• mitolojik dünya modelinde dağ, dünyanın öz motifidir.

    evrensel düzenin bütün parametrelerini kendinde toplar, dünyanın tam merkezinde yükselir, kutsal güç kaynağıdır...ulu başlangıç, kök, soyun temeli ve anayurdun sembolü gibi algılanmıştır.

    bu bağlamda dağların kutsiyeti, türk kozmogonik görüşler sisteminde de önemli bir yer tutmuştur.

    göktürklere bağlı çin kaynaklarının verdiği bilgilere göre kutlu dağ’a yer tanrısı adı verilmişti ve dağları, tanrı'nın yarattığına inanılırdı.

    göktürk kağanı, ötüken dağı’nda otururdu.

    batı türklerinde, tanrı dağları* , doğu türklerindeki ötüken gibi kutsal bilinip, kutsal sayılır, han tanrı’nın orada kaldığına inanılırdı.

    maaday kara destanı’nda, maaday kara, "kara dağ, bana ata oldu" diyerek atasının dağ olduğuna dikkat çeker.

    hakas türklerine göre, dağlar yıldan yıla büyürlerdi. yâni dağ canlıydı. hatta şor* efsanelerine göre bir yerden başka bir yere bile gidebilirlerdi. türk dünyası efsanelerinde, dağların kendi aralarında dövüştüklerinden söz edilir çünkü dağlar da öfkelenebilir, hatta kendi aralarında vuruşabilirler ve bunun sonunda bir memleketin dağı diğerini yenebilirdi.

    dede korkut kitabında da oğuzlar, duygulardan yoğrulmuş gibi, dağlarla konuşur, dağlara dua edip ant içerler, selam verirlerdi.

    dağlar kutsal bilinip ocak sayılır, adaklar orada yapılırdı. kurbanlar orada kesilir ancak kesilmiş kurban, dağda yenilmezdi. ulu bayramlardan olan nevruz'da da dağlara gidilirdi.

    sibirya türklerinin de mitolojik görüş ve dinsel davranışlarında dağ, zengin anlamlarıyla belirginleşen doğa unsuruydu. kahraman, dağın içinde doğardı. telengitlerde, çocuğu olmayan bir kadın, kutsal yüzlü dağa çıkıp dua ederek çocuk sahibi olabileceğine inanırdı.

    yine sibirya türklerinde şamanları esas koruyanın, kara dağ sahibi/iyesi olduğuna inanılırdı.

    yakut* halk biliminde de tann'nın yedi katlı bir dağ üzerinde yaşadığından söz edilir. başkurtların, tura tev dedikleri, kutsal bildikleri için de kurban kesmeden önce asla ona bakmadıkları dağ da bu silsiledendir. gök tann'ya kurban merasimi de kutsal bilinen böyle dağlarda yapılırdı.

    cengiz han, tanrı'ya şükür ve dua etmek için dağa çıkar, yüzü güne doğru, üç defa diz çöker ve selam verirdi.
    (dağda dua etmenin, adak adamanın vs bir nedeni de yükseklikten dolayı göğe yani tanrıya yakın olmaktır.)

    türk mitolojik düşüncesinde dağ ruhu (iyesi/sahibi), aynı anda toprağın ve yurdun koruyucusuydu. uygurların kutlu dağını, çinliler, hile ile parçaladıkları zaman kuraklık başlamıştı. (bkz: kutlu dağ/@ay hatun)

    azerbaycan türk halk biliminde, arviz adında, dağ ana motifi vardır. iran mitolojisinde, tüm dağların anası olarak bilinen, elbruz dağının adı da albız/yalbuz adının değişmiş şeklidir.

    mitolojik metinlerde, dağ sahibi'nin uzun büyük göğüsleri olduğu belirtilir. bu görünüş onu, mitolojik al/hal motifine yaklaştırır. dağ ruhu, birini çağırdığında dönüp bakmak yasaktır. inanışa göre dağ ruhu, çağrısına dönüp bakanın canını alıp götürür.

    dağ ruhu'nun kadın gibi düşünülmesiyle/antropomorflaşmasıyla ilgili izler, türk halklarının çoğu efsane ve rivayetlerinde yaşamaktadır.

    türk ve moğol halklarının bazı mitolojik görüşlerinde ise dağ ruhu, kurt kafasıyla betimlenmiştir. türk dünyasındaki birçok dağ adının "kurt" anlamı içermesi de büyük ihtimalle bu yüzdendir.

    mirali seyidov'a göre, "kutsal başlangıç sayılan dağ, toprak ve özellikle onlarla ilgili güneş bütün varlığın, hayatın, tanrıların, insanların, nimetlerin yaratıcısı, anası/atası olarak kabul edilmiştir. toprak her şeyin başlangıcı sayılmıştır." mirali seyidov'un bu tezine göre türk mitolojisi'nde dağla ilgili algılamaları bir araya getirdiğimizde dağı, dünya modelinin ata/ana yapısında ana tarafa ait unsur olarak görmekteyiz.
    bu durumda gök ve onunla ilgili kozmogonik unsurlar ata kompleksine, yer ve onunla ilgili kozmogonik unsurlar, ana kompleksine aittir.
    türk mitolojisi'nde dağın ana rolünü üstlenmesinde, birçok kahramanın sakral* ebeveyni olmasına dair olgular neden olmuştur.

