2 entry daha
  • bir gün kış ayında korkunç bir havada türbülansa giren uçak metrelerce aşağıya inmişti. herkes çığlık atıyordu, korkudan ağlayanlar, dua edenler vardı.

    benim tek düşündüğüm ise; "ya çocuklarım ölür de ben kurtulursam" oldu.
  • muhtemelen tavana yapışma isteği zuhur edecektir.
  • çok eskiden: ilahi sınav, allah hayırlısını versin(eşhedüenla ilahe ..)
    eskiden: kısacık ömrü yaşayamadan azot döngüsüne karışıp gidicez(nefesim daraldı, kalbim sıkışıyo, titriyorum da)
    şimdi: zevkli lan, içim bi hoş oluyo, kurtaracaz sonunda.
  • g kuvvetindeki değişim.
  • kabin amiriydim. motor yangını nedeniyle acil iniş için yolcuları ve kabini hazırladık, kabin ekibiyle kısa brifing yaptık, pilota "cabin ok" dedikten sonra yerlerimize geçtik.

    orada öyle otururken çok fazla düşünce geçti kafamdan, yere infilak etmeden inersek yapacaklarımı, yolcu tahliyesini, olasılıkları ve her duruma göre görevimi düşündüm.

    gariptir ki yolcuları sevdiklerimden ve ailemden önce düşündüm, acıma ve merhamet hissettim.

    annemi babamı ve kardeşimi düşündüm, ne kadar üzüleceklerini.

    sevdiğimi düşündüm, bir daha sevişemeyecek olmamızı, onu bir daha öpemeyeceğimi.

    uçuş ekibi olarak türk bayrağına saracaklar bizi dedim, bu bana teselli vermedi, hatta saçma buldum. mesleğimi yapıyordum ve karşılığında maaşımı alıyordum. kahraman değildim.

    korkudan nefesim kesildi ama korkmuyormuş gibi yaptım.

    neyse ki tek parça halinde indik, yangın söndürüldü.
  • metro turizmle seyahat ederken hissedilenlerdir.
  • malum kişiden önce ölecek olmam, şok etkisi yaratabilir.
  • her uçuşumda kafa kelle olduğu için siklemeyeceğim durum
  • ‘’ne yani bir sonbahar akşamı hırkama sarılmış tatlı tatlı yel eserken denize karşı bir dal daha sigara içemeyecek miyim?’’dir.
6 entry daha
hesabın var mı? giriş yap