• şurada da (bkz: #72141391) belirttiğim üzere birim çeşitliliği az ve büyük oranda charlemagne'den alıntı olacak. keza binalar çevre vs de. hadi diyelim arada zaman açısından fark az olur o kadar.

    e kardeşim viking dönemi britanya adasındayız o nehirleri neden gemi girecek şekilde yapmıyorsunuz? york ve londra'ya kadar girilmesini kastetmiyorum, daha da içlere girebiliyorlardı. vikinglerin en büyük numaralarından biri lan bu. ince gemilerle nehirlerin içlerine kadar gidip yağma baskın yapardı bunlar. hatta nehrin yukarısına çıkıp gemiyi omuzlayarak bir başka nehre indirip devam ederlerdi. bu şekilde baltık'tan karadeniz'e çıktı lan adamlar. britanya'da saksonlar sahili gözlerken dane'ler ülkenin ortasından çıkıyorlardı.

    m2tw'a yapılan the last kingdom modunda bile vardı bu nehir olayı utanın lan fanlarınız kadar titiz iş yapmıyorsunuz. tabii bunun sebeplerinden biri taa r2tw atilla tw zamanındaki özensizlik. nil ve ren nehirleri bir yere kadar girilebilir yapılmıştı ama nasıl bir harita modellemişlerse nehirden ziyade körfez gibiydi, görüntüsü de çirkindi. paşalar bunu daha zarif bir şekle getirmek için uğraşmamışlar ama işte eskiden bedavaya verilecek içeriğe dünya para istemeyi biliyorlar.

    sanmıyorum ama umarım değişir harita.
  • tamam map ve factionlar harika görünüyor ama attila dlc'si niteliğinki bir şeye 100 lira paha biçip yeni oyunmuş gibi sunmak aç gözlülük. %75'i görmedikçe almıyoruz her zamanki gibi.

    hazır işim yokken öne çıkan noktaları kafama göre özetledim. http://www.ign.com/…the-most-detailed-total-war-yet

    -liderler warhammer heroları gibi değil, normal bir şekilde öldürülebiliyorlar.

    -din yok.* ca'nin yorumu "o dönemde herkesin hıristiyan olduğu" yönünde.

    -kültür önemli, province kültürü sabit, değiştirilemiyor ve bazı birimlerin üretilmesi kültüre bağlı. aynı şekilde public order'ı a da etkiliyor.

    -irlanda, galler, iskoçya, danelaw, ingiltere vs. gibi krallıklar kurmak, belirli görevleri tamamladıktan sonra mümkün.

    -fame victory olayı getirilmiş, yeni bir oyun bitirme şekli olarak. bunun için tarihi değeri olan şehirleri almak, savaşları kazanmak vs. gerekiyor.

    -kuşatmalar attila'daki gibi, şehrin herhangi bir tarafından saldırılabiilyor warhammer'ın aksine.

    -küçük şehirlerin (regionlar) surları ve garnizonları yok. o nedenle savunma için ordu bulundurmak şart. yalnızca bir bina (kilise, tarla, maden vs.) inşa edilebiliyor ve geliştirilebiliyor. bu bina türünü değiştirmek de mümkün değil. önceki oyunlara göre daha fazla minor settlement var.

    -savaşlar attila'ya çok benziyor, kısa ve kanlı.

    -ülke, bölge ve haritayı kapsayan olaylar sıklıkla ekranda beliriyor. sonra olay zincirleri ve görevlerle ilgili olaylar, seçim yapmayı gerektiren eventler vs. crusader kings 2'yi andırıyor.

    -uzun campaign seçerseniz (short victory yerine) bir endgame olayı (final boss) bizleri bekliyor. ne olduğuyla ilgili çok bir şey söylenmemiş ama 1066 ile ilgili bir şey olabilir (hastings savaşı, norman işgali)

    -ünite üretimi medieval 2'deki gibi bir havuzla sınırlandırılmış, zamanla yenileniyor, ayrıca sahip olduğunuz topraklar da bunu etkiliyor.

    -late game'de tamamı elit birimlerden oluşan ordular yerine low-mid tier ünitelerle desteklenmiş küçük elit birliklere yoğunlaşılıyor.

