• kendisi epik bir kaltaktır kanımca.*
  • destanin asli soyledir:
    bir düğüne davet edilmeyen nifak tanrıçası eris, athena, aphrodite ve hera'nın önüne bir altın elma yuvarlayıp kaçar. elmanın üzerinde "en güzele" yazmaktadır. tanrıçalar elmayi sahibine vermesi için zeus'a başvurur fakat zeus bir hinlik yapip bu üç tanrıçadan en güzel olanı seçmesi için truvalı çoban paris'i görevlendirir.
    athena altin elma karşılığında paris'e zeka ve savaşma yetisi , hera ise güç ve kudret teklif eder fakat paris bir gönül adamıdır ve kendisine dünyanın en güzel kadınını teklif eden aphrodite'i seçer.
    bunun üzerine aphrodite ona dünyanın en güzel kadını helena'yı kaçırması için yardım eder, ve helena'nın kaçırılışı truva savaşını* başlatır.
  • çok aklı başında sandığınız adamların "şu dünyadaki bütün meselelerin dibinde karı meselesi yatar" inancına kanıt olarak gösterdikleri iki yakanın en güzel kadını.

    (bkz: kız meselesi)
  • truvalı helen, gelmiş geçmiş tüm zamanların en güzel kadınıydı. tarih boyunca ‘binlerce gemiyi kaldıran güzel’ olarak anıldı. uğruna ordular savaştı, dev bir krallık yıkıldı. helen, kadınsı cazibenin simgesi, güzelliğin kudretinin ispatı oldu.

    antik yunanda fiziksel güzellik, kusursuz bir ruhun varlığının işareti olarak kabul ediliyordu. dıştan görünen, içeridekini yansıttığı, erdemi ve zekayı da temsil ettiği için değerli bulunuyordu. plato güzel olanın iyi, iyi olanın da güzel olduğuna inanıyordu. görünen yüzümüzün, gölgede kalan gerçek benliğimize aynalık ettiği fikri böyle doğdu.

    güzellik, üzerinde çok tartışılan ve keskin çizgilerle tanımlanamayan bir kavram. kimleri çekici buluyoruz, estetik anlayışı kişiye göre değişiyor mu, yoksa evrensel olarak kabul edilen nitelikler sıralayabilmek mümkün mü?

    araştırmalara göre simetri ve orantının, güzelliği algılayışımızda oynadığı rol tahminlerin de ötesinde. simetri arayışımızın ardındaki nedenleri sorgulayan bilimsel çalışmalar, simetrik özelliklere sahip kişilerin güçlü bağışıklık sistemine ve kuvvetli genlere sahip olduğu sonucuna varıyor. açıkçası yeni nesillerin yaşama şansını yükseltebilmek için bu seçeneklere yöneliyoruz.

    batılı toplumlarda erkekler genellikle güzel buldukları kadınları bebek yüzlü olarak tarif ediyorlar. yumuşak hatların ardında asıl etkilendikleri, masumiyet ve güven faktörü. kadınlar ise olgun ve sert hatlara sahip erkekleri seçme eğiliminde. testosteron ve östrojen hormonlarının yüz yapısını doğrudan etkilediği biliniyor. yüksek testosteron, güçlü çene kemiği, koyu renk ten rengi, derin avurtlar ile kendini gösterirken yüksek östrojen, yumuşak cilt dokusu, küçük çene, dolgun dudaklar gibi özelliklerle fark ediliyor.

    psikolojik çalışmalar, genellikle benzer çekicilik düzeyindeki kişileri eş olarak seçtiğimizi ileri sürüyor. bu tercihin evrimsel faydası ise, eşit güçte genlerin, her iki tarafın da kendi genlerini bir sonraki nesle aktarabilmesini mümkün kılması.

    güzel kabul ettiklerimiz, belli başlı özellikler gösterse de, kişisel nedenler de güçlü birer faktör. sevdiklerimizi andıran yüzleri daha güzel buluyoruz. eşimize benzeyen kadınları, babamıza benzeyen erkekleri daha çok beğeniyoruz.

