• • sürekli kendi insanı hakkında genellemeler yapmak.
    • tüm dünya insanında görülebilecek denyolukları sadece kendi insanı yapıyor sanmak.
  • kapı ağzında sohbet etmek. çok severiz milletçe.
  • bugün oturduğum siteden birisine "iyi akşamlar" dedim. "tanıyamadım. tanışıyor muyuz?" diye cevap verdi. ben de "hayır, tanışmıyoruz. sadece iyi akşamlar demek istedim. özür dilerim." dedim. o da döndü, gitti.

    bu olay birden fazla kere başıma geldi.

    sanırım türk insanı selamı sabahı pek sevmiyor.
  • -kardan adama tekme atmak
    -yeni atılmış bir betona basma ve isim yazma
    -en iyi arabayı ben kullanıyorum zannetme
    -kumsalda deve güreşi yapma
    -şahin marka arabayı, doğan görünümlü yapma
    -mesleğimizdeki ünvanımızı ingilizce olarak söyleme
    -iskanbil kağıtlarından kule yapan birinin kulesini bozmaya çalışma
    -trafikte geçen bir araçı mutlaka yakalayıp onu geçmeyi ilke sayma
    -sinyal verir vermez şerit değiştirip, kazaya sebebiyet verdiğinde
    sinyal verdik görmüyonmu lan deme
    -ara yollardan ana yola çıkacak araca yol vermeme
    -ünlü birini gördüğünde onunla fotoraf çektirip çok samimiyiz
    havası verme
    -trafikte kırmızı ışıkta dururken, yeşil ışık yanar yanmaz
    kornaya basma
    -trafikte kırmızı ışıkta dururken burun karıştırma
    -grup halinde bir meydana konan güvercinlerin üzerine koşup
    onları kaçırmaya çalışma
    -evli olanların bekarlara sakın ha evlenme demesi
    -aynı filme giden insanların filmden çıktıktan sonra filmi
    birbirlerine heyecanla anlatmaları
    -arabayla yolda giderken tanıdık birini görünce arabayı şakadan
    onun üzerine doğru sürme
    -evdeki tv kumandasını kimseye vermeyip yanında bulundurma
    -geniş kaldırımlar varken ille de yoldan yürüme
    -ara yoldan çıkarken yaklaşmanızı bekleyip son anda önünüze fırlama
    -en sol şeritten 30 km hızla gitme ve uzunları yakılı tutma
  • çok büyük kısmı iyilik kavramının ne olduğunu anlayacak algı veya onun değerini bilecek erdemden yoksun.
    ancak bu şekilde kibar ifade edebildim.
    yoksa bayağı bayağı nankör demek istemiştim.
  • "...(çünkü,) türk milletinin karakteri yüksektir. türk milleti çalışkandır. türk milleti zekidir..."

    mustafa kemal atatürk
  • sığlık. türk insanının her şeyi sığdır. derinlemesine düşünen insanın yapmayacağı işlere kalkışırlar. bu nedenle olmadık işlerin altında türklerin imzasını görebilirsiniz. bu birikimsizlik yüzünden de anlık düşünüp karar verirler. zeki olanların zekası akla ve bilime değil kurnazlığa evrilir. kurnazlığı yüceltir ve kutsar. zeka belirtisi sayar. eğitimi ve düşünceyi küçümser. çünkü kendisinde yoktur. yine bu sığlık ve göçebelik kültürü yüzünden çevre bilinci yoktur. doğayı ve çevreyi korumayı aklına bile getirmez. yer, içer, sıçar, orası kirlenince tası tarağı toplayıp başka yere gider. sığ düşündüğünden entrikacı değildir, entrika kuramaz ama her entrikaya düşer. tarih boyunca emperyalizmin oyuncağı olmasının da nedeni budur, her başarının saman alevi gibi olmasının da, şu anda her şeyini kaybetmekte olan bir ülkede yaşadığı halde hiçbir şey yokmuş gibi davranmasının da.
  • cakallik ve şark kurnazlığı cehaletin vermis oldugu cesaret ve mutlulukla birlesince tiksinilesi bir sey çıkıyor ortaya.
    hemen örnek veriyorum. durakta otobus beklerken duraktaki insan sayisi fazla ise otobusun duraga yanastigini gorenler otobus trafige takildigi anda once binmek icin hucum ediyor. haliyle otobus daha duraga gelmeden dolmus oluyor. siraya girmek, medeni davranmak hak getire. herkes kendi gotunu kurtarmanin pesinde. bu sekilde 3 otobus bekledim ve en sonunda dayanamayip bindim. ben ki herkesin arabasi olmasina karsiyim, toplu tasima kullanmanin medeniyet olduguna inaniyorum ama senin insanin medeni degilse toplu tasima kullanmak da pek bir sey ifade etmiyor.
  • tavla zeka'ya sahip olmasidir. yani sadece anlik dusunur. zar gelir ve stratejisini o an gelen zara gore yapar. bir sonraki hamle icin rakibe kotu, kendine iyi zar gelmesi icin dua eder. tum stratejisi bundan ibarettir. hep o an icin dusunur, yasar, planlar. hemen bir an once sonuca ulasmak ister.

    oysa gelismis ulkelerde satranc zeka'si vardir. 5-10-20 hamle sonrasi icin strateji belirlenir. acele edilmez. sonuca varmak icin tum detaylar ince ince hesaplanir.

    o yuzden dis politikada ikinci hamlede patliyoruz. o yuzden futbol oynarken top ayagimiza gelene dek ne yapacagimizi, alirsak kime atacagimizi dusunmuyoruz, o yuzden projelerimiz cok hizli bitiyor ama sonrasinda orasini burasini duzeltmekle aylarimizi harciyoruz vs...
  • kavga izlemek.
hesabın var mı? giriş yap