    -yeni üretilen birimler, %25 dolulukla geliyor ve ünitenin tam asker sayısına ulaşması için birkaç turn geçmesi gerekiyor.

    -ünitelerin parasal giderlerine (upkeep) ek olarak artık food (yiyecek) gereksinimleri var.

    -yeni supply sistemine göre bir bölgeyi yağmalarken veya dost bir ülkenin topraklarındayken supply artarken tarafsız veya düşman ülkenin topraklarındayken azalıyor. supply sona erdiğinde birimler zarar görüyor (attrition)

    -yeni teknolojiler açılması bir şeyler yapmaya bağlanmış, mesela tier 2 swordsmen üretmek için on tane tier 1 swordsmen üretmek ya da civic tech'ini açabilmek için belirli sayıda manastır inşa etmek gibi.

    -family tree, valiler, karakter traitleri, loyalty sistemi vs. mevcut.

    -ticaret artık otomatik olarak gerçekleşiyor savaş hali yoksa ve başkentler arasında bağlantı varsa. ticaret anlaşmaları ortadan kalkmış durumda.

    -agentlar kaldırılmış.

    sona kadar genellikle olmasını istediğim şeyler eklenmiş ama ne demek ticaret yok ya, tw'un en sevdiğim kısımları (savaştan sonra) zaten empire building-managament olayı. çok şaşırdım.
  • hakkında paylaşılan muhteşem detayları reddit'teki bir yorumdan kendi düşüncelerimi de biraz ekleyerek çevirdim:

    - birlikleriniz artık tur başına altının yanında yiyecek de tüketiyor
    - yeni birlikler ilk başta tam kapasitesinin çeyreği kadar adamla elinize geliyor, sonrasında yavaş yavaş maksimum kapasitelerine ulaşıyorlar. birkaç tur içinde büyük ordular kurmak artık mümkün değil
    - elinizde sürekli 20 elit birlikten oluşan bir kuvvet tutmayacaksınız, adımlarınızı planlamalısınız yazmış. sanırım shogun 2'deki gibi oyunun ekonomisi barış zamanında böyle bir orduyu beslememeyi gerekli kılacak
    - teknoloji artık ağaç şeklinde ilerlemiyor, teknolojilerin belli binaları yapmak/belli birimlerden istenen sayıda üretmek/bir olayın gerçekleşmesi gibi gereklilikleri olacak
    - orduların artık bir tedarik (supply) yüzdesi var. dost bölgede artarken diğer bölgelerde düşüyor. ayrıca düşman bölgede yağma yaparak da arttırılabiliyor.
    - ajanlar tamamen kaldırılmış ve onların etkileri başka bir mekanikle birleştirilmiş. kısa bir yorum yapmak isterim ki rome 2'den beri çıkan her oyunu no agent modelarla oynadığım için en sevindiğim gelişme bu oldu.
    - warhammer'la gelen global birim yetiştirme artık tek seçenek. bölgesel yetiştirme kaldırıldı ve tüm ordular ortak bir havuzu kullanıyor. özel bir birimi yetiştirmek için ordunuzu bölge bölge gezdirmeniz gerekmeyecek.
    - öncekiyle alakalı olan başka bir gelişme, barracks/training grounds tarzı binalar artık yok. birlikler artık teknolojilerle açılıyor ve açılan bir birim tüm topraklarınızda yetiştirilebiliyor
    - küçük yerleşimlerdeki binaların uprageleri için önce eyalet merkezindeki binaları geliştirmeniz gerekecek
    - birçok teknoloji birbirini tekrar ediyor, bir birlikten yeterince yetiştirin ve sıradakini açın.
    - crusader kings 2 hissine en yakın total war olduğu söylenmiş
    - her hamlenin anlamlı hale getirilmesi amaçlanmış. ajanların ve askeri binaların kaldırılma nedeni bu. zaman kaybetmek yok, ordular ve generaller artık hayati önemde. bir ordu kaybetmenin bedeli ağır olacak.

