• rus yanlısı türkler anlamına gelen söz öbeği. sscb'nin çökmesinden sonra rus yanlısı ve çoğunlukla eski solcu grupların dümeni soldan milliyetçiliğe kırması ve amerikan karşıtlığına artık oradan devam etmeleriyle ortaya çıkmıştır. dümen kırılan bölge itibariyle sol milliyetçi başka insanları da içine alarak özgün bir senteze dönüşmüştür. kalpaklı atatürk-lenin fotoğrafı önemli simgelerindendir. ortadoğu'nun başka ülkelerindeki rus destekli benzerleri için (bkz: baas) (bkz: esad) (bkz: saddam)
  • fetö'cülerden de beter bir oluşum. (nokta)

    kendi çıkarları uğruna sözde sahip oldukları değerleri eğip büken zümreye diyecek laf azdır.
  • nasyonolist
  • türkiye'de sağ istinasız abd'ci ab'cidir de, sol'da durum biraz daha farklı. 80'lerin sonlarında emperyalizme göz kırpan, hatta kucaklaşan bir sol türedi. reel sosyalist sistemin çökmesi, bütün değerleri tahrip ederken, çözülmeyi ve çürümeyi de beraberinde getirdi.

    yöneticilerinin tamamına yakını serbest piyasa düzenini (kapitalizm) uygarlığın son aşaması olarak kabul eden komunist parti (eski tkp) yöneticilerinden tutunda, avrupa birliğinden para yardımı alan disk bağlı sendikaya. ulusal kurtuluşu yankee'lerde (abd'de) arayan örgütten tutunda, 1919’da roza lüksemburg ve karl liebknecht’i ve 10 binlerce solcuyu öldürtmüş olan bir darbeci ve aşırı sağ işbirlikçisi alman (ebert vakfı) sponsorluğunda bir lüks bir otelde toplantı yapan sol gruplara kadar bütün bu emperyalizm işbirlikçisi veya en azından emperyalizme zarasızlaştırılmış sol'un gerçek solu karalama, aşağılama amaçlı üçüncü şahısları ve yabancıların tutumlarını ve tarafsız düşünme yeteneklerini etkilemek için algı yönetimini icra ettikleri bir kelimedir: '' ulusalcı ''

    hiç bir şekilde ırkçılıkla yakından uzaktan ilgisi olmayan yurtseverlere '' miliyetçi misin? nasyonel sosyalist misin? faşistler de böyle diyor'' bu doğrultudaki klasik diğer sözleridir.

    işte bu sol, emperyalizme karşı savaşma niteliğini yitirmiş, yurtseverliği işlevsizleştirilmiş olan soldur. ne emperyalizmin ulus devletlere karşı yürüttüğü böl-yönet stratejisini sezip etnikçiliğe karşı çıkabilir ne de yerli sınıfsal sömürüye.

    işte bu sola seneler öncesinden seslenir mahir çayan:
    ''içinde bulunduğumuz dönemde proleter sosyalistlerin ikili bir mücadele biçimi içinde olmaları gerekmektedir. bir yandan emperyalizme karşı mücadelede tüm millici sınıf ve tabakaların yanında yer almak, enti-emperyalist ve anti feodal mücadeleye hız vermek, diğer yandan proleteryaya politik bilinç vererek örgütlenmesini sağlamaktır.bu ikili mücadele diyalektik bir bütündür ve birbirinden ayrı düşünülemez. bu ikili mücadelenin herhangi bir yanını ihmal etmek sosyalistleri oportünizmin kucağına iter.

    türkiye'deki temel çelişmenin proletarya burjuvazi çelişmesi olduğunu varsayalım, bu koşullara rağmen, biz sosyalist devrim şiarını ortaya atamayız. çünkü bugün için tayin edici çelişme, proletarya ile burjuvazi arasındaki çelişme değil, yankee emperyalizmi ile bütün türkiye halkı arasındadır.”
    (mahir çayan, ocak 1970)
  • türkiye'ye özgü yakıştırma, etiket ve nitelemelerden tümüyle bağımsız olarak, modern bir örneği için;

