türkiye

• atatürk'ün "türkiye cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz" dediği ülke. herhalde rahmetli "olamaz" derken olmamalı demek istemiş. işte bugün bu cumhuriyetin emniyet ve yargısı resmen şeyhlere, dervişlere emanet edilmiş. müritler savcı, hakim, emniyet müdürü, vekil olmuş. halk da meczup olmuş olsa gerek ki her şey normalmiş gibi olaylar tartışılıyor.
• son günlerde patlayan cemaat - akp savaşı sayesinde ortaya saçılan belgeler ve açılan davalardan öğrendiğimiz kadarıyla , en tepden en alta kadar tüm kamu ve son 10 yılda parlayan özel kuruluşların pislik içine bulaştığı güzel ülkem. bakan oğulları zengin olmuş, belediyeler sit alanlarını imara açmış, bakanlar rüşvet alırken görüntülenmiş daha bilemediğimiz neler var allah bilir.
  
  ama anladığım şu : bu ülkeyi büyük bir güç koruyor. artık halk mı, allah mı bilemiyorum ama daha önce ve sonra bu şekilde yönetilen bir devlet bu kadar yıldır bölünmeden, iflas etmeden, yıkılmadan hayatına devam ediyorsa "bir güç" onu koruyor demektir. hani zamanında osmanlı'ya demişlerdi " siz içeriden biz dışarıdan 300 yılda zor yıktık" diye aynı o hesap işte.
  yazık oluyor güzel ülkeme
• muz cumhuriyeti olduğu bir kez daha ayyuka çıkmış ülkem. kimin eli kimin cebinde belli değil. iki tane güç odağının çarpışması, iki tarafın da gerçek yüzünü ve ne kadar çirkinleşebileceğini gösteriyor aslında. bu iki tarafta yer almayanların aldığı keyif de bundan. bilinen şeylerin ortaya çıkmasının getirdiği haz. yalnız taraftarlar, tabii ki, gözlerini açıp gerçekleri görmek yerine ayrışmadan sonra hangi tarafta olmanın karlı olacağını hesaplama ve ona göre aksiyon alma peşinde. bu sebepledir ki parlak bir gelecek bizi beklemiyor ne kısa ne de uzun vadede. çünkü bu savaşı kazanacak taraf belli ve arkasında kimin/neyin olduğu açık. ülkeyi bundan sonraki yönetecekler de aynı yerlerden icazet almak zorunda. kısaca değişen hiçbir şey olmayacak. olayların üstüne biraz kafa yorunca, ortaya çıkan komplo teorilerinin haddi hesabı olmuyor. sonuçta, ideal(kimsenin güdümünde olmayan, "gerçekten" ülkeyi düşünen, dürüst, ahlaklı vs. vs.) ya da ideale yakın bir yönetim ve liderin ülkenin başına gelme ihtimali yok. bir kere, öyle insanların siyaset sahnesine çıkması imkansız görünüyor, seçilmeyi geçtim. hadi oldu da çıktı varsayalım, nasıl güvenebilirim ya da inanabilirim ki buna? daha şurada gündem hakkındaki entryleri okurken acaba manipüle mi etmeye çalışmış diye düşünmekten kendimi alamazken. çıkmaza girmekten başka yol yok. kolay yolu seçip, kaçıyorum.
• "şeyhler, dervişler, müritler ve meczuplar memleketi" olmus ulke.
  
  o nutkun devaminda sunlar soylenmisti: "en doğru en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır."
  
  ataturkcu bir insan degilim, ancak sezar'in hakkini sezara vermek adina sunu soyleyecegim: 30 agustos 1925'te soylenmis o sozlerin nasil bir anlam tasidigi, nasil bir ileri goruslulukle soylendigi ve cok genis bir tarihsel birikimin kapsamli bir gelecek perspektifiyle nasil yalin bir sekilde ifade edildigi herhalde bugun cok daha iyi anlasiliyordur.
  
  2013 sonu itibariyla cumhuriyet'in modernlesme projesi cokmus, iflas etmistir. 80 sene boyunca yarim yamalak isleyen laik hukuk devleti ardarda darbelerle zayiflatilmis, gelen her sag iktidar devletin oz niteliklerinden bir parcayi yok etmis, 2003 sonrasinda ise kademe kademe ilerleyen sag/musluman politik akim son darbeyi vurmustur. bu dakikadan itibaren turkiye cumhuriyeti devletinin vatandaslarinin can guvenligini saglamaktan tutun, hukuki ve ekonomik yapisini saglikli bir sekilde surdurmeye, ulkenin butunlugunu devam ettirme ve degisen global kosullara entegre etmeye kadar temel islevlerini surdurmesi mumkun degildir.
  
  ve butun bunlarin bas musebbibi turkiye'de yasayan halktir. eline gecen ilk firsatta allah/din/bayrak nutuklariyla karsisina gecen sark kurnazlarina bile isteye iktidari teslim etmis, guce tapmanin verdigi sarhoslukla demokrasi ve modernlesme dusmani darbeci generalleri bas taci etmis, kendi gelecegini ve ulke topraklarinda yasayacak olan gelecek nesillerin gelecegini umarsizca, gunluk kucuk cikarlar karsiliginda satmis, din ve milliyetcilik soslu anlamsiz bir populer kulturun esiri olmus ve kendi sonunu hazirlamistir.
  
