• oldukça anlamsız bir eylemdir. daha kaliteli stüdyolara ve ekipmanını kullanmayı bilen daha iyi müzisyenlere sahip olsak belki bir anlam ifade eder...özellikle underground piyasaya bakınca neden bu kadar fazla black metal ve death metal grubu olduğunu görmemize de yardımcı olmaktadır bu anlamsızlık...sevgili müzisyen arkadaşlarım, gelin siz de itiraf edin, türkiye'de gittiğiniz stüdyolarda bas gitarın ne çaldığı, ikinci gitar ile birinci gitarın uyumu (genelde çift gitar vardır ve tonları genelde çok alakasızdır), vokalin ne yapmaya çalıştığı hakkında en ufak bir fikriniz yok. duymadığınız bir müziği icra etmeye çalışıyorsunuz. beste yapış stilinin oldukça basit olması kaynaklı olarak da ne çaldığını duymayan tonlarca black/death (hatta metal core son dönemde çok revaçta) beste grubu oluyor...doğu temalı bir iki gam yürüyen "melodik death" yapıyor, sanki iskandinavyada metal listelerinden inmiyor gibi myspace sayfaları, fotoğraflar videolar gırla dönüyor...ortada ne var? ne çaldığının farkında olmayan müzisyenler. "tarz böyle aaabi" diyip işin içinden çıkmak kolay, ama en azından kim ne çalıyor, nereyi napıyor, nasıl duyuluyor bir fikriniz olsun arkadaşım yahu...ben size şöyle söyleyeyim, dışardan da bir bok anlaşılmıyor.

    pre-edit 1: bu entry zamanın ötesine gidecektir muhtemelen, çünkü inanılmaz black/death çalan müzisyen dahilerimizi biraz ürkütmüş olabilirim.
    pre-edit 2: "beethoven da sağırdı olm duymak bişi diiil müziği hissediceksin hell yeaa" gibi cümlelerle gelmeyin kalbinizi kırarım.
  • satanist olarak tanimlanmaya sebep olabilir.
  • amatör müzisyenler dünyanın her yerinde öyle çok parlak enstrumanlarla çalışmazlar. türk death-black metal gruplarının problemi teknik vaziyetlerden ziyade düşünce yapılarında. vizyonları aşırı amatör ve aşırı "andırgıraauvnd" kalıyor. gruplar yaşamıyor, devamlı biri kurulup biri dağılıyor. demo kaydedip myspace'e koymak kafi geliyor çoğu zaman. ha bu düşünce sistemini yıkanlar da aslında türkiyedeki death-black metal damarının zenginliğini gösteriyor. mesela bilmeyen adama nettlethrone'u "abi bunlar göteborg'dan yeni çıkmışlar" diye, ominous grief'i "bunların hepsi sarı sarı finliymiş abi" diye, aaaarrghh'ı da "bu adamlar norveçte ormanda yaşıyorlarmış abi, çok satanik geldiğinden türkçe kullanıyorlarmış şarkı sözlerinde*" diye yedirebilirim her türlü. dolayısıyla "aaabi türkiyede death-black metal yapılmaz yeaa" diyen adam zaten yapmaz, yapamaz. hedefi en fazla taksimdeki sikko bir rock barda kulak tecavüzü olan bir grubun zaten gideceği yol belli. o yüzden takılmamak lazım böyle meselelere "burası türkiye abi" falan filan.
  • stüdyoların ebesini sikmekle eşdeğer davranışlar bütünü. özellikle davulcunun blast muhabbetine davulu becermesi ve bir sonraki müşteri için kullanılamayacak hale getirmesi.
  • türkiye kötü stüdyolar ekipmanlar ve kötü müzisyenler diyarı diye nitelendirilse bile(ki isteyen taş gibi stüdyosunu bulur), icra edilmesinin nesinin yanlış olduğunu anlayamadım etkinlik.
    ekipman kötü öyleyse pop müzik yapalım- mı? böyle bir yaklaşım mevcut sanırım. .
    müzisyenler kötü, hmm peki rap yapalım öyleyse rap yapmak çocuk oyuncağı, evet mantıklı.
    tüm dünya ile değerlendirildiğinde türkiye'deki death metal müziğin veya genel olarak metal müziğin kalitesi eleştirebilir. türkiyede 1 iyi gruba 100 kötü grup varsa bu oran yurtdışında çok daha fazladır. çünkü "olanaklar" dışarda daha fazladır.

    türkiye'de stüdyolar kötü o yüzden girip zatturu zutturu saçmalıyorlar müzik yaptık zannediyorlar, o yüzden bi bok çalamayan adam metal yapıyor. (bkz: aferim çok doğru düşünmüşsün) müzik amerikan fenderle orjinal marshall'la oluyor tabi. bu varsayımla yola çıkan kişi bu kadar işsizse youtubeda harika gitarlarla sıçıp sıvayan genç heveslileri izleyerek daha farklı çıkarımlarla da gelebilir beklemedeyiz.

    herkes ultimate performans gösterecek her grup patlayacak diye birşey yok. ama ne kadar çok icra edeni uğraşanı olursa bu aradan sıyrılacakları da olumlu yönde etkiler. stüdyolar ekipmanlarını talep konusunda iyileştirir. süreç bu şekilde ilerler.

    grupların beste ve özgünlük kısırlığını ya da poser'lığını eleştirmek ayrı bir şeydir. sapla samanı karıştırmamak gerek.
  • sanki mayhem, darkthrone felan 1986'da 1988'de çıkardıkları demolarını sound city studios'da kaydediyordu da, türkiyedeki stüdyolar sorun oldu.

    buna yakın şahanelikte, şöyle bir tespit daha yapılmıştı zamanında: (bkz: insanın metalden bir bok anlamadığının kanıtları)
  • black metali pek bilemiyciim de türkiye'de death metal adına çok güzel işler yapan gerek amatör gerek profesyonel gruplar olduğundan******, devam etmesini canı gönülden istediğim ve desteklediğim harekettir.

    bi kaç kötü grup dinleyip 'bunların alayı götüm gibi lan, bi boka benzemio yaptığı müzikler' demek ise bildiğin at gözlüğüyle bakmaktır. genellemenin dibine vurmaktır. her işin iyisi olduğu kadar kötüsü de olucaktır tabi. türklerin yaptığı bu tarzı kötü bulmak, hababam sınıfı üç buçuk'u beğenmeyip 'türkiye'de sinema sektörü iğrenç hacı' demek gibi bişeydir.
  • (bkz: asafated)
hesabın var mı? giriş yap