• yeniçeri ağalarının desteği ile istanbul'u kasıp kavuran patrona halil isyanının ardından, kendisinden sonraki dönemde, ülke yeniçeri özelinde askerin ve vezirlerin iktidar mücadelesi ile harap olacak, osmanlı bir daha huzur ve istikrara kavuşamayacaktır. 'kutsal ittifak'a karşı 20 yıl süren savaşın ardından çöküşü frenleyen, ordunun ve devletin güç kaybettiğini görerek ilme ve tekniğe yönelen padişahtır.

    çoook ilginçtir ki osmanlı'nın duraklama nedenlerinde "batının teknik olarak gerisinde kalmayı" sıralayan lise tarih kitaplarımız, tam da bu uğurda saltanatını riske atmış üçüncü ahmed'e gelince haysiyetsiz hakaretler sayar.
  • kendisinin bilime katkısı derken bir ampul, bir tesla bobini icat etmek gibi şeyler bekleyenlerin amcası. iii ahmet, klasik türk tarihinin ilk ve tek merkantilistidir. merkantilizm sermaye birikimine, sermaye birikimi jet sosyetenin oluşumuna, jet sosyeteyse bilim ve sanat insanlarının desteklenmesine neden olur.

    bilime katkı derken böyle bir şeyi kastediyoruz. genel geçer türk ahlakı kapitalizmden hoşlanmadığı, merkantilizmse söyleniş açısından kapitalizme benzediği için yekten "ilk kapitalist türk padişahı" diyemiyoruz. çünkü kamuoyu tarafından "ilk orospu çocuğu" demişiz gibi algılanıyor. biz de bu büyük devlet adamını "bilime ve sanata katkıları" bağlamında yadediyoruz.

    mesele bu yani...

    ps. hep merkantal yazmışım ya la... hiç de söylemiyonuz!

    kapitalist deyince tüm normları eksiksiz aramak garabetine düşenler için not:. ahmet han başarılı olamayıp gerici bir darbeyle alaşağı edilmiştir. dolayısıyla kapitalizmin gerektirdiği kurumsal normları kendisinin döneminde bulamazsınız. zaten eğer bulabilmiş olsanız bugün türkiye çok farklı bir yer olurdu. o zaman tarihimizde mustafa kemal atatürk diye bir adam olmaz 1930'lara gelinene kadar kendisinin yaptığı devrimler çoktan içselleştirilmiş olurdu. falan fıstık...
  • 1703-1730 yillari arasinda hukum surmus osmanli sultanidir. sanilanin ve ogretilenin aksine gayet de iyi bir padisahtir.

    ahmet tahta gectiginde; 1667-1699 yillari arasinda devam etmis, gavurlarin buyuk turk savasi dedikleri, bizim bi bok demedigimiz savas yeni bitmisti.1687'de, yine gavurlarin ikinci mohac savasi dedigi savasta osmanli ordusu oyle yenilmisti ki; butun ust duzey subaylar kactigi icin hayatta kalan her asker neredeyse kendi basina istanbul'a donmustu. geri kalan 12 senede de osmanli rusya'nin da savasa iyice dahil olmasiyla perisan olur1691'de savasta veziri azam koprulu fazil mustafa ölür,1699'da da unlu karlofca imzalanir zaten.

    1703'te ucuncu ahmet tahta gecer. mora'yi geri alir. safavi'lerle savasir, iran'i isgal eder. prut anlasmasi oncesi rusya'yi yener. korfu isgali icin 30000 kisilik ordu toplar. kendinden onceki ve sonraki hicbir padisahin rusya'ya karsivsaglayamadigi basariyi saglar. bu sure icinde rusya'nin basinda buyuk petro oldugunu da unutmayalim.(lutfen kanuni, selim vs demeyiniz, o aralar rusya daha beylik duzeniyle yonetiliyordu).

