• avrupa futbolunun gördüğü ilgi, türk futbolunun gördüğü ilginin yanında, devede kulak kalır
  • aradaki en büyük fark hıncal uluç'tur. onlarda da böyle büyük bir futbol dehası olsa, korkak ve rezil futbol oynamazlardı.
  • bitmek bilmeyen hagi mi alex mi tartışmasının avrupa'da bulunmamasıdır. muhtemelen burdaki kahvehanelerin yarısı olsa zavallı insancıklar da bu eşsiz, edebi ve felsefi tartışmadan naspilerini alır, hayatlarına yepyeni anlamlar katarlardı.
  • buradaki avrupa'yı ingiltere veya ispanya olarak alırsak;

    avrupa futbolu pes 2009'dur` :akıcı`` :estetik`` :bol gollü, türk futbolu isepes 2010'dur :sıkıcı`` :defansif`` :kaos futbolu`.
  • avrupada kulüplerin kadrolarında psikolojik danışmanlar bulunur. psikolojik olarak saglam bünyelerle maça çıkarlar. saha ortasında adam tartaklama, maç basında rakip taraftara garip hareketler yapma, ısınma sırasında rakip oyuncuya omuz atma, her faule itiraz, her karta gösterildiginde takımcak hakemin üstüne üşüşme ve parmak sallayarak hakemi tehdit etme gibi sorunlar yaşanmaz. bizde psikolojik danışmanlık gereksizdir. maç psikolojisi eşittir motivasyondur. motivasyon eşittir takımcak adam dövmektir milli maçta sahadan çıkan rakip oyunculara tekme atmak, çelme takmaktır. gol sonrası yumrukları sıkıp yardımcı teknik adama söyle okkalı bir sallamaktır.

    (bkz: yersen)
hesabın var mı? giriş yap