• (bkz: pezevenk) diyerek çürüttüğüm durum.

    edit: haber sitelerindeki "bu soruyu 100 kişiden 1 kişi çözebiliyor" şeklinde clickbait haberler gibi, "bu ironiyi 100 kişiden 1 kişi anlayabildi" şeklinde başlık mı açsam bilemedim.

    pezevenk kelimesinin farsçadan urducaya, ermeniceye kadar ait olduğuna dair bir sürü mesaj geldi. demek ki pezevenk her yerde pezevenk*

    debedit: bunca yıllık sözlük yazarıyım. neler neler yazdım kimse tınmadı. pezevenk yazdım, debe'ye girmiş*
    (bkz: insan gerçekten hayret ediyor)
  • -sen fransızcayı savundun!
    +savunmadım
    -alçak! puşt!

    edit: evet, farsça.
  • adam itiraz ediyor, zira günlük hayatta kullandığı p ve l ile başlayan kelimeler var. beyimiz kullanıyorsa türkçe oluyor tabi. bir de "pare", "paye", "paket" falan gibi örnekler vererek savı çürütmüşler. vallahi bravo.

    o değil de, eskiden en azından okullarda "büyük ünlü uyumu", "küçük ünlü uyumu" gibi konular öğretilirdi, şimdi o da yok sanırım.
  • o zaman ğ niye var alfabede?
  • lahana ve pırasa geldi aklıma ama...

    bir de üniversitede türkçe dersinin hocası buna benzer bir şeyler söylemişti; m ile, k ile vs. baya bir harf sayıp bunlarla başlayan kelimeler türkçe değil demişti. haliyle sözlükte ya da lügatta diyelim kelime kalmıyordu.

    dilimizi olduğu gibi kabul edip doğru kullanmaya çalışmak bizim için daha doğru olacağı kanaatindeyim. bırakın o meselelerle dil bilimciler uğraşsın, öğrenciler tez falan hazırlasın...

    gelen mesaj editi:
    lahana ve pırasa yunancadan geliyormuş, zaten türkçe olduklarını iddia etmedim. kaldıki bu entryde en az onar tane arapça ve farsça kökenli kelime vardır, bi o kadar da avrupa dillerinden geçmiş kelime vardır.

    tekrar edeyim, mesele kelimenin kökü soyu sopu değil, dili doğru kullanmak.
  • lagün - süt bardağı
    lüçnüt - imece
    liken - şahıs adı
    lağzın - domuz
    kaynak; (bkz: divanı lügatit türk)
  • basit imla kuralına bile uymayan bir anket başlık.
    türkçe imla kurallarında dil adlarına getirilen çekim ekleri kesme işaretiyle ayrılmaz. "türkçe'de, türkçe'ye, türkçe'yi..." yanlış yazımlardır.

    yine de: türkçede "l" ünsüzü sözcüklerin başında bulunmaz. yansımalar hariç: lıkır lıkır.
    "p" ünsüzüyle başlayan türkçe sözcük olur.
    (bkz: türkçe sözlük)
    (bkz: yazım kuralları)
    edit: çekim ekleri ayrılmaz, diyecekken yapım ekleri, demişim. uyaranlar sağ olsun.
  • türkçe kelimede söz başında m, ğ, l, c, f, r, v, d, j, p, ş, h, n, z ünsüzleri bulunmaz. bulunan istisnaları da vardır:

    yansıma sözcükler: lıkır lıkır, fokur fokur... vb.
    zamirler: nere...
    zaman içinde ses değişimine uğramış sözcükler:
    temir > demir, katun > hatun, barnah > parmak, berk > pek...vb.
  • ortada bir iddia var. doğru veya yanlış bilemiyorum. ama herkes aklına gelen ilk kelimeyi yazıp "nasıl yok ya?" diyor. bu kadar kendinden emin olma. dilbilimci misin sen? insan böyle bir iddia karşısında tdk'ya bakmadan yazmamalı. sonra da ortalık "meğerse pırt, port kökenli bir kelimeymiş" şeklinde "edit"lerden geçilmiyor.

    bir şeyi de bilmeyin, hemen atlamayın, eksik kalın ne olur?

    öte yandan bir yazar arkadaşın da dediği gibi * "türkçe kelime" başka "türkçe kökenli kelime" başka şey. dolayısıyla esasında başlık yanlış açılmış. türkçe'de p ve l ile başlayan kelime olduğu aşikar. o yüzden başlık bu haliyle * ironik bir şekilde her aklına gelen kelimeyi yazanları ister istemez haklı duruma düşürüyor. dürüst davranıp "edit" yapanlar ise kendini açık etmiş oldu maalesef, yapacak bir şey yok. *
  • söz edilen harflerle başlayan öztürkçe örnekler (orhun yazıtlarından) verilmesi gibi öğretici paylaşımlara teşekkürler.
    bununla birlikte, çeşitli örneklerle itiraz eden bazı yazarların dilimize yabancı dillerden sözcük geldiğini bilmediklerini gösteren başlıktır.
hesabın var mı? giriş yap