    çekici insanların daha zeki, daha güvenilir, uyumlu ve popüler olduğuna inanma eğilimindeyiz. halo etkisi olarak bilinen bu önyargı, daha iyi görünen adayı işe almamıza veya güzel satış temsilcisine doğru yönelmemize neden oluyor. ekonomi profesörü, daniel hamermesh sadece kadınların değil erkelerin de fiziksel avantajlarından faydalandığını, özellikle kariyer alanında hızlı yok kat ettiklerini söylüyor. bu alanda yapılan kapsamlı araştırmalara göre, çekici erkekler, benzer eğitim ve tecrübeyi paylaştıkları ortalama erkeklere kıyasla yüzde dört daha fazla kazanıyor. çirkin kabul edilen erkekler ise yılda yüzde on üç oranında daha düşük gelire sahipler.

    güzelliğin pozitif getirilerinin yanı sıra negatif etkileri de olabiliyor.

    mesela kadınlardan, diğer kadınlarda tehdit olarak gördükleri ilk on maddeyi sıralamaları istendiğinde, genellikle güzellik birinci geliyor. güzeller, hemcinslerinin yargısız infazı ile cezalandırılabiliyor. başarılarının altında haksız nedenler aranması, güzellikleri dışındaki özelliklerinin görmezden gelinmesi, karşı cins için fazlasıyla ulaşılmaz bulundukları için uzun süre yalnız kalmaları gibi pek çok olumsuzlukla baş etmek zorunda kalıyorlar.

    efsanelere, felsefeye, sanata ilham veren güzellik, kimilerine göre bir lütuf, kimilerine göre ise bir lanet...

    güzellik, zeka, karizma veya cesaret gibi sahip olduğumuz bir değer ve önemli olan onu nasıl kullandığımız. sadece güzelliğimizle anılmadığımız, küçük bir parçamızı temsil ettiğini unutmadığımız sürece, aslında muhteşem bir hediye.
  • kızıl olduğu rivayet edilir.. paris'i de bu kızıl saçlarla baştan çıkarmıştır. bu nedenledir ki mitolojide "kızıl kadın" imgesi helen'den dolayı fettan, dayanılmaz, cazibeli kadın olarak bilinmektedir.
  • menelaus, eğer onu gerçekten öldüreceksen
    hayır dualarım seninledir ama bunu hemen yapmalısın
    bakışları senin yüreğini eritmeden yapmalısın
    sonra bakışları beynine işler; çünkü bakışları ordular gibidir
    ve bakışları nereye düşerse, kentler yanar
    külleri onun iç çekişleriyle uçup gider.
    ben onu tanırım menelaus
    sen de tanırsın. ve onu tanıyan herkes acı çeker.

    - euripides, "truvalı kadınlar"
  • truva savasina neden olan dunyanin en guzel kadini. sparta kralicesi leda ile tanri zeus'un kacamagindan dogan bir kiz. dioscuri'nin kardesi ve clytemnestra'nin ikizi. helen daha cocukken yunan krali theseus tarafindan kacirilir ancak daha evlenecek yasta olamadigi icin kral onu annesi aethra'nin yanina aphidnae'ya yollar. fakat helen abisi dioscuri tarafindan kurtarilir, dioscuri ayni zamanda aethra'yi da esir alir. helen evlenecek yasa geldiginde yunanistandaki butun guclu ve nufuzlu erkekler onun pesine duser fakat kalbi kirik damat adaylarinin cikaracagi sorunlari dusunen babasi kral tyndareos odysseus'u dinler ve kizinin istemeye gelen herkese helen kimi secerse secsin onun evliligini ve mutlulugunu korumaya yemin ettirir. daha sonra kral, menelaus'ta karar kilar ve helen onunla evlenerek ona hermione isminde bir kiz cocuk verir.
    ancak on sene kadar suren mutlu bir evlilikten sonra helen truva prensi paris tarafindan kacirilir (yada onunla birlikte kacar). bunun uzerine kocasi menelaus diger damat adaylarini yeminlerini hatirlatarak biraraya toplar ve tarihteki en buyuk yunan ordusu agamemnon komutasinda efsanelere konu olacak savas icin truva'ya gider. truvanin dusmesinden sonra menlaus helen'i de alarak geri doner ve olene kadar beraber yasarlar.
  • bi de (bkz: belle helene)
  • vakti zamanında uğruna bin gemi kaldırılmış kadındır.
    (bkz: gemi kaldırmak)
hesabın var mı? giriş yap