• 1. memur zihniyeti
    2. devletin memur zihniyetine ortam oluşturması
    3. kitaptan uzak yaşamak.

    memur zihniyetine şöyle vurgu yapmak istiyorum türkiye'nin en zeki çocukları memur olma hayali ile yaşıyorlar. elbette bu olayda ailelerin payı yüksek. anne ve babalar geleceğini garanti altına al diyerek çocuklarını memur olma hayaliyle yetiştiriyorlar.

    türkiye'de hemen hemen herkes kpss çalışır olmuş. her öğrencinin hayali memur olup geleceğini garanti altına almak. devlet ise bu duruma ortam hazırlıyor. bekçilik diye bir alan açıyor ve cazibeli bir meslek sunmuş oluyor öğrencilere.

    maalesef türkiye'de arkadan gelen bir ticaret sektörü yok. kendimden örnek verecek olursam türkiye ihracatçılar meclisi'ne üye, istanbul deri konfeksiyon birliğine kayıtlı tek genç bireyim. yani ihracatçıların yaş ortalaması 50-55

    türkiye'de ihracat olmazsa, ticaret gelişmezse devlet bu memurlara maaşı nasıl verecek? öğrencilerin özellikle bu alanlara yönelmesi gerekiyor. bunu devletin sağlaması gerekiyor. ben gerçekten çok üzülüyorum çünkü türkiye pazarını izlediğim zaman arkadan gelen bir nesil göremiyorum. durum o kadar vahim ki bu tamamen insanların beynine yerleşmiş bir kızla konuşuyordum. neyse yavaş yavaş kızın benden uzaklaştığını fark ettim bunun sebebini sorduğumda, senin mesleğin güzel ama geleceğin garanti değil yani bir doktor değilsin dedi bana.

    tamam bu ülkeye doktorda lazım. avukat lazım. memur lazım. öğretmen lazım ama her şeyden önemlisi bu ülkede ihracat yapacak şirketler lazım. ihracat yapan şirketler olmazsa paramız sürekli değer kaybeder. üretim yapan bir toplum olamayız.

    güney kore'nin ne kadar bir yüzölçümüne sahip olduğunu çok iyi biliyoruz. samsung üzerinden tüm dünyayı etkileyen bir ülke oldu. samsung, güney kore'nin sadece bir tane firması ve samsung'un 1 yıllık kârı türkiye'nin toplam ihracatından 5 kat daha fazla.

    memur zihniyeti bu ülkeyi hiçbir yere götüremez. devlet kapısı garanti bir meslek sunar ama devletin beslendiği ihracat kanalları olmazsa devlet bu çalışanlarına maaş veremez.

    bu konuda devletin bekçilik gibi alanları oluşturarak daha da bu durumu alevlendirmesi bence hoş değil. ticaret riskli bir meslek. garanti bir meslek değil ama bunu yapmak lazım. kaçmak çözüm değil.

    "devletin malı deniz, yemeyen keriz." mantığını bu ülkeye aşılaladılar ve bu ülke tamamen memur zihniyeti ülkesi oldu.

    yani kitap okumalıyız. kendimizi geliştirmeliyiz. ticaret gibi alanlara girmeliyiz. bu ülke ancak bu şekilde gelişir. bu şekilde yükselir.

    edit: ben sadece ekonomik açıya bakmaya çalıştım. elbette farklı alanlarda sıkıntılar kesinlikle var.
  • 3 faktörle sınırlandırmaya çalışmaktansa 3 harfli tek faktöre onlarca alt faktör sığdırmayı yeğlerim.

    edit: çözüm önerisi eki
    liyâkat.

    herkes konumunun gerektirdiği işleri düzgün yaptığında zaten hallolmayacak sorun kalmaz.

    işini düzgün yapan polis, emniyeti
    hakim, adaleti
    öğretmen, eğitimi vs. vs. sağlar.
  • 1- anayasal güvence eksikliği
    2- özgürlük kısıtlaması
    3- liyakatsizlik
  • milli eğitim sistemi
    milli istihbarat teşkilatı
    3.sünü yazamam, siz anlayın.
  • herhangi mevkiye gelen herhangi biri
    onun tanıdığı
    onun tanıdığının tanıdığı
  • parasal iklim
    dağların rantlara paralel uzanması
    stratejik lokum
  • eğitim
    nüfus fazlası
    dini yozlaştıran habeş maymunu din adamları.
  • 1. tembellik
    2. ahlaksızlık
    (burada bahsedilen dinsel bir ahlak değil)
    3.görgüsüzlük
  • 1) utanmadan sikilmadan hep 20 liralik benzin almak
    2)1.madde
    3)2.madde
  • ahlaksızlık
    cehalet
    kolaycılık
hesabın var mı? giriş yap