman olduğu gibi arkadaş canlısı ve samimi olduğunu hatırlıyorum. emlak departmanından birinin açıkça şöyle dediğini çok net hatırlıyorum: "tom cruise bir uzaylı. hiçbir insan bu iş ahlakını koruyup hala bu kadar arkadaş canlısı olamaz."
    - - -
  • bu adam günümüzde klişe aksiyon filmleriyle anılsa da işin aslı oyunculuk konusunda da, dünya üzerindeki sayılı yeteneklerden birisidir. zira 80'li ve 90'lı yıllarda onlarca başarılı, sanatsal ve kültleşmiş filmde oynamış ve bu filmlerin efsaneleşmiş eserler arasına girmesine usta oyunculuğu ile büyük katkı sağlamıştır.

    işin sanatsal değeri düşük aksiyon filmleri kısmına gelecek olursak, o konuda da yine zirvelerde kendisine yer bulabilecek bir adamdır. her sahneye cgi basıp, bizlere film yerine oyun izlettirmeyi reva gören insanların aksine muazzam kalitede aksiyon sahneleri çeker ve bu konuda da, tıpkı oyunculuğunda olduğu gibi seyirciyi kendisine hayran bırakır. biraz adrenalin bağımlısı deli bir abimiz olmasının da etkisiyle pek çok kişinin cesaret edemeyeceği sahneleri neredeyse sıfır cgi ve dublörsüz şekilde çeker ve izleyicinin beğenisine sunar.
  • resmen sinema için doğmuş adam. yaptığı işe inanılmaz saygı duyuyor. basit bir aksiyon filmi serisini broccoli ailesi bond misali külte dönüştürmeyi başardı.

    top gun maverick'i izleyince filmi tamamen beyaz perde dedikleri şey için yaptığını ve onun bütün nimetlerinden faydalandığını anlıyordu insan. iyi ki bu filmi sinemada izlemişim evde ya da tablette izlenmezmiş bu diyip, izleyen herkesin de ödediği sinema biletinin karşılığını aldığından emin olmak istiyor.

    hele ki son filmi mission impossible dead reckoning part one'ı izledikten sonra adama olan saygım, sevgim ve hayranlığım arşa çıkmış durumda.

    yapımcısı olduğu aksiyon filmindeki hiçbir sahne sırıtmıyor. blueboxlar dahil. kullandığı sahne planlarının aralarına serpiştirdiği doğal ikonlar, kovalama sahnelerinin seyircide yaşattığı duygu... bir aksiyon filminde sene olmuş 2023 kesin ip var aq sorgusunu size yaşatmadan filmden keyif almanızı sağlıyorsa bu adamı takdir etmek gerek.

    öyle ki, senelerdir bmw ile yaptığı pazarlama anlaşması bile göze sokulmadan, motorları ve arabaları ile o kadar doğal serpiştiriliyor ki araya, diğer filmlerdeki sponsorluklar flash tv canlandırması gibi kalıyor.

    dublör kullanmadan çektiği sahnelere ya da last samurai'da set aralarında okuduğu savaş ve japon tarihi kitaplarına zaten hiç girmeyeceğim.

    bu adam hep film yapsın. muzik de sinema da bu iş için varolmuş ve her şeyini ortaya koyanlarla güzel.

    eskiden azcık yaşlan be adam derdim. yaşlanmasın. evlatlar babalarını hep hatırlamak istedikleri gibi hatırlar ya, tom cruise da hep maverick, jerry maquire nathan algren kalsın zihnimizde ve beyaz perdede.
  • kariyerinde collateral, a few good men , rain man, the last samurai, magnolia , jerry maguire, vanilla sky, minority report, valkyrie, eyes wide shut, oblivion`, born on the fourth of july, risky business, top gun, mission impossible, edge of tomorrow ve ınterview with the vampire gibi filmler olsa da güzel film sayısının 5'i geçmediğini öğrendiğimiz süperstar. bu filmografi başkasında olsa ona da aynı şekilde davranılır mı bilemem. robert downey jr mesela bu filmografinin çeyreğine sahip değil ama millet nasıl öveceğini bilemiyor adamı.
  • bugün doğum günü olan sinema insanı. görsel

    kafa kağıdında ismi thomas cruise mapother ıv. olarak geçen tom, 3 temmuz 1962, syracuse, new york doğumlu.

    oyunculuğa lisede başlayan cruise, ilk filmi endless love (1981).

    risky business'ta (1983) ailesinin evini geneleve çeviren bir lise son sınıf öğrencisi olarak oynamadan önce taps (1981) ve the outsiders (1983) gibi filmlerde yardımcı roller üstlendi.

    film (risky business) büyük bir ticari başarıydı ve cruise'un geniş çapta tanınmasını sağladı.

