• bana 8. katta oturdugu soylendi, evine gitmek yerine set cikisi montaj yapacagi yere gitmem daha idealdi.

    yolcugum vipsas'a dogruydu. eski bir hastane calisani ile konusmadan once her turlu olasi sohbetler icin hazirligimi evimde yapmistim.

    - merhabalar, uluc bayraktar ile gorusecektim.
    + kendisi 3 saat sonra gelecek.
    - beklerim sorun degil.
    + bi sey alir misiniz?
    - hayir, tesekkurler.

    karadayi dizisi icin mekana sabahtan almamislardi beni zira. 3 saat bekledim. uluc bey geldi. bilenler bilir kisa boyludur.

    içimden salavat getirip, elini sıktım. o an kalbime agirlik coktu.

    cok yogunum hizli olur musunuz dedi. sinopsisimi dikkatle okudu.
    cektigim uzun metraj filmde bir sahne icin yardimina ihtiyacim oldugunu acikladim gayet aciklayici dille.

    bi' odada oturan iki adamin sorunu şuydu; biri tevazulu oteki kibirliydi, biri tirnaklariyla kariyer yolculuğu yapiyordu digeri cagan irmak'in destekleriyle...

    - dediklerinizi anlamadim deyip kalkti ve gitti. istanbul'a sadece bu görüşme için gelmiştim halbuki.

    ben nbc ile evinde, zeki demirkubuz ile gezici festivalde gorustum ancak boyle bir kibir gormedim.

    uyusturucu operasyonunda ifadesi alinmisti yanlis hatirlamiyorsan kenan'larla falan, ancak insan biraz misafirperver, halden anlayici, çıraklara yol gösterici ve mütevazı olmali.

    di mi?
    di mi?
  • ezel'in senaryosuna yönetmenliğiyle bir şeyler ekleyerek diziyi daha da geliştiren yönetmen. gerçekten bu görevi başarıyla yerine getiriyor. son olarak ismail cem televizyon ödülleri'nde en iyi dizi film yönetmen kategorisinde ödülü kazanarak başarısı taçlandırılmıştır.

    ezel'in kaçıncı bölümüydü hatırlamıyorum ama tefo'nun el kamerasıyla katili kovalaması çok başarılıydı. biz uzun süre katilin kovalanmasını el kamerasının kadrajından izledik. çok ince düşünülmüş ve çok şık olmuştu.

    ezel'in 25. bölümünde de gene döktürmüştür.eyşan mahkemeden sonra ezel'e bitti diye mesaj attıktan sonra ezel'in yüz ifadesinin sinsilikten hüzne geçişi mükemmeldi. sonrasında bahçeye çıktığında kameranın etrafında dönmesi çok başarılıydı, ardından bahar'a sarıldıktan sonra kamera dönmeye devam etti. işte o an çok başarılı geldi çekim bana. uluç bayraktar seyircinin de başını döndürmeyi başarmıştır. gerçekten bir iki dakika kendime gelemedim.

    son olarak gene 25. bölümdeki ezel'in evinde gerçekleşen eyşan ve ezel sahnelerindeki çekimlere deyineceğim biraz. ezel eyşan'ı aynaya doğru yapıştırdığı an biz çekimi aynadan izliyoruz ve sadece ezel'in surat gözüküyor. eyşan ömer'in yüzünü görmek istemiyorum dediği an ezel bir afallıyor nasıl yani diyor ezel'in suratını gene aynadan görüyoruz. çok iyi düşünülmüş. yan profilden çekerkende eyşan'ın suratını direk görüyoruz ama ezel'inki aynadan. daha sonra eyşan ''ben cengiz'i görmedim ömer'i gördüm, artık bitsin istiyorum ezel'' dediği an ezel kafayı çevirir ve aynaya bakar işte orda küçük bir hesaplaşma olmuştur ezel'in iç dünyasında. uluç bayraktar'ı tekrardan tebrik ederim bu aynalı sahneyi çok beğendim şahsen.
  • yazılan metnin tek bir satırını heba etmeden, çoğaltarak katlayarak, parlatarak çeken bir yönetmen. sahiden ellerine sağlık. yolu bereketli olsun.
  • türk dizi yönetmenliğini getirdiği nokta açısından alkışlanması ve desteklenmesi gereken insan. yapımcı olsam bu adamdan başkasıyla çalışmazdım. iyi bir senaryo ekibiyle neler yapabileceğini ispatlamış durumda kendisi... (bkz: kerem deren) & (bkz: pınar bulut)
  • papuclarimi cekse izletir. bak yine 10 sahne izledim "son" olarak, adam supersonik bir gucle dunya kuruyor arkadas. pes. akli, gozu, gonlu bereketli olsun!
  • ege universitesi sinema tv mezunu, yonetmen. ezo gelin dizisini, kabuslar evi'nin bazi bolumlerini yonetmistir.. yanilmiyorsam, yeditepe istanbul'da da yardimci yonetmenlik yapmisligi var.. simdi de menekse ile halil'in yonetmenligi ustleniyor..
  • bir zamanlar kanal d'de yayınlanan gençlik dizisi kampüsistan'ın da yönetmenliğini yapmış kişi.
  • ezel'i izlerken bir bölümün sahnesinde geçen atıfı, sanat cahili olarak fark etmeyip bir instagram postunda ünlü ressam ron hicks'in love on the road adlı eserini
    görmemle birlikte şimşekler çaktırıp dizinin ilgili sahnesini hatırlamamı sağlayan yönetmendir.

    2018 yılında düzenlenen cannes film festivaline de afiş olan 1965 yapımı pierrot le fou filminin ikonik sahnesi, yönetmenin çektiği 2009 yılında yayınlanan ezel dizisinin 28.bölümünde yer alıyor.

    bu şekildeki aydınlanmalardan sonra kafamda hep "kim bilir adam daha neler anlatmaya çalıştı da düz adam gibi oturup izleyip geçtim" hayıflanmaları dönüyor.

    geç de olsa anlayıp hakkını teslim etmeye geldim.
  • ezel'in arka plandaki kahramanlarinin ilk siradaki adami.
  • yaptığı her diziyi izlediğim ve izleyeceğim, her geçen gün başarısına başarı katan kişidir.
hesabın var mı? giriş yap