• memleketin en akıllı insanları bu bölgeden çıktığı için olan durum iki yukarıdaki yazarın dediği gibi. bakın bu illerdeki uygarlık ve gelişmişlik seviyesine bakın bu illerin ürettiği bilim adamı, aydın sayısına di mi?
  • -kıbrısta bir gazeteci var, kıbrısı satıyor, orası bağımsız bir ülke ama esasında bizim sen bilmezsin... bir çaresine bakmak lazım
    -(karadenizli) kardeşimi vereyim halledelim, direk ortadan kaldıralım, vatan sağolsun..
    -(ben-göçmen) mahkemeye vereyim halledelim, gitmişken tatil de yapayım biraz... olmazsa canım sağolsun...
    bireysel kurtuluşu ve keyifleri ön plana koyan ben ve benim gibiler ülke vs yönetemez... bütün kuzenlerinizle en son ne zaman bir araya geldiğinizi, kaç tanesi ile görüştüğünüzü, ulaşabileceğiniz mesafedeki aile büyüklerinin bayramını mesaj yazmak yerine ne zaman ellerini öperek kutladığınızı söyleyin size memleketinizi söyleyeyim...
    tanım: üniversitelerde araştırma konusu olabilecek bir sorunsal...
  • dağ insanları olduklarından şehirli genlerine gore daha vahşiler. aynı durum italyanlarda ve irlandalilarda da mevcut. isteyen arastirabilir.

    bu dağda yaşamaya adapte olmuş insanlar şehirlerin korkak çocuklarını hemen bastirirlar. ortamın hakimi olurlar. genetik bir durum yani.
  • çünkü türkiye'nin ortalaması rize-trabzon.
  • yönetmek yerine zaptetmek çok daha uygun ve gerçekçi anlatımdır
  • karadenizli biri olarak, bölge insanı hakkında gözlerim şunlardır.

    1. hırslı ve inatçıdırlar,
    bir şeyi elde etmek için çok çalışırlar, didinirler. eğer elde edemeyeceklerini anlarsalar, her türlü illegal ve etik dışı yola başvururlar.
    2. özgüven sahibidirler,
    bu özgüven okumuş okumamış hepsinde vardır. çoğu zaman bu özgüven arsızlık seviyesine kadar gider. cahil cesareti denilen kavrama sıklıkla denk gelirsiniz.*
    3. cesaretlidirler,
    özellikle ticarette müthiş cesaret sahibidirler. cebinde 100 bin lira varken bir milyonluk iş yaparlar. batmaktan korkmazlar. borç almaktan korkmaz, nasıl öderim diye hesap etmezler. bakarız bir çaresine kafasındadırlar.
    4. lobi,
    hani o hep imrendiğimiz yahudi lobisi var ya, işte karadenizliler bunu çok iyi uygular. bana göre en önemli neden bu. dernekleşme, birlik olma ve beraber hareket etme güdüsü çok iyidir. özellikle siyasette oy gücü her şeydir. bu her ne kadar geri kalmışlığın ve bireyselleşememenin göstergesi olsa da türkiye de her zaman işe yarar.
    5. hemşehricilik,
    aslında lobi başlığı altında irdelenebilir ama buradaki hemşehricilik olayı ayrı bir vakadır. herhangi bir kurumda karadenizli yönetici varsa eğer, kapıdaki bekçi köpeğine kadar kendi memleketinin sokak köpeğini bulur oraya getirir. yedi kat kan düşmanı bile olsa ona torpil yapar, menfaat sağlar. basit bir bireysel suç olayında bile hemen toplanıp beraber hareket ederler. kolay kolay içlerinden kimseyi ezdirmezler.
    6.ticari disiplin.
    karadenizli esnaf ticarette babasına bile iltimas geçmez. dost, akraba farketmez en yakın arkadaşına bile aynı ticari disiplini gösterir. üç beş kuruş aşagıya mal satmaz. herkese nasıl kazık atarsa onlarada aynısını atar.*
    7.çözüm odaklıdırlar.
    pratik zeka dediğimiz olay birçoğunda vardır.elleri her işe yatkındır. özellikle içinden çıkılmaz durumlarda her yöntemi denerler ve çözmeye çalışırlar. bu yüzden birçok işletmede aranan eleman olup, ustabaşı, şef ya da yönetici konumuna yükselirler.
    8. cimridirler.
    diğer bölge insanlarına göre daha cimridirler. harcama yaparken kılı kırk yararlar. para, harcarken kazanılır lafını her karadenizlinin ağzından duyarsınız.
    9. aile,
    aile yapısı olarak hala eski düzen aile yapısında bir yaşamları vardır. ailede herkes bir işin ucundan tutar. üretkendirler. mesela bir lokantamı işletiliyor. küçücük çocuk bile orada bir şeyler yapar, katkı sağlar. tek çocuk ya da iki çocuk olayı cok azdır. ortalama 3-4 çocuk yaparlar. bu da özellikle aile şirketlerinde ve küçük ticari işletmelerde cesareti ve güveni tesis eder.

