uçak yolculuğu sırasında sinir eden olaylar

• tam denizin üstünden geçerken (sanki kara olsa farklı olacakmış gibi) arkadaki kişinin telefonla konuşması. evet öyle açık bırakması falan değil konuşması, bunu uyarılara rağmen birden çok yapması.
  ben ikna oldum telefon uçak düşürmüyor.
• uçağa binmeden önce bebeğini doyurup gönlünü rahatlatan annelerin marifetleri.
  
  nasıl mı? açıklayayım: çocuk 1-2 saat aç kalmasın diye hangi akla hizmetse uçağa binmeden hemen önce çocuğu doyuruyorlar. bu küçük organizma ise uçakta biz yetişkinlerin bile kaldırmakta zorlandığı süreçlerde ufalanıyorlar. sonuç ne derseniz: aynı anda hem kusan hem altına dolduran koku makinesi. bu koku karşısında kusmamak namümkün.
• uçağa degilde galaksiler arası yolculuk yapan astronot sanki amk..
  
  bilmem kaç milyor trilyor yolcudan birisin bi hava bi hava..
• çocuk ağlaması, bağırması ve annenin gayet rahat davranması.
• el çantalarını bir türlü yerleştiremeyip koridoru kapatanlar, pilotun ne dediğinin anlaşılmaması, sürekli hosteslere bir şeyler soranlar ve dar koltuklar can sıkan durumlardan bazıları.
• -daha uçak aprondan ayrılmadan pusuya yatıp "kalkisa geçiyoruz lutfen kemerlerinizi baglayiniz" anonsunu umursamadan tuvalete koşan tipler. tuvalete gitmek için kokpite doğru tırmanışa geçerler. ulan beklesene 2 dk sonra kalkisi tamamlayacak duz uçuşa geçecek zaten.
  
  -teker yere değer değmez kemeri çıkartıp el bagajini almaya koşan tipler. çünkü ilk o alacak valizini, ilk o inecek.
  -başkasının yerine oturup hunharca yayilmalari yetmiyormuş gibi bir de en az 5 kişilik baş üstü dolabı işgal eden tipler.
  
  (bkz: hepinizden tiksiniyorum)
• beraber yolculuk edeceğiniz koltuk arkadaşınızın üst bagajı işgal edip sizin çantanıza,bilgisayarınıza vs. yer bırakmamasıdır benim için ya da sizden sonra gelip bagaj kısmını tıkaması inerken kendi el valizlerinizi almak için sondaj çalışması yapmanız.
• ozellikle uzun ucuslarda uyuyabilen insanlar kadar hicbir sey sinir edemez beni. kicimi yerlestirip, iki dakka gozumu kapayacagim diye sekilden sekile girip yine de zerre uyuyamazken, baskalarinin rahat rahat derin uyku cektigini gorunce resmen kriz geciriyorum. kalkip sarsarak uyandirasim geliyor. nasil oyle rahat, derin derin uyuyorsunuz, sirrini bana da anlatin. 10 saat film izleyerek vakit mi gecer allahsizlar!
• trübülansa girmek
  kanatların titremesi
  sağa sola manevraları
  (bkz: yükseklik korkusu)
• öğrenciler
  
  -yurtdışında okuduğu için markette bulamadığı bilimum sucuk, pastırma, beyaz peynir, kaşar ve bakliyatı el bagajlarına tıkıştırırlar. tabi el bagajı dediysek 20 kg hacme sahip küçük bavullardan bahsediyorum. sonra bu bagajlarla bütün dolabı doldururlar
  
  -gittiği ülkede hali hazırda okuduğu için oranın kompetanıdır. gereksiz ne kadar bilgi varsa hepsini yol boyunca anlatırlar
  
  -biletini ucuza getirmek için en az 3 ay öncesinden almıştır. sana kaça aldığını sorar, sonra ben şu kadara aldım eheuhe diye dalga geçer
  
  -uçak iniş yapar yapmaz ayağa kalkıp, 20 kg'luk el bagajını(?) alır ve koridora doğru ilerler. uçaktan ilk onun inerek pasaporttan ilk onun geçmesi gerekmektedir çünkü.