    türeyişle ilgili anlatılarda dağ ve mağara unsurunun birleştiği görülür. mağara ana rahmi işlevi üstlendiği için dağ da doğurganlık özelliği kazanmış olur.*

    dağ, hayat ağacı/ dünya ağacının değişik bir şeklidir. kozmik yapının da eksenidir. bu yüzden yaratıcı bir enerjiyi de içinde barındırır.

    oğuz kağan'un oğullarından birinin adı dağ han’dır ki dağ, türk destanlarının en önemli motiflerinden biridir. (ergenekon’un dağlarla çevrili olması, göç destanı’ndaki kutlu dağ’ın kutsallığı vs) (bkz: türk destanları/@ay hatun)

    ormanlarla kaplı dağlık bölgelerde yaşayan karagaslarda dağ iyesi/ezi adında bir tanrı vardır. yakutlarda buna tıa iççite tıa=tayga (ormansız dağ) denir. bunlar aynı ruha bayanay adını da verirler. onlara göre, bayanay avcıların koruyucu ruhu sayılır.

    sibirya'da dağ başlarında ve genellikle geçilmesi zor yerlerde oba/obo denilen taş yığınlarına rastlanır. denildiğine göre bunlar yolcuların bir kazaya uğramamak için attıkları taşlardan oluşmuştur.

    wilhelm radloff altaylıların bir dağı aşarken ya da bir ırmağı geçerken o yerin ruhu için yığına taş attıklarını ya da kutsal sayılan bir ağaca bez parçası ya da iplik bağladıklarını yazar. kimi araştırmacılar, yığına atılan taşı o yerin ruhuna sunulan bir kurban olarak değerlendirirler. bazılarına göre de bu, sihir için yapılan bir adetten başka bir şey değildir.

    türk ve altay mitolojilerinde dağ tanrısı. atagan/adagan han olarak bilinir. dağları ve üzerinde yaşayan varlıkları korur. özellikle dağlardaki at ve sığır sürülerinin koruyuculuğunu yapar. buralardaki canlılara zarar verenlere çok kızar. koruduğu varlıkları kıskandığı söylenir.

    dağ ruhu'nun kör olduğuna dair görüşler özellikle sibirya türk halkları arasında geniş bir şekilde yayılmıştır.

    alığ han, kör bir ihtiyar kılığındaki dağ ruhudur. dağlardaki at sürülerini korur ve bir rivayette kanatlı atlar yüzünden kör olmuştur. köroğlu destanı'ndaki kör ata motifinin arkaik varyasyonudur.

    cembil, dağları koruyan bir tanrıçadır. köroğlu destanı'ndaki çenlibel/canlıbel/çamlıbel yer adıyla yakından ilgilidir. köroğlu'nu koruyan bu dağ tanrıçası zaman içerisinde bir yer adına dönüşerek daha gerçekçi bir motife bürünmüştür.

    altın dağ, kutsal altay dağları'nın simgeselleşmiş biçimidir. gökyüzünde bulunur. bazen 33 katlı olarak anılır. türk yurdunun ve devletinin zenginliğini ve göz alıcılığını temsil eder. burada dokuz tanrı yaşar. (hint mitolojisinde de buna çok benzeyen meruvardır)
    zirvesindeyse altın han vardır. tanrı ülgen'in tahtı burada yer alır. altın türk kültüründe hakanlık simgesidir. altın hakanı, gümüş veziri, tunç ise halkı simgeler.

    altay dağları türkler için o kadar büyük bir öneme sahiptir ki, asya'daki akraba kavimleri ayırmak için ikili bir sınıflandırma yapılır: ural kökenli soylar ve dilleriyle altay kökenli soylar ve dilleri.
    ural dağları da ugor kökenli kavimler için aynı önemi taşır.

    ural ve altay dışında mitolojik başka dağ motifleri de mevcuttur: demir dağ, bakır dağ, buz dağ, kil dağ, or dağ, kuz dağ, kur dağ, ak dağ gibi…

    eski türklerde kutsal olarak kabul edilen dağların en tanınmışı ötüken dağlık ve ormanlık alanıydı. büyük türk devletleri burayı devlet merkezi yapmışlardır.

    türklerde kutsal dağların dünyanın merkezinde olduğu kabul edilir. ortadoğu mitolojilerinin etkisiyle yerleşen kaf dağları da yine dünyanın merkezi olarak ele alınır. mitolojik kaf dağları büyük olasılıkla gerçek dünyada var olan kafkas dağları'yla bağlantılıdır.
    bu sıra dağlar, dev ve perilerin yaşadığı yerdir. dünyanın bittiği yerde kaf dağı'nın bir duvar oluşturduğu düşünülür.

    ve son olarak sümer dağı/ilahlar dağı, yedi büyük tanrının yaşadığı yerdir.
    burada sadece yedi kuday/tanrı ve yayuçılar vardır.
    simgesel olarak üç bölümden oluşur:
    1 . altındağ: gökyüzündedir. dokuz rüzgarın kesiştiği yerde başlar.
    2. demirdağ: yeryüzündedir. dokuz ırmağın kavuştuğu yerdedir.
    3. bakırdağ: yeraltındadır. dokuz yeraltı denizinin birleştiği yerdedir.

    kaynak:
    deniz karakurt - türk mitoloji sözlüğü
    pertev naili boratav - türk mitolojisi
    celal beydili - türk-mitolojisi-ansiklopedik sözlük
    bahattin uslu - türk mitolojisi
hesabın var mı? giriş yap