    1986 yılında onu bir star konumuna getiren top gun ile kariyerine devam etti.

    1986'da cruise, martin scorsese'nin yönettiği the color of money'de paul newman'la birlikte rol aldı ve iki yıl sonra rain man'de otistik bir adamın bencil erkek kardeşini canlandırdı.

    born on the fourth of july (1989) filmindeki vietnam savaşı gazisi ve aktivist rolündeki rolüyle cruise ilk akademi ödülü adaylığını aldı.

    cruise, 1990'larda filmlerinde geniş bir karakter derinliği ve yelpazesi sergilemeye devam etti ve a few good men'de (1992) bir donanma avukatı, ınterview with the vampire'de (1994) bir vampiri olmak üzere çok çeşitli roller oynadı.

    bir ajanı canlandırdığı eski bir tv uyarlaması olan mission* (1996) filmini ikinci filmi ile satın alarak dünyanın en büyük franchise serilerinden biri yaptı.

    jerry maguire'da (1996) bir spor menajeri olarak gösterdiği performans, cruise'a ikinci bir oscar adaylığı kazandırdı.

    1999'da, o zamanki eşi nicole kidman ile birlikte, yönetmen stanley kubrick'in merakla beklenen son filmi eyes wide shut'ta yer aldı.

    aynı yıl cruise, magnolia'da kadın düşmanı bir guru olarak da beğeni topladı ve bu performansıyla en iyi yardımcı erkek oyuncu dalında akademi ödülü adaylığı aldı.

    cruise, 2000'lerde steven spielberg tarafından yönetilen bilim kurgu gerilim filmi minority report (2002), kendisini samurai topluluğunda bulan bir amerikan subayını oynadığı the last samurai (2003), profesyonel bir kiralık katil rolünü üstlendiği collateral (2004) filmlerinin yanı sıra h.g. wells'in aynı adlı romanının görsel olarak etkileyici bir uyarlaması olan war of the worlds (2005) filminde spielberg ile de yeniden bir araya geldi.

    2008'de cruise, komedi tropic thunder ile seyirciyi kahkahalara doyururken valkyrie'de adolf hitler'e suikast girişimi düzenleyen bir alman subayı olan tarihi figür albay claus von stauffenberg'i canlandırdı.

    cruise daha sonra knight and day (2010) ve jack reacher (2012) aksiyon gerilim filmlerinde rol aldı. jack reacher* (2016) filminde yeniden canlandırdığı eski bir ordu müfettişini oynadı.

    rock of ages (2012) müzikalinde 1980'lerin rock idolü olarak göründükten sonra, bilim kurgu macerası oblivion'da (2013) kıyametten kurtulan biri olarak rol aldı.

    daha sonra,uzaylı istilası edge of tomorrow'da (2014) defalarca öldürülen ve dirilen bir askeri halkla ilişkiler görevlisini canlandırdı.

    2017'de cruise, aksiyon-korku filmi the mummy'de ve antik drama american made'de rol aldı.

    top gun* (2022) için 1986 gişe rekorları kıran filmdeki rolünü yeniden canlandırdı.

    cruise'un özel hayatı da çoğu zaman oyunculuğu kadar dikkat çekti.

    kidman'la evliliği ve 2001'deki boşanmaları hollywood medyası tarafından yakından takip edildi.

    yakın dönemde de scientology'ye açık sözlü destekleri tartışmalara sebep oldu, özellikle 2005'te psikiyatriyi gayri meşru bir bilim olarak kınaması çok konuşuldu... (scientologists tarafından savunulanbir görüş)

    cruise, 2006'dan 2012'ye kadar evli olduğu aktris katie holmes ile yaşadıkalrı da yıllarca yazılıp çizildi.

    cruise, 1993'te cruise/wagner productions'ı oluşturmak için eski bir yetenek avcısı olan paula wagner ile ortaklık kurdu ve şirket, o zamandan beri cruise'un pek çok filminin ortak yapımcılığını üstlendi.