    şu yenilikleri görene kadar az özenilmiş bir attila çakması olur mu diye korkuyordum ama tek kelimeyle muhteşem bir oyun geliyor gibi. seride daha önce shogun 2 ve rome 2 ile iki oyunda yavaşça yaptıkları atlamayı bu sefer tek bir oyunda deneyecekler ve bence nokta atışı değişiklikler yapılmış. belki biraz daha basitleştirilmiş hissettirebilir ama şahsi düşüncem serinin tarihi kısmına ihtiyacı olan warhammer aşısı yapılmış ve ortaya çıkan sonuç bu cesur girişime değecek gibi. bu değişiklikler saga'da test edilip three kingdoms'da kusursuz hale getirilecek ve sonunda medieval 3'ü yapmaya cesaret bulabilecekler diye umuyorum. ön sipariş fiyatı olarak belirlenen 100 tl de rome 2 ve attila benzeri bir optimizasyon faciası olmazsa (ki warhammer'da derslerini aldıklarını gösterdiler) hakkını verecektir.

    edit: farklı birkaç yerden öğrendiğim şeyleri de ekleyeyim
    - sistem gereksinimlerinde 64bit zorunluluğu var, demek oluyor ki 32bit tabanlı olan attila'nın motorunu kullansa da gerekli optimizasyonlar da yapılmış bu motor üstünde. yine aklımdaki konulardan biriydi ve doğru adımlar atılmış
    - bugüne kadarki en dolu total war haritası denilmiş
    - 10 oynanabilir ulus olacakmış oyunun çıkışında. muhtemelen daha sonra sayıları artabilir birkaç dlc ile kesin konuşmak zor
    - shogun 2'deki bölgeye özel binalar da dönüyor sanırım. mesela altın madeni/manastır (bunlar değişebilir shogun 2'den örnek verdim) gibi binalar belli şehirlerde default olarak bulunacak ve başka şehirlere sonradan eklenemeyecek
    - birimlerin çeyrek sayıyla yetiştirilmesi hakkında geliştiricilerden biri şöyle bir şey söylemiş: "bu onları direk kullanamayacağınız anlamına gelmiyor, yetiştirme komutu verip ordunuza katabilir ve beklemeden savaşa sürebilirsiniz, bunu yapmanız gereken zamanlar da olacak"
    - teknoloji ağacı için şöyle bir örnek gelmiş: basit okçulardan 10 tane ürettikten sonra üst seviyelerini araştırmaya başlayabileceksiniz
    - yapı sisteminde bölgesel sınırlamalar getirilmiş açıklaması biraz uzun ama örnek olarak irlanda bölgesinde dini yapılar öne çıkarken güneyde daha ticari binalar yoğunlukta olacak. coğrafi gerçekçilik ve ulusların farklı hissettirmesi amacıyla yapıldığı söylenmiş. yine warhammer'dan güzel bir etki
  • oynanış videolarına, bu videolardan görebildiğimiz kadarıyla birimlere ve haritadaki konumlarına göre sırasıyla; northumbria, wessex ve gwynedd zevkli olacak gibi. yalnız oyun bir yerden sonra tekrar oynanırlığını yitirebilir, uzatmak için muhtemelen dlc iteleyecekler yine. tarihin sevdiğim dönemlerindendir, roma'nın yükselişi, kavimler göçü, şarlman, viking çağı britanyası ama bıktım be kardeşim kabilelere karşı savaşmaktan. şöyle avrupa'dan asya'ya, artık herkesin yerinin iyi kötü belli olduğu, 2-3 nesillik değil 4-5 asırlık periyotları ele alan bir oyun yapın. evet ulan evet medieval 3 istiyorum şerefsizler!
  • cikisi 3 mayis'a ertelenmis oyun. yani oyun dediysem, buyuk oranda attila tw ve age of charlemagne copy-paste'i ama artik nasil sallama is yaptilarsa duzletmek icin ertelemeye gittiler. hem kufrediyorum hem bekliyorum arkadas. iste bagimli olmak kotu, civarda tek torbaci olmasi daha da kotu.
  • total war attila gibi optimizasyon fakiri bir oyun olacağını sanmıyorum.

    görseller bunu ilk belli eden şeydi, şimdi oynanış videolarına bakınca da daha iyi anlaşılıyor.

