• sıcak ülkelere gidip oranın vatandaşı olmak isteyen ve sözlükten tavsiye bekleyen yazılımcı arkadaş.

    ingilizce, yazılım, sıcak iklim.. hımmm

    ingilizce konuşulacak, yazılımcı, soğuk sevmiyor.. neresi olabilir..

    şöyle bir haritaya bakalım..

    orası olmaz.

    burada vatandaşlık için dil lazım

    şurası soğuk

    aha..

    san francisco????
  • şu başlık altına sanırım 3. ya da 4.entri girişim.

    1-siktirolup gideceğin yerde de bir süre kaldıktan sonra başka bir yere siktirolup gitme isteğinin doğacağı gerçeğidir.

    2-hayatın bir gerçeği var; düzenli bir işin, iyi arkadaşların yoksa, her yerden siktirolup gitme arzusuyla dolup taşacaksın.

    3-türkiye coğrafi olarak olsun, tarihi olarak olsun, doğa güzellikleri olsun siktirolup gitmek istediğin birçok yerden kırk defa iyidir.

    4-artık siktirolup git de şu başlık önümüze gelip durmasın.
  • her gün düzüldüğünü düşünenler tarafından ortaya atılan isyan cümlesidir. seni az düzdüler beni çok yok. düzen bozulmuş siz hala kimi daha çok düzdüler tartışması içindesiniz. :)
  • pasaportu aldık şimdi de konsolosluk kapalı
    hay ben bu şansın...
  • bir siktirip gidemediniz. gitseniz de bizde bir kurtulsak artık.
  • bu tarz başlıklar görünce bin muhteşem güneş kitabından bir alıntı aklıma geliyor;
    (bkz: ''nereye giderseniz gidin, ülkeniz peşinizden gelir. artık siz orada yaşamasanız da o içinizde yaşar.'')

    siktir olup buyrun gidin. yaşam kalitenizi yükseltseniz ne olacak bu ülkede bir şey olduğunda canınız yine yanıyor. gitmek de kalmak da çözüm değil bazen. tabii hayata nereden nasıl baktığınıza göre de değişir. (bkz: bana dokunmayan yılan bin yaşasın)
  • bu sıralar benim de ciddi ciddi düşündüğümdür. 25 yaşındayım ve aslında ilerleyebileceğim bir mesleğim var şu an için kazancı çok iyidir diyemesem de birtakım yan haklarla fena bir durumda değiliz. ancak insani bir yoğunluğu yok ve çalışmaktan kaçmayan biri olmama rağmen ülkenin genel durumu ve dolayısıyla gelecek için çok olumlu bir tablo göremediğimden çalışmak içimden gelmiyor, anlamı yok gibi hissediyorum. birikim yapmak, belirli bir standart üzerinde yaşamak gitgide zorlaşıyor ülkede.

    aklımdan geçenler; daha önce bir süre yaşadığım için çok yabancılık çekmem diyerek amerika’ya dönmek veya co-op tarzı bir programla kanada’ya gidip iki sene üniversite eğitimi ve staj gördükten sonra tam zamanlı bir iş bulup oraya yerleşmek. bütün bunların yanında beni en çok zorlayan ve düşündüren durum ise ailemi ve değer verdiğim insanları geride bırakıp net dönüş zamanı belirsiz bir yola çıkmak. artı ve eksilerini düşünme aşamasındayım şuan için, sonuca göre belki bir gün editlenir bu entry. öneri ve bilgilendirmelere de her zaman açığım.
  • edebiyat öğretmeniyim. yurtdışı görevi için karantinada, almancamı geliştirmeye çalışıyorum. eğer olur da, zor sınavlar ve mülakatı geçersem almanya'yı tercih edeceğim. belki isviçre de olabilir. 3 yıl falan kalsam süper olur. bilgisi olan varsa yeşillendirebilir. ama merak etmeyin, döneceğim.
  • artık herşeyi geçtim. sırf şu vergi yükünden kaçmak için dilediğim şey. nefes alamıyorum mk. henüz nefese vergi almasalar da nefesimiz kesildi resmen. ona vergi, şuna vergi, o verginin vergisi, verginin vergisinin vergisi. sikerler mk. ben de 1500 birim asgari ücretin olduğu bir memlekette 20000 birim paraya sıfır araba almak istiyorum. yedigimin, ictigimin aynısını veya daha fazlasını yandaşa ısmarlamak istemiyorum. dahası yeri geldiğinde polise ben vergisini veren bir vatandaşım diye posta koymak istiyorum. ulan donumuza kadar paramızı veriyoruz, bir de it köpek muamelesi görüyoruz kendi memleketimizde. tam şu almanya göç yasasi çıktı, adamlar sınırları kapattı virus yüzünden. şansıma sokayım. şimdilik greencard sonuçlarını bekliyorum. bakalım allah yüzümüze bakacak mı?
  • ya benim gibiler ne yapsın avrupa ya bile vize alamıyorken nasıl olurda siktirip gidebilirim 10 yıl önce ki aklımı sikeyim dedirten başlıktır.
hesabın var mı? giriş yap