• ultra-high temperature genellikle uzun ömürlü sütlerde kullanılan bir işleme teknolojisidir.

    uht sterilize süt, buhar püskürtülerek yaklaşık bir saniye süreyle 140-150 derecede işlenir. daha sonra, sterilizasyon için kullanılan
    buhara eşit miktarda buhar çıkacak biçimde vakum altında hemen soğutulur. bu şekliyle soğutulan süt, gerekli ambalajlama koşullarına
    uyulduğunda uzun ömürlü hale gelir. bunun nedeni, içindeki bütün zararlı mikroorganizmalardan arınmış olmasıdır.
  • sadece zararli mikroorganizmalarin degil yararlilarin da hayatina son veren isleme teknigi.

    su ana kadar guvenli acik sut bulabildim(ki guvenli olmasi cok umurumda degil, acik sut acik suttur her turlu icer ve de kullanirim) bu saatten sonra bulamazsam sutle arama mesafe koyarim.
  • çiğ süt, modern işketmelerde pastörizasyondan önce mutlaka santrifüj edilerek içindeki yabancı madde, kalıntı ve bakterilerden arındırılmaktadır. oysa sokak sütünün böyle bir işlemden geçmesi söz konusu değildir .
  • bilim dediğimiz şey düpedüz matematiktir.
    matematikte iki kere iki her zaman dörttür, beş olmaz, olamaz.
    2x2 için 5 diyen adam nasıl matematiğin gerçeklerini inkâr ediyorsa, kendisine bilim adamı diyen kişilerin beyanları arasında çelişki olması bilim adına kabul edilemez.
    yanlışım varsa düzeltin.
    soru şu, tamamen deney ve gözleme dayanan, sonuçları doğrulanabilir veya yanlışlanabilir tespitler, somut bilgiler ve keşifler değil mi bilim dediğimiz şey?
    -en azından sıradan bir insan olarak ben bunu anlıyorum-
    eğer öyleyse nasıl oluyor da aynı yöntemlerle tespit edilen bir olguyu, somut verilere dayanarak ifade ettiğini söyleyen iki bilim adamı tamamen zıt şeyler söyleyip birbiri ile çelişir?
    aklım almıyor amına koyim.
    bir ya da birkaç profesör çıkıyor "uht süt zararlıdır ya da insan vücuduna hiçbir yararı yoktur, beyaz su." diyor öte yandan başka bir grup bilim adamı da çıkıp diyor ki "mutlaka süt için, uht sütün faydaları saymakla bitmez."
    şimdi ben bunlardan hangisine inanacağım amk?
    lan oğlum ikiniz de deney ve gözlem yapmadınız mı?
    ikiniz de somut veriler üzerinden konuşmuyor musunuz?
    nasıl oluyor da bu kadar taban tabana zıt görüşler ortaya koyabiliyorsunuz??
    önce bunu açıklayın.
    sırf şu süt mevzusu yüzünden neredeyse bilime olan inancımı kaybettim.
    her kafadan bir ses çıkıyor.
    hakikati bilen lütfen beri gelsin ve beni de aydınlatsın.
    bu sütü içelim mi yoksa hiç evimize sokmayalım mı?
    napalım birader?
    -lütfen günlük süt iç gibi şeyler söylemeyin, ona ulaşma imkanım yok.-
    saygılar.
  • az önce 4 gündür buzdolabında açılmış olarak bekleyen birini içtiğim süt.
    2 gün içinde tüketilmesi tavsiye ediliyor, inşallah zehirlenmem.
  • kutusu açılmış olanın buz dolabında kaç günde bozulacağını merak ettiğim sıvı. açılıp accık içilmiş sonra da kaderine terk edilmiş takribi 50 günlük olanını biraz evvel tükettim hiç bir bozulma emaresi yoktu. o kutunun içinden biraz daha içip bir daha bozulana kadar ellemeyecegim bakalım ne kadar dayanacak.

    yalnız ağzımla biraz tattım, uht'ligine halel geldi mi onu bilmiyorum. tükürük antiseptik diye biliyorum ama yanlis da olabilirim. bozulunca bu yazı editlenecek.

