• yok canım türk kızı olup şımarık ve kendini beğenmiş çok kız yoktur. olsa olsa milyonda birdir o da sana denk gelmiştir. ondan gelip burda ağlıyorsundur.

    türk kızları genellikle içe kapanıktir, utangaçtır, güven problemleri vardır, pek çok aile şımarmasın diye, kız çocuklarına sevgilerini göstermez bu nedenle sevgiye aç, sevgiye muhtaçtırlar. hem dış dünyaya karşı güven problemleri vardır hem de özgüven problemleri vardır.

    kendisine gösterilen ilgiyi ve sevgiyi anlayamaz ve anlamlandiramaz, çünkü sevilmeye pek alışık değildir. çünkü kız çocuğu olacak diye, oldu diye üzülen insanların evinde doğmuştur. değer görmemiş, dışlanmış, susturulmuş, hor görülmüş, itilip kakılmıştır.

    benim kızım olacak, benim kızım oldu diye gururlanan, seven, kucaklayan ebeveynleri anca rüyasında ya da filmlerde görmüştür.

    bu değersiz yavrucak günün birinde, biri tarafından sevildiğinde, ilgi gördüğünde, değer gördüğünde bocalamakta, bu bocalama durumu kendini beğenmişlik, şımarıklık ve ukalalık olarak değerlendirilmektedir.

    ben sormak isterim türk erkeklerine: " siz başka ülkelerde doğup büyüyüp ondan sonra mı ana yurda göç ediyorsunuz? biz aynı ülkede yaşamıyor muyuz? sizin kız kardeşiniz, ablanız, komşunuz, akrabalarınız, arkadaşlarınız yok mu? hiç mi gözlem yapmıyor musunuz?

    lafa gelince coğrafya kaderdir

    coğrafya kaderse, bana kader, bacılarıma kader, türk kızlarına kader, türk erkeklerine değil...

    dünyanın belki de hayat müştetektir atasözü olan tek ülkesiyiz. ama hayatın müşterek olmadığı tek ülkeyiz aynı zamanda......

    söyliyceklerim bu kadar.

    sonra gelmiş buraya, türk kızı şöyle, türk kızı böyle...

    go away
  • (bkz: yine mi seks hikayesi yazıyorsun daycobudeska amca)
  • türk insanında var bu evet. bakınız kızlarında değil. insanında. türk insanında "beni nasıl istemez???" şoku muhteşem bir ego problemi olarak devleşiyor. halbuki afet-i devran olsanız kadın veya erkek, karşınızdaki beğenmezse beğenmez yani. veya istemezse istemez. aklında biri vardır, hayatında sadece kendisine yer vardır, sorumluluktan kaçıyordur, travması vardır, bir şeyler bir şeyler. istemeyen istemez, ayrılmak isteyen ayrılır, başkalarına bakmak isteyen bakar, dönmek isteyen yoklar, kabul etmeyen etmez. bunların hiçbiri bir ego problemi olmamalıyken vedahi "beğenilmediğini" düşünen kişinin bifiil kendisi ile ilgili bile değilken, reddedilen erkekte korkunç bir çamurlaşma, beğenilmeyen kızlarda ürkünç bir cadılaşma oluyor. eskiden ailelerin "prensim prensesim" diye büyütmesinden olduğunu düşünürdüm, "onaylanmadığımız bir hayat nasıl mümkün olabilir ki?" diyorlar herhalde derdim ama artık diyorum ki galiba fazla ezilmek de buna sebep oluyor. ailesine patlayamayan bireyler kısa bir zamandır tanıdığı ve çiftleşme dansı yaptığı karşı cinse patlamakta beis görmüyorlar. içinde bir öfke birikmiş, bunu birine patlatması lazım, anaya babaya mı patlatsın müdüre iş arkadaşına mı patlatsın? yüzyüze bakıyorlar sonuçta. ama flört öyle değil, " kendini ne kadar kötü hissediyorsan karşındakini de o kadar göm ve yola devam et" düsturu ile şımarıklık davranışı limit tanımadan yaşanıyor bu topraklarda, erkek ve kadın arasında.
  • öz saygısı ve benlik algısı gelişmeyen kişilerin dışavurum şeklidir.
  • türk kadınında değil, türk insanında veya türk toplumunun kendisinde olandır. türk toplumunun kuralları, kültürü ve yaşayış biçimi nedeniyle cinsiyetler belirli özellikleri daha baskın bir şekilde edinmiş ve bunun sonucunda insan ilişkilerinde kişiler yetemediği yerlerde çeşitli yaftalanmalara maruz kalmıştır. kadınların çoğu böyle mi? evet %80 itibariyle böyledir diyebilirim. ancak şu şekli eleştiren erkekler de kadın olarak dünyaya gelselerdi aynı şekilde şımarık ve kendini beğenmiş olacaklardı. kadınlar bunu kendileri seçmediler, toplum onları buna zorladı. tıpkı erkeklerin bazı özelliklere zorlandığı gibi. daha iyi günler yaşasaydık, daha iyi toplum normlarımız olsaydı, insanlarımız böyle olmazdı.
  • yakışıklı biri olarak bunu doğrulayabilirim, aşırı sorunlular ve şişkin egolarıyla türk erkekleri tarafından şımartılmışlar. şimdi bunu yazdım diye gelir beni eksilerler, çünkü onlar mükemmel ve eleştiri kabul etmezler :) hahaha
  • sana da günde en az 50-100 tane "öyle güzelsin", "böyle güzelsin", "canım", "güzelim", "akşam yemeğe gidelim mi", "öğlen kahve içelim mi" bilmem ne diye mesaj gelirse sen de kendini beğenir, şımarırsın. kabahat biz erkeklerde. 10 üzerinden 3'lük kıza 5'lik muamelesi yaparsan o da kendini 8'lik kız zanneder.
  • her gün sizede bin tane abaza yazsa sizde şımarık ukala olur kendini bişey sanarsınız
  • arz/talep dengesidir.

    türkiye'de maalesef erkek nüfusu kadın nüfusundan daha fazladır.

    ayrıca toplumdaki baskılar, kısıtlamalar, cinselliği tabulaştırmalar vs vs derken, hem kadınları kısıtlayan hem de seks yapmak isteyen toplumun getirdiği durumun sonucudur.

    hep söylerim, türkiye ne modern bir toplum olabiliyor ne de ortadoğu toplumu olabiliyor. tam böyle arada kalmış, ne o, ne o olabilmiş, ikilemde kalınca yaşanılan bunalımı yaşıyor.
  • çok fazla taliplerinin olmasından kaynaklanmaktadır. ister istemez herkes şımarır ve kendini beğenir böyle bir talep görse.
    türkiye'de yaşıyoruz maalesef durum böyle. öyle insanlar yaşıyor bu ülkede siz düşünün bir kadına neredeyse günde 50 mesaj geliyor.
hesabın var mı? giriş yap