    2005 yılında hollywood ekonomisti edward jay epstein tarafından "hollywood'daki en güçlü - ve en zengin - güçlerden biri" olarak tanımlandı.

    epstein, cruise'un milyar dolarlık bir film serisinin başarısını garanti edebilecek birkaç yapımcıdan (diğerleri george lucas, steven spielberg ve jerry bruckheimer) biri olduğunu savunuyor. epstein ayrıca, halkın cruise'ın tabloid tartışmalarına olan takıntısının, cruise'ın olağanüstü ticari hünerinin tam olarak takdir edilmesini engellediğini iddia ediyor.
    kaynak

    22 ağustos 2006'da paramount pictures, cruise ile 14 yıllık ilişkisini sonlandırdığını duyurdu. the wall street journal'da, viacom'un (paramount'un ana şirketi) başkanı sumner redstone, bir aktör ve yapımcı olarak cruise'un değerine yönelik tartışmalı kamu davranışları ve görüşlerinden kaynaklanan ekonomik zararı gösterdi.
    kaynak

    cruise/wagner productions, yapım şirketinin özel sermaye şirketlerinden başarılı bir şekilde alternatif finansman aramasının ardından paramount'un duyurusunun durumu kurtaran bir hareket olduğunu söyledi. kaynak

    edward jay epstein gibi endüstri analistleri, bölünmenin gerçek sebebinin büyük olasılıkla paramount'un cruise/wagner'in mission: ımpossible serisinden elde ettiği olağanüstü büyük dvd satış payından duyduğu hoşnutsuzluk olduğu yorumunu yaptı.

    kasım 2006'da cruise ve paula wagner, united artists film stüdyosunun bazı hisselerini devraldıklarını açıkladılar.
    kaynak

    cruise, united artists için filmlerde yapımcı ve aktör olarak görev alırken, wagner ua'nın ceo'su olarak görev yapıyor.

    ağustos 2008'de wagner, united artists'teki görevinden ayrıldı; ua'daki hissesini elinde tuttu ve bu, cruise'un payı ile birleştiğinde stüdyonun yüzde 30'una sahip oldular.

    cruise, kritik ve ticari bir başarı olan mission: ımpossible -ghost protocol ile yapımcı ve yıldız olarak paramount ile yeniden çalışmaya başladı. o ve wagner, yine paramount için, oldukça yüksek gişe başarısı olan jack reacher serisinde yeniden işbirliği yapacaklar.

    10 ekim 2006, japonya'da "tom cruise günü" ilan edildi; japonya anma günü derneği, "japonya'ya olan sevgisi ve yakın ilişkisi" nedeniyle kendisine özel bir gün verildiğini söyledi.

    cruise bir akrobasi pilotudur ve 2010 yılında yaşayan havacılık efsaneleri'nin bir parçası olarak kabul edilmiş ve kiddie hawk hava akademisi'nden havacılık ilhamı ve vatanseverlik ödülü'nü almıştır.

    diğer uçaklara ek olarak, cruise bir p-51 mustang'e sahiptir.

    1998'de cruise, kidman'la evliliğinin eşcinselliğini örtbas etmek için tasarlanmış bir düzmece olduğunu iddia eden ingiliz tabloid gazetesi daily express'e dava açtı.
    kaynak

    mayıs 2001'de cruise, gey porno oyuncusu chad slater'a dava açtı. slater, ünlü dergisi actustar'a cruise ile bir ilişkisi olduğunu söylemişti. bu iddia cruise tarafından şiddetle reddedildi ve slater daha sonra, slater'ın kendisini davaya karşı savunamayacağını ve bu nedenle temerrüde düşeceğini açıklamasının ardından cruise'a 10 milyon dolar tazminat ödemesine karar verildi.
    kaynak

    cruise ayrıca bold magazine yayıncısı michael davis'e 100 milyon dolarlık dava açtı çünkü davis, cruise'un eşcinsel olduğunu kanıtlayacak bir videoya sahip olduğunu iddia etmişti (asla doğrulanamadı). dava, davis'in videonun cruise'a ait olmadığına ve cruise'un heteroseksüel olduğuna dair kamuoyuna açıklaması karşılığında düştü.
    kaynak

    2006'da cruise, tomcruise.com alan adının kontrolünü ele geçirmek için siber işgalci jeff burgar'a dava açtı. alan adı burgar'a ait olduğunda, celebrity1000.com'da cruise hakkındaki bilgilere yönlendiriliyordu.

    tomcruise.com'u cruise'a devretme kararı, dünya fikri mülkiyet örgütü (wıpo) tarafından 5 temmuz 2006'da verildi.