    edit: 15 gün evvel bozuk olduğunu fark edip, atmış ev ahalisi.
  • aşık bilimsiz lere kulak asmadan gönül ferahlığı ile tüketilebilecek süt.

    bu bilimin mucizesi teknolojiye bok atmadan bir soluklanmak, biraz okumak araştırmak iyi bir fikir.
    öncelikle şu makale
    patojenik bakterilerin burning man'i eve güğümle gelen çiğ süt - normal pastorize süt ( türkiye'de daha az satılan dolapta saklnan günlük pastorize sütler) - shelf stable (uht) sütler (bizim gibi fakir ülkelerde soğuk zincir lojistik süreçlerinin pahalı olması sebepli daha fazla satılan tip, bakkaldan tetra pak ambalajda aldığın bildiğin süt)
    arasında bir karşılaştırma yapıyor.
    abstract'ı dahi okumaya üşenen büyük oyunu çözen arkadaşlar için:
    pastorizasyonda iki kayıp var biri lysine amino asiti diğeri tiyamin (b1) vitamini
    ikisi de azalsa da bu bileşenleri aldığımız majör kaynak süt değil. et, yumurta, tahıllar, meyve vs epey alınan kaynak var.
    bunun yanında en fazla e coli sonrasında da çeşit çeşit bakteri için mümkün olabilecek en ultra lüks her şey dahil ortam olan çiğ süt'ün yanında pastörize edilmiş sütler sütten çıkmış ak kaşık kalıyor.

    düz dünyacılar, aşı karşıtları ve dıj güçler cilerin pek sık kullandığı uht karşıtı 3 argüman mevcut:
    1- probiyotikleri pastorizasyon öldüriy benim probiyotik almam lazım. bağırsak ikinci beyin. uht bizi aptal yapii.
    öncelikle şurada okunabilir. çiğ sütte dikkate değer bir probiyotik oluşumu gösteren laktik asit yok. peki ne var? bol bol e coli var, ne olacak başka?
    ayrıca probiyotik'lerin düzenli tüketiminin (doktor tavsiyesi ve gözetimi haricinde) immün sitemi boostlamak gibi bir faydası da yok. şurada okunabilir.
    2- uht sağlıklı bileşenleri yakiyy
    yukarıdaki makalede yazılmışı var.
    3- tadı değişiyor.
    öncelikle çiğ süt homojenize değil. yağı üstte birikmekte doğal olarak. içerken de içim tekstürü elbette farklı yağ tabakası yapışıyor dile vs. elbette oh mis gibi köyüm koktu nenemin kete si olaydı dersin.
    çiğ sütü homojenize edip kör testle uht karşılaştırması ile ilgili bilimsel bir makale bulamadım.

    ez cümle; mis gibi teknoloji. bu sayede sütten kapılan bakteriyel hastalıkların oranı %25'ten %1 e düşmüş (kaynak) hala gerçek süt bu değil!!11!

    süd zehri alır.
  • peh peh peh uzman tv ler doluşmuş hemen.yok süte benzeyen beyaz sıvıymış,yok sütümsü şey miş,vay içindeki probiyotikler ölüyormuş.vay anam vay,bilmişlikleri paçalarından akıyor hepsinin.
    feys gruplarında,insta storylerinde gördükleri götten uydurma bilgilerle bilmiş bilmiş konuşmalar.
    22 senelik biyoloji öğretmeniyim,bunların çocukları da gelip derste bilmişlik taslıyor,yok gözün rengini değiştiren lazer varmış,yok kartal kanatlarını yolup,gagasını parçalıyormuş falan filan.
    için siz için sokakta satılan sütleri de brusellayla tanışınca anlarsınız uht nin kıymetini.
    (bkz: brucella)
  • sanırım içindeki su oranını arttırmışlar. son 1-2 haftadır içtiğim süt sanki sulu süt gibi geliyor.
  • ülkemizde satılanlara seyreltilmiş süt desek daha doğru olur.
hesabın var mı? giriş yap