• bazende kulüpler amacından çıkarak saçma sapan amaçlar için kurulabilirler. sözgelimi benim okulumda* kurulan kulüplerden birinin adı dawsons creek angel ve buffy fan kulüptür. yakında heralde tarkan serdaç ortaç fan kulüp falanda çıkar,heyecanla bekliyoruz.
  • (bkz: unibjk)
  • universitemizin i$letme ve ekonomi kulübünde yönetim kulübü ve denetim kurulu üyeliği yaptığım için geneli hakkında yorumda bulunamayacağım ama spesifik olarak kulupler daha doğrusu i$letme ve ekonomi kulüpleri hakkında bilgi sahibi biri olarak $u $ekilde tanımlayabilirim:

    öğrenciler açısından i$ ya$amı için ilk adımların atıldığı ve tecrübelerin kazanıldığı yerlerdir.. ilk hatalarınızı kulup yönetiminde iken yaparsınız.. bu yüzden i$ ya$amında kar$ıla$acağınız problemleri bir nevi daha önceden çözdüğünüzden daha çabuk çözüm üretebilirsiniz.. normal bir öğrenciyken kuramadığınız ya da kuramayacağınız bağlantılarınızı kulup kimliği ile kurarsınız ki bu sizin için referans olur.. en önemlisi kulupler informal organizasyonlardır.. bu noktada normal bir $irketi formal bir organizasyon olarak kabul ettiğimizde, kuralları ve sınırları daha keskindir.. dolayısıyla informal organizasyonları yönetmenin daha güç olduğu yani kuluplerin yönetiminin güç olduğu muhakkaktır.. ayrıca bize yönetme ve ekip ruhunu üniversitedeyken öğrenci kulupleri kazandırabilir.. ayrıca kuluplerin siyasetle alakası olduğunda feshedilirler(en azından benim okuduğum okulda).. hemen hemen butun universite kuluplerinin tuzuklerinde bu madde olmazsa olmaz $artlardan birisidir aslında.. bir çok birinci sınıf öğrencisi ilk başta kulüplere bu yüzden uzak durmaktadır..
    aslında televizyon kumandası örneği gibidir öğrenci kuluplerinin faydalı olup olmaması.. bazı arkadaşlarımız "kız tavlama mekanı" olarak kafalarında oluşturuyorlar.. bu niyetle gelen yok mudur? elbette vardır.. belki de çoğunluktadır.. fakat bu tamamen kulubün kurumsal kimliği ile de bir yerde alakalıdır.. böyle tipler ya kurumsal kimliğin altında ezilir ya da istediği gerçekle$tirir..
  • öğrencileri takım çalışması aşılayan,grup olarak karar alma mekanizmalarını öğreterek,onların kişisel gelişimde bulunan organizasyonlar.bu kulüplerin faydaları saymakla bitmez:ortak karar alırken çıkan çatışmaları ve bunların çözümleri gözlemleyebilirsiniz,yetişmesi gereken bir proje varsa zaman yönetimini öğrenirsiniz,sınırlı kaynakla çalışıyorsanız bütçe yapmayı ve dengelemeyi öğrenirsiniz,demokrasinin nasıl işlediğini görür ve demokrasiyi sorgularsınız vb.
  • yapı itibariyle informal nitelikte olan , politik amaçlardan uzak bir nevi sivil toplum örgütleridir.

    işleyiş olarak da çeşitli aktivite ve etkinliklerle öğrencileri geliştirmeyi , kaynaştırmayı , hop oturup hop kaldırmayı , (onlardan) sevgi yumağı oluşturmayı , var olan teorik bilgilerini pratiğe dökmeyi amaçlayan , boş zamanlarını , boş şeylerle uğraşarak daha da boşaltmalarını engelleyen ,bizcilik duygusu aşılayan , özünde didaktik örgütcüklerdir .

    mesleğe yönelik ve meslek adını taşıyan üniversite kulupleri ise (örn : lojistik kulubü ) daha çok öğrencileri meslek hayatına alıştırmayı , mesleki çevre edinme olanakları sağlamayı , sektörde olan bitenleri daha bilinçli ve daha yakından takip ettirmeyi , mesleki yönden donanımlarını arttırmayı amaçlayan örgütlermiş gibi yaparlar .