    (bkz: emmanuel macron)
    (bkz: la republique en marche)
  • faşistin okuyup da okuduğunu anlamayanına ulusalcı denir.

    net ve kesin bir tanımdır. matah bir şey değildir.
  • önceden sevmediklerinin ülkeden siktir olup gitmesini savunurlardı, ülke istemedikleri zevatın eline geçtiğinden beri chp içinde güç gösterisi yapmaya çalışıyorlar. son zamanlarda onu da yapamadıklarından biraz trigger'landılar.

    kendini demokratik sosyalist (avrupa'nın etinden sütünden yararlanıyoruz olsun o kadar avrupa merkezcilik sdfjnksdf) olarak tanımlayan bir birey olarak örneğin chp içerisinde benden daha solda duran, daha ilerici ve hatta belki benim de tabu sayabileceğim konulara saydıran birinin olması beni ancak mutlu eder. iki farklı dünya görüşünün bir diktatörü sarsmak için birleşebilmesi bana umut aşılar. ulusalcıların da bu sebepten chp içerisinde olması çok sorun değildi. ta ki birkaç gün öncesine kadar.

    artık ulusalcıların, memleket için ayak bağından bir adım ötesi olmadığı kanaati oluştu bende. çok önemli biri olduğumdan değil de bireysel düşüncem bu tarafa geçti. artık ulusalcıların tam anlamıyla kopuşunun yaşandığı bir chp görmek daha mantıklı gelmeye başladı. artık akp'ye mi giderler, iyi parti'ye mi eklemlenirler bilemem. akp'ye gitme meselesi çok hayal değil zaten. (bkz: vatan partisi) çünkü öyle ya da böyle yeni sistemde tek bir partiden çok büyük koalisyonların partileri hakim olacak. akp-mhp ittifakı sadece bireysel değil aynı zamanda sistemi kuran partinin, sistemi efektif biçimde kullanma çabası. dolayısıyla chp'nin yıllardır süregelen bir ikilemi var. partide güçlü, toplumda etkisi az bir kesim chp'yi belli sınırlar içerisinde tutmaya çalışıyor. parti sağa açılım yapıyor, bu kesim eleştiriyor. parti sola açılım yapıyor, bu kesim eleştiriyor. sonra da her seçim ertesi aynı goygoy "yüzde 25 partisi". e hiçbir harekete izin vermeden aynı şeyi deneyerek nasıl bir fark bekliyorsun ki?

    şuna da kani oldum ki ulusalcıların meselesi diktatörlük-demokrasi meselesi değil. "küçük olsun bizim olsun" zihniyeti. gelişmiş batı ülkelerindeki tek bir problemi esas alan partileri andırıyor bu yönleriyle. (bkz: the rent is too damn high party) ellerine biraz güç verip oyalanabilecekleri bir ortam yaratıldığı zaman akp'yle kolaylıkla anlaşabiliyorlar. tekrar (bkz: vatan partisi) belki "acık da bize yedirin partisi" kurulabilir ve ulusalcılar toplumdan izole bir biçimde kendi atlarını koşturabilirler. bu da düşünülebilir. çünkü türkiye merkez sağında iyi niyetli bir oluşum olarak gördüğüm iyi parti'nin de medya ambargosuyla zaten kaybolmaya başlayan rüzgarını iyice sönümlemezler böylece.
  • neo yetmez ama evetçiler.
  • bir coğrafyada açık cezaevi misali tutuklu yaşayan güruha halk, daha sert baskı altındalarsa ulus denir. kimse keyfinden ve kendiliğinden ulusalcı olmaz.

    benim şu yok olmayasıca ulusalcı/milliyetçi damarımı bu "türkçe fetişi" bazı solcu ve dincilerle aynı şekilde ele veriyor.
  • (bkz: #81915947)
hesabın var mı? giriş yap