    cokmus ekonomiyi duzeltmis,sanilanin ve bilinenin aksine agir vergi koymadan hazineyi doldurmustur, ancak kendinden once baslayan ordudaki cokus onu da goturmustur, patrona isyaniyla devrilir.
  • gergef işlemeyi seven padişah. sık sık üsküdar'a geçer kızı fatma sultan'ın salacak'taki yalısında kadınlarla birlikte gergef işlerdi. kim bilir leyla ile mecnun'nun iskender babası gibi gün sonunda kadınlara poğaça tarifi de veriyordu.
  • devrinde yaşanan ilginç bir olay vardır, sultan 4 oğlunu sünnet ettirir ve oğullarıyla kutlamalar için haliç'in kıyısındaki aynalıkavak kasrında oturmaktadır. yıl 1720'ler. lale devri diye bilinen dönem yani. sünnet düğünün 13. günü çocuklarıyla otururken haliç'in sularından birdenbire bir timsah çıkar. timsah aynalıkavak kasrına yaklaşır, ağzını açar ve içinden çengiler çıkar, ardından da tepsi tepsi yiyecekler. çengiler bir süre sonra yeniden timsahın ağzına girerler, timsah ağzını kapatır, haliç'in sularında biraz daha yüzer gözden kaybolur. evet bu bir denizaltıdır. tersanelerin başmühendisi ibrahim efendi sünnet düğününe eğlence olsun diye timsah şeklinde bir denizaltı yapmıştır. tarihte amerika'nın yaptığı zannedilen denizaltının aslında en ilkel halini yapmıştır ibrahim efendi 1720'lerde. bu denizaltı hakkındaki tüm bilgiler şu an hala topkapı sarayındaki surnamelerde bulunmaktadır.
  • ikinci süleyman, ikinci ahmet ve ikinci mustafa' nın saltanatları boyunca - 16 yıl - edirne ve istanbul' da kafes hayatı yaşamıştır.
    1703 ' te tahta çıkmıştır. saltanatı 1730 yılına kadar sürmüştür.
    1730' da çıkan patrona halil ayaklanması neticesinde tahttan indirilen üçüncü ahmet oğullarıyla birlikte kafes kasrına kapatıldı. burada altı yıl daha yaşadıkta sonra 1736 ' da öldü.
    çocuklarının sayısı bilinmemekle beraber , adları saptanan 22 şehzadesinin çoğu çocuk yaşlarda ölmüştür.
    oğullarından üçüncü mustafa, birinci abdülhamit, numan, bayezit' in isimlerini sayabiliriz.
    osmanoğullarının sonraki kuşakları üçüncü ahmet' in oğlu birinci abdülhamit' ten yürümüştür.

    tema:
    (bkz: osmanlı şehzadeleri)
  • tahta geçtiği ilk işlerden birinin edirne saray'ını tamamen terk etmek olduğu sarayı istanbul'a taşıyıp şehri patrona halil isyanında ve daha sonra i.mahmud tarafından yıkımın devam etmesine rağmen şehri adeta baştan sona kıyı şerinde özellikle beşiktaş'tan bebek'e kadar ve haliç'e yaptırdığı onca hükümdarlık adına saray, köşk, kasr ile yeniden yaratmaya başlamış padişahtır kendileri..evet düştüğü zevk ü sefa sanki osmanlı'da artık hiç bir daha zevk ü sefa olmadı ve hatta bugün bile istanbul yanından bile geçmez gibi anlatıla gelse de, damadı ile birlikte her yerin adını yenileyerek, binaları onarmış saltanatı ele güne karşı fakir çıplak göstermek istememiştir..ol sebebten elçilerin gelip geçtiği yerlerde saray bahçeleri vs. ile mimari süsleme olmuş ki, bu iş tamam olsun..hatta bab-ı ali ve saray'a giren yolu bile pırıl pırıl etmiştir..dönem barış dönemidir ve kaymağını da yemiştir..

    dip not: kendisi tahta geçene kadar saray yönetimi çoğunlukla edirne'de zaman geçirmekteydi..istanbul fiziki başkent değildi henüz aslında..
  • lady montagu ile bir macera tesebbüsünde bulundugu rivayet edilir. hatta denilir ki topkapı sarayında bulunan ve hâlen adıyla anılan kütüphaneyi bu hanım ugruna yaptırmıstır.
  • yirmi üçüncü osmanlı padişahı, seksen yedinci islam halifesidir.

    patrona halil ve diğer isyancı başları sultan üçüncü ahmed'in tahttan indirilmesini isteyince kendisine ve ailesine zarar verilmemesi durumunda tahttan çekileceğini bildiren sultan üçüncü ahmed, 1 ekim 1730'da osmanlı tahtını şehzade mahmud'a bırakmıştır.

    sultan üçüncü ahmed han'ın, kendisinden sonra padişah olan sultan birinci mahmud han'a yaptığı nasihat şöyledir: " vezirine teslim olma, daima yaptığı işleri kontrol et ve gör. onu gözetle ve uzun zaman bir kişiyi devlet idaresinde bırakma. yalan yazılara itimat etme. merhamet sahibi ol ve cömertliği elden bırakma. tasarruflu davran, hazinede olan malı israf edip bitirme. işleri kendin takip et. yabancıya itimat etme. idareyi bizzat kendin eline al."
  • yeğenlerini** hadım ettirerek osmanlı soyunun kendi sulbünden devamını sağlayan padişah. bu yönüyle acımasız bir portre çizmiştir.
hesabın var mı? giriş yap