    ve bu mesleki kulupcülere :

    mesleki kulup olma özelliğini taşıdığını bilir zihniyetle ama üniversite kulubu olduğunu da unutmadan , bu ince cizgi üzerinde her ikisini sentezleyebilen ,bir ipte ille de yek cambaz oynasıncılık oyununu oynamayan, kulube üye olanla olmayan arasında ki tek farkın ‘üye olmak’ olmadığı , gerek mesleki hayata hazırlanma , gerek düzenlediği etkinlik ve aktivitelerle ‘mış’ gibi yapmayan , ‘way be ‘ (ingilizce düşünüldüğünde yol , yol olmak, yol bulmak manası taşıyabilitesi yüksek dolayısıyla lojistiksel retorik sahibi bir sözcük olma adayı ) ünlem öbeğini slogan edinmiş kulup olma yolunda ilerleyin bakim diye dimağlarına kazımaları gereken cümleleri , (bkz: tayfun) dan (bkz: hadi yine iyisin) marşını fonda çalarak , ithaf edesim geldi .

    (bkz: ne yaptım ben)
  • dünyanın en gereksiz topluluğunu oluşturan, saf, şehir dısından gelmiş öğrencilere kandırmaya yönelik faaliyet gösteren yapılaşma. bir de kurumsal izlenim vermek amacıyla denetleme kurulu,yönetim kurulu gibi organları yok mu insana şu bakınızı vermeye mecbur bırakıyorlar. (bkz: yumruğu ağzına vurduğum gibi kırarım)
  • okul yillari sonrasinda is hayatinda cins cins dalyarrakla gereksiz konular hakkinda saatler harcarken onemli isler basariyormus gibi gorunme konusunda ogrencilere degerli tecrubeler kazandiran olusumlar. (bkz: soft skills)
  • son süreçte gelişen olaylar ve gündem sebebiyle önemleri tekrar belli olan topluluklardır.

    birçok üniversite öğrencisi ise kendi üniversitelerindeki kulüplerin sessiz kalmasından şikayetçi. zaman kaybı olarak görüp bu kulüpleri desteklemez ve faaliyetlerine katılmazsak seslerini duymamız da zor olur pek tabii.
  • universiteden mezun olali uzun zaman oldu hayatimda bu zamana kadar gordugum en net tespitlerden biri,bu ulkede eger universite okudum demek istiyorsaniz beyler bayanlar iki sey cok cok onemli,ilki buyuk kampuste okuyacaksiniz ikincisi en az bir kulube sosyal baginiz olacak ama oyle laf olsun diye degil ciddi ciddi ilgileneceksiniz.
  • boş insanlarla uğraşmanız konusunda size büyük tecrübe katar.

    bu konuda çok ciddiyim. eskiden, okula ilk başladığım zaman, birçok kulübü fikirlerini beğenmediğim ve o mertebeye nasıl eriştiği konusunda hayret ettiğim tipler yüzünden bırakmıştım. büyük hata yaptığımı ise işe girince anladım.

    iş ortamında sürekli olarak boş atan, belki de size ayar olduğu için sizi sık sık tersleyen ama bir noktada da beraber olmak zorunda kaldığınız birçok insan olur. işte üniversite kulüpleri de bu tip insanları nasıl idare edeceğinizi size öğretiyor, büyük tecrübe kazandırtıyor.

    bence üniversite kulüplerinin, meşguliyet ve bir şeyleri başarmışlık hissi dışında, insana en büyük kattığı değer bu. bir kulübe girin ve oradaki boş tipleri idare etmeye çalışın. sakın ola o tipler yüzünden kulüpten ayrılacak ya da atılacak konuma gelmeyin, dediğim gibi, idare edin. artık idare ederken kaba tabirle onu yer misiniz, yoksa yem olmaz ama işinize mi bakarsınız, orası size kalmış.
hesabın var mı? giriş yap