    eee, bundan sonra artık yol belli. rome dedik, attila dedik, charlemagne dedik, thrones of britannia dedik, yıl oldu m.s. 900 küsür.

    yapın babacım artık şu medieval 3 oyununu.

    yapın artık koduğumun günü geçmiş meyveli yoğurtları sizi !
  • bence:
    (bkz: fiyasko)

    yahu suyun bu tarafını da koysanıza... viking memleketlerini, normandiya'yı falan.. belki azıcık kuzey evropa.

    bir de oyunun kontrolü hakikaten çok karışık. birşey ıskalamayayım diye advice'ı da kapatmadım. zırt vırt içsavaş patlıyor. generallerle anlaşmak falan mümkün değil. estate veriyorsun kesmiyor. valilik veriyorsun bu sefer görevden aldigin herif arıza çıkarıyor. loyality level'ı düşük heriflere firsatini buldukça rahip dayamak bi parça ise yarıyor.

    atilla'da da doğu roma'yı alıp, ekonomiye iyice abanıp, hunlara yüklü ödeme yaparak anlaşıp, hunlarin yakıp yıktığı eyaletlere çökerek oyunu götürmek mümkündü. atilla cikip ortalığı talan ettikten sonra oyunun zorluk seviyesinin, iç savas ve isyanlar dışında, hicbir anlamı kalmıyordu.

    valla 2 saat oynadıktan sonra sıkılıp rome 2'yi açtım.
  • yaptığınız oyunu sikeyim ben gidiyorum.

    medieval 3 nerede orospu çocukları.
  • allegiance update ile birlikte blood, sweat and spears isimli kan ve şiddet dlc'si yayınlanan oyun.

    https://www.youtube.com/watch?v=ug9eaex3qrs

    https://www.youtube.com/watch?v=bhb8xlvk4by
  • 10 ifluenceli efsanevi kralımız run'un ölmesinin ardından yeni kralımızın osmanlı saraylarında büyümüş bebe padişahlar gibi 17 yaşında toy bir bebe olması sonucunda çıkan iç savaş sonunda ülkemin %95'ini ayrılıkçılara kaybettim(ülkem edinburg'tan manchester'a kadardı). toparlamaya çalışırken o arada 3-4 kral daha savaşlarda kaybettim. sonrasında akıllandım ve aldım yeni kralımı, gözden ırak man adasına çekildim.*

    man adasında yavaş yavaş topladım ordumu, tabii bu arada sürekli dostum ve müttefikim olan anglo-sakson, mide ve cincern'lilerden bana iç savaşımda yardım etmeleri için yardım istiyorum. sözde hepsi müttefikim ve dostum ama para dahi teklif etmeme rağmen bu bizim meselemiz değil dediler ve gerçek yüzlerini gösterip bizi bir başımıza bıraktılar. eyvallah çektik ve yeni kralımızla man adasından 20 güçlü ordumuzla eski topraklarımızın %30'u gibi bir kısmı tarihi başkentimiz guvan dahil geri aldık.

    bilin bakalım ne oldu? kendini müttefikim addeden piçler geri kalan bütün topraklarımı yağmalayıp, ayrılıkçılardan ve asilerden alıp bölüştüler. şimdi ise eski müttefik demeden alayından kan getirip o topraklarımı geri topladım. en başta da oyunun başından beri sahip çıkıp kolladığım, her savaşta yanındayım kardeşim dediğim ve ilk fırsatta beni satan cincern'ü tarihin sayfalarına gömerek başladık. arkasından kuzeyin sırtlanları orkneyer'e savaş açtık ve tarumar ettik. sonuç olarak belki de eski halimden de güçlü geri döndüm. tabii britanya'nın en kuvvetli iki ülkesi olan anglo saksonların devamı england ve mide dahil bütün britanya can düşmanım oldu.*zaten hepsi birbiriyle müttefik biri düşman olunca ortaya alıp bukkake yapıyorlar.

    size de sıra gelecek oğlum! kan alacağım kan! istilacı anglo saksonlara saksafonu vereceğiz ve britanya, britanya'nın gerçek sahibi olan keltlerin olacak!!!
hesabın var mı? giriş yap