    2009'da michael davis sapir, telefonunun cruise'un emriyle dinlendiğini iddia eden bir dava açtı. bu dava, los angeles'taki central civil west mahkemesi yargıcı tarafından sapir'in iddiasıyla ilgili zaman aşımının sona erdiği gerekçesiyle reddedildi.
    kaynak

    ekim 2012'de cruise, ın touch ve life & style dergilerine, cruise'un altı yaşındaki kızını (suri) "terk ettiğini" iddia ettikten sonra hakaretten dava açtı.

    ifade sırasında cruise, "kızını 110 gündür görmediğini" itiraf etti. dava ertesi yıl sonuçlandı.
    kaynak

    tom cruise'un çalıştığı bazı yönetmenler;

    (bkz: stanley kubrick)
    (bkz: franco zeffirelli)
    (bkz: steven spielberg)
    (bkz: francis ford coppola)
    (bkz: ridley scott)
    (bkz: tony scott)
    (bkz: martin scorsese)
    (bkz: barry levinson)
    (bkz: oliver stone)
    (bkz: ron howard)
    (bkz: rob reiner)
    (bkz: sydney pollack)
    (bkz: neil jordan)
    (bkz: brian de palma)
    (bkz: cameron crowe)
    (bkz: paul thomas anderson)
    (bkz: john woo)
    (bkz: edward zwick)
    (bkz: michael mann)
    (bkz: j.j. abrams)
    (bkz: robert redford)
    (bkz: ben stiller)
    (bkz: bryan singer)
    (bkz: james mangold)
    (bkz: christopher mcquarrie)
    (bkz: doug liman)
  • ultra yetenekli tanrı parçacığı bir adam.

    hiçbir filminin boş olmamasının sebebi işine olan sevgisi ve her film için titizlikle ve büyük bir özveri ile çalışmasıdır.
    bir çok konuda yetenekli olmasının yanında bir çok kategoride ehliyeti ve lisansı da varmış.
    hatta bunları , the late late show with james corden adlı programda da sayıyor : link

    hangi lisanları var ?
    1986'da 'top gun' filmi ile başlayan, uçan savaş uçaklarında yetenekli cesur bir pilot karakterini hafızalarımıza kazıyan cruise gerçek bir havacılık lisansına sahiptir.
    böylelikle top gun: maverick'in çekimleri sırasında bir f-18 savaş uçağı kullanmasına izin verilmiştir.

    motosiklet ehliyeti vardır.
    triumph thruxton, kawasaki gpz900r, ducati desmosedici rr, bmw s1000 rr motosiklet ve bmw r ninet scrambler dahil bir çok iki tekerli aracı olan cruise bu tutkusundan asla vaz geçemeyeceğini her zaman dile getirmişti.

    tekne kullanma ehliyeti/lisansı vardır.
    hız tutkunu olan cruise, bu tutkusunu kara yolu ile sınırlamayıp sularda da devam ettirmek için, bireylere halka açık su yollarında bir tekne veya deniz taşıtı işletmek için yasal yetki adı altında resmi bir belge veya sertifika olan, tekne kullanma lisansına sahiptir.

    paraşüt lisansı vardır.
    'mission impossible dead reckoning part one'da paraşüt sahnelerinde dublörsüz oynamak için, beş yüzden fazla hava dalışı yaparak bu lisansı almıştır.

    ayrıca emlakçı ruhsatı da almış bay yetenek.
  • bu adam nasıl oluyor da filmlerdeki en tehlikeli sahneleri bile dublör olmaksızın kendi çekebiliyor? üstelik, 58 yaşında genç de değil. nasıl bir performans, özgüven aklım almadı doğrusu. herife imrendim de; hiç yükseklik korkusu filan da yok ki helikopteri bile kendisi uçuruyormuş.
    kendi dublörlüğünü de yaptığı için aldığı ücretler de ultra katmerli olsa gerek.
hesabın var mı? giriş yap