  yine bu halk, yaklasik 80 yildir hicbir sekilde kollektif bir bilinc olusturamamis, dogal felaketler esnasinda bile gerceklige karsi umursamazligini ve birbiriyle didismeyi surdurmus, insanlik haysiyetinden uzak, yalanlarla ve fantezilerle dolu bir hayati ve buna bagli olarak yolsuzluklara ve yalanlara bulanmis bir devlet orgutlenmesini tercih etmistir.
  
  bu halkin cok buyuk bir cogunlugu, cumhuriyet'in kurulus amaclarina tamamiyla ters dusecek bir bicimde, bilim ve teknolojideki gelismeleri takip etmeyi kucuk bir elitin ellerine birakmis, sanata ve yaraticiliga doyumsuz bir kin ile yaklasmis, nihayet ulkenin layik oldugu sekilde bir pro-musluman parti ile bir tarikat tarafindan yonetilmesinden mazosist bir zevk alir hale gelmistir. halkin bu cok buyuk cogunlugu, gelecek planlamasi bir yana, gundelik meselelere bile kendi cikarini oncelikleyerek yaklasmis, nihayetinde surekli birbirini ve kendini kandiran, aldatan ve kemiren bir yok edici toplum haline gelmistir.
  
  bu toplum icersinde kendi modernlesmesini ve bilinclenmesini kollektif bir calismadan mahrum, bireysel olarak gerceklestirenler marjinalize edilmeye calisilmis, irk, din ve dilden bagimsiz, yasam tarzlariyla otekilestirilmis ve siddet yoluyla susturulmaya calisilmistir. (bkz: 28 mayıs 2013 taksim gezi parkı direnişi)
  
  halk, yonetimi 80 yila yayilan uzun bir ugras sonucunda cahil bir cikarci topluluguna (bkz: akp) ve basta feyz aldiklari kuruculari olmak uzere tumuyle emperyal guclerin masasi haline gelmis bir tarikata (bkz: gulen cemaati) teslim etmistir. simdi olan bu iki gucun iktidar savasindan baska bir sey degildir.
• olaysız gün geçmeyen ülke. bir nevi macera dolu amerika. üzülerek izliyoruz.
• (bkz: 5 yılda 100 milyar euro yolsuzluk yapılan ülke)
• atatürk ve milyonlarca silah arkadaşının kemiklerini sızım sızım sızlatan bir dönemi yaşayan güzelim ülke...
  
  çaldığınız çırptığınız her kuruş haram zıkkım olsun orospu çocukları... artık kim bu ülkenin gariban insanlarının hakkını hukukunu gasp ediyorsa!
• türkiye gazetesinin internetteki ana sayfasına baktım da, yolsuzluk operasyonu ile alakalı bir haber bile yok, pardon var aslında bir tane, başlığı şu;
  
  başbakan erdoğan, 'allah'ın izniyle geri adım atmayacağız'
  
  içeriğine bakmadım ama sanırım yolsuzluk iddialarına cevap gibi birşey.
  
  bu haberleri verecek çok yer var, varsın bu gazetede vermesin diyebilirsiniz, işte onun adı da gazetecilik olmuyor kuzum.
• tarihinde ilk defa solcusunun kenardan bir kavga izlediği memleket. solcuya, aleviye, kürde bulaşmadan birbirlerini yiyorlar.
• seks kaseti ile ayak kaydırılan çirkin zamanlara ne ara ve nasıl bu kadar hızlı geldi bu ülke ayrı sorgularız ama türkiye'nin bir "oturmamışlıklar/olmamışlıklar diyarı" olmasının temel nedenini kendisinin bir "eden bulur cumhuriyeti" olmasına bağlıyorum ben. her gelen bir öncekine oyun içinde oyun yapmış. siyasi tarih için kısa sayılabilecek bir süre içinde çok hızlı ve konjonktürel değişimler olmuş. aşağıda memleketin siyasi tarihini özet geçmeye çalıştım, artık kendinizi hangi kısma ait hissederseniz...
  
  osmanlı devletinin --> ittthad ve terakki
  o zamanlar azınlık olmayan azınlıkların --> ittihad ve terakki
  ittihad ve terakkinin --> mustafa kemal
  mustafa kemal'in chpsinin --> amerikancı müslümanlar
  bu coğrafyadaki son büyük azınlık topluluğunun --> amerikancı müslümanlar
  amerikancı müslümanların --> asker
  askerin --> muhafazakar demokrat liberaller
  
  ayağını kaydırmış. şimdi ise,
  
  muhafazakar demokrat liberalleri --> cemaat yok edecek gibi duruyo.
  
  arada biri muhteşem bi beddua etmiş olmalı lan yoksa bu cenabetliklerimizin başka izahati yok amk