    muhtemelen diğer entrylerde de bahsedilmiştir. bizim gibi ülkelerde iki şey çok önemlidir. para ve nüfus. bu ikisi kimdeyse, o her zaman güçlüdür. karadenizliler yukarıda saydığım özellikler dışında, ellerinde bulundurdukları para ve nüfus gücü sebebiyle ülke yönetiminde bir adım daha öndeler.

    edit:noktalama.
  • kimse göte göt dememiş. arkadaş torpil ya. liyakatsızlık akıyor her yerden adamlar analiz kasmış. bu analizcilerin de karadenizli olduğunu düşünüyorum. bir yandan bu liyakatsızlıktan hoşnutsuz gibiler ama karadenizliği hastalığından dolayı bir yandan da gururlarının okşandığını düşünüyorum. yok iklim, yok memleket sevdası, yok tarihte şöyleydi, devlet yönetmeyi iyi biliyorlar gibi saçma sapan yorumlar.kartal imam hatip lisesinde mezun olanlarda okulun coğrafi koşullarından dolayı mı devlet yönetmeyi ve ballı maaşlı kurumlara yönetim kurulu üyesi olarak girmeyi öğreniyorlar. imam hatipte abazalıktan kendilerini kamu yönetimine mi verdiler de her yere yerleştiler.
  • bir trabzonlu olarak bir iki kelam da ben etmek isterim:

    öncelikle başlıkta yazılan birçok şey doğru, ben de toparlayayım biraz.

    bu bölgenin insanlarının devlet yönetiminde etkisi yeni değil, trabzon imparatorluğunda bunu görürüz, yavuz sultan selim'in trabzon valisiyken ve kendinden önce 2 abisi olmasına rağmen padişah olmasında bunu görürüz, kanuninin 15 yaşına kadar trabzonda yaşayıp sonra muhteşem kanuni olmasında bunu görürüz, milli mücadelede, 1. mecliste bunu görürüz.

    bu coğrafya türkiyenin geri kalanında farklı, bu farklılık insan davranışlarını da çok etkiliyor. belki en temel neden budur.

    günümüze gelecek olursak, tarihten beri bu bölgede aşiret diye bir şey olmasa da nüfuzlu aileler çok fazla. bu ailelerin bir şekilde her yerde adamları oluyor, paraları da oluyor. bu şekilde güçleri hiç bitmiyor. öte yandan karadeniz aileleri genelde çok çocuklu. bugün baktığınızda samsundan hopaya kadar olan kıyı şeridinin nüfusu 4 milyon seviyelerindeyken kütüğü buralı olan insan sayısı yurt genelinde 10 milyon civarında. bu da yine adamcılığı iyi kullanabilmelerine olanak sağlıyor.

    kilit nokta: adamcılık
  • karadenizli orgazmına dönüşmüş başlık ama ben acı gerçekleri açıklayayım.
    1. başlık eksik türkiye'yi rize trabzon siirt van yönetiyor.
    ortak yanları o kadar çoktur ki biri diğerinin deniz görmüş halidir.
    2. bedevi medeni ayrımıdır. halen bedevi kuralların geçerli olduğu bölgelerdir. akrabacılık, hemşericilik, adam tutma, birbirini kayırma gibi medeni olmayan her şey bu bölgelerdedir. doğru davranış yoktur, doğru kişi vardır bu bölgelerde.
    doğru, kişiye göre şekillenir. recep yaparsa doğrudur, kemal yaparsa yanlıştır. recep cami kapatırsa cemaatin iyiliği içindir, kemal cami kaptırsa din düşmanıdır.
    hukuk da olmayıp, liyakat ölçülebilen bir şey olmadığı için her yere adamlarını doldururlar. adamları onlar ne derse yapar ortaya da günümüz türkiyesi çıkar.
    5 sene trabzon'da yaşadım lan trabzon'un kendine hayrı yok. azıcık okuyan trabzonlu trabzon'da durmuyor.
    rize desen isviçre alpler'i gibi doğa olarak ama dünya isviçre'yi konuşurken kimse rize demiyor. bir düşünün acaba niye ?
  • vay arkadaş, adamlar önce onlarca yıl doğu karadeniz insanını asimile etmek için uğraştılar. tarikatleri, cemaatleri, türkçü örgütleri yığdılar karadeniz'e, milleti akıl hastası yaptılar.

    şimdi de kendi projelerinin sonucu için yine gelip burada laz nefreti, doğu karadenizli nefreti saçıyorlar.

    az bile oluyor size.
hesabın var mı? giriş yap