un helvası

• zamanla her şey az çok değişir, fakat bazı şeylerin manası hep aynı kalır. kavrulmuş un kokusu böyledir benim için. o kokuyla her karşılaşışımda hep aynı saadet hissini duyar ve bir kış akşamını hatırlarım. karakışın her yeri kuşattığı, tipinin hüküm sürdüğü, beyaz örtünün günlerdir yerde olduğu, havanın çatır çatır buz kestiği bir kış akşamını. kışın ıssız bir yere dönüşen mutfaktan o eşsiz koku çıkar, evin her köşesine yayılırdı. yatsı ezanının zayıf uğultusunu duyardık. sonra oturma odasının gıcırdayan kapısı açılırdı, tatlımız gelirdi ve helvalarımızı yerdik. çoğu kış akşamında olduğu gibi. helvayı yerken aklıma yaz mevsimi ve avluda kızıla çalan rengiyle parlayan buğday taneleri gelirdi. yaşamınızda en çok gördüğünüz şey bir buğday tanesi ise un, hayatınızda her zaman önemli bir yere sahip olur. biz de öyleydik.
• ilkokuldaki "kimyaya giriş" derslerinde fiziksel karışıma örnek olarak kükürt ve demir tozu karışımı verilirken, kimyasal karışıma da un helvası örneği verilir, un, şeker ve sudan müteşekkil deney materyali ile ispatlanır, daha sonra da afiyetle yenilirdi. sonra da bizim adam olmamızı beklediler ya ben ona şaşarım.
• olumumden sonra yapilmasini istemedigim helva cesidi. bu guzel lezzeti bensiz yediginizde iciniz sizlamayacak mi a dostlar?, anacigim da cok guzel yapar hani.
• üniversitedeyim. evde hiçbir şey yok. gerçek anlamda yok.
  
  canım nasıl tatlı çekiyor, dışarı çıkacak halim ve param yok.
  
  gözüme un ve şeker çarptı. heh dedim un helvası yapayım bari.
  
  annemi aradım. anlattım derdimi.
  
  annem:a
  
  ben: b
  
  +a: şimdi yağ koy tencereye
  
  +b: ne kadar koyayım?
  +a: göz kararı
  +b: (içine sinmiyor) ne kadar yani?
  +a: göz kararı
  +b: tamam
  +a: şimdi un koy göz kararı kavur.
  +b: tamam. sonra?
  +a: un kavrulunca şeker ekle göz kararı
  +b: (olay koptu) tamam.
  +a: sonra da suyunu ekle göz kararı
  +b: (mavi ekran)
  
  koca bir tencere ağda. nefsin körelsin diye ağdadan alınan bir parmak ve tüm tencereyi çöpe boşaltma keyfi.
• tehlikeli uc beyazin (yag, un, seker) muthis karisimi.
• helvayı yaptın. bitirdin. kenara koymadan önce içerisine bir avuç toz şeker ilave edeceksin ve sıcaklığıyla birlikte karıştıracaksın. helvan kıtır kıtır olur. insanlar zaten içerisine şeker ilave ettikleri için bu gevrekliğin sebebini anlayamazlar. hey gidi hey..
• tarifi bu kadar kolay görünüp de iyisinin yapılabilmesi bu kadar zor olan bi bu, bi de pilav vardır sanırım. insanın canı da nedense hep gece çeker bunu. uzak durulması gereken üç beyazı neredeyse bünyesinde barındırır, bir tuzu eksik. onun vereceği zarar da yağla ikame ediliyor tabi. çok yememek lazım yani.
• 1 su bardağı şeker, 2 su bardağı süt, 1 buçuk su bardağı un ve yağla yapınca, tek kişi veya iki kişi için yeterli miktarda çıkıyor ortaya. yağ olarak 1 su bardağı yağ veya yarım paket margarin veya göz kararı yarım paket margarin kadar tereyağı kullanılabiliyor ki tabii tereyağı en çok yakışanı. malzeme çok olmadığı için, unu kavurması da kolay oluyor. süre tuttum 20-25 dakika içinde yapılabiliyor. yağı orta veya kısık ateşte eritiyorsun, sonra unu ekliyorsun. karıştırmaya başlıyorsun. krem rengi olduğu sırada, ocağın başka bir gözüne 2 bardak süt ve 1 bardak şeker karışımını koyuyorsun. kaynatıyorsun arada bir karıştırarak. o kaynadıktan sonra yaklaşık 5 dakika kadar daha unu kavurmaya devam ediyorsun. tam krem rengi-açık kahverengi arasında bir renk alıyor un. sonra kaynamış şekerli sütü yavaş yavaş unun olduğu tencereye dökerken, unu karıştırabildiğin kadar hızlı karıştırıyorsun. sütü tamamen döktükten sonra da karıştırmaya devam. iki dakika falan sürmüyor, un sütü çekiyor zaten. ocağın altını kapatıyorsun. sonra tencerenin üzerine varsa eski bir örtü, havlu vs, yoksa zararlı ama gazete kağıdı koyup, kapağı da üzerine kapatıyorsun (pilav demlemesi gibi yani) 10 dakika dinlendikten sonra tamamen hazır.
• eşimin canı çekmiş, araştırmış öğrenmiş yapmış. ilk denemesi olmasına rağmeni görüntü gayet güzel.
  bakkal amca bakkal amca... şarkısı eşliğinde şen şakrak masaya otururken. şarkıyı dinleyen eşimden veryansın:
  -şu şarkıyı baştan söylesiydin ya, o kadar internette tarif aradım. bütün malzemeleri söyledin işte
• gece yarısı can çektiğinde anneanne tarafından zerre üşenilmeden kavrulanı makbuldür. tadından yenmez.