• benim başarı sıralamam birkaç büyük üniversite için yeterliydi ama şehir dışına çıkacak cesaretim yoktu. öğrenci evi, bekâr hayatı ya da yurtta kalmak bana göre değildi. aileme yük olmak da istemedim. eğer şehir dışına çıksaydım, daha kaliteli bir üniversitenin diplomasına sahip olacaktım ama 5 yıl çile çekecektim, belki uyum sağlayamayıp geri dönecektim. siz de bu faktörü atlamayın.

    size kendi memleketinde ve şehir dışında üniversite okumanın avantajlarını yazdım. size saçma, komik, alakasız gelebilir ama sizin de farklı farklı kriterleriniz vardır ve onları düşünün. çünkü özel hayatınızdaki sıkıntılar; yıllardır hayalini kurduğunuz üniversitenize ve derslerinize odaklanamamanızı sağlar.

    kendi memleketinde okumanın avantajları;
    -aile özlemi yok.
    -istenilen saatte eve girilip, çıkılır. kyk yurdunda izne tabidir.
    -yemek, temizlik, çamaşır, bulaşık gibi problem yok.(tabi annem yardım isterse ederim o ayrı) öğrenci evinde kalıyorsanız ve bu işlerde tecrübeniz yoksa eviniz çöp ev demektir. 3-4 arkadaş kalıyorsanız her gün kavga var demektir.
    -kira, elektrik gibi masraf yok. öğrenci evinde ve yurtlarda çeşitli masraflarınız olacak.
    -hastalanınca sıkıntı yok.
    -sınavlara çalışırken anneniz odanıza meyve tabağı, çay, pasta getirir.
    -kyk kredi almanıza pek gerek kalmaz.

    şehir dışında okumanın avantajları;
    -hayatın zorlukları görülüyor, daha iyi adapte olunuyor.
    -evde kalıyorsanız; istediğiniz ortamı kurabilir, hele de kafa dengi arkadaşlarınız varsa.
    -kyk yurtları 3-5 kişilik ve diğer bölümlerden arkadaş edinip çevrenizi ve kendinizi geliştirebilirsiniz.
    -daha zor ama daha özgür olunuyor.
    -küçük şehirlerden ankara veya istanbul'a gidiyorsanız; okul dönemi boyunca, mezun olduktan sonra çalışıp, kariyer yapma şansınız çok yüksek.
  • ankara'daki eczacılık fakülteleri hakkında bilgi verebilirim, yeşillendirin.

    birkaç bilgi:
    1. yeni yasayla eczane açmanız artık çok zor.
    2. ankara'daki fakülteler kolay değil, hele de ankara ve hacettepe'de okuyacaksanız canınızı dişinize takıp çalışmak zorunda kalacaksınız final zamanı, özellikle de benim gibi tembel bir öğrenciyseniz.
    3. kimyaya ilginiz olmalı. bölümün yarısından fazlası kimya.
    4. iş olanakları şu an için o kadar kısıtlı değil ama bu seneden itibaren ekmek aslanın ağzında da olabilir, bilinmezlik var.
    5. eus hakkında şu an çok bilgim yok ama bu sene 23 kişi alıyorlar.
  • tıp yazmayın. hadi oldu da yazdınız, cerrahi branşları falan seçmeyin. hele bir de akademik kariyer falan sakın düşünmeyin. çocuğunuz sizi doğru düzgün göremeden büyüyor sonra. zaten her sene kontenjanları arttıra arttıra öyle bir hale getirdiler ki öğretmenlikten hallice olması yakındır.
  • önce bir bölüm derslerine bakın, sonra sürprizle karşılaşabilirsiniz. 18 mart coğrafya bölümünü kazanıp gittiğimde fizik ve matematik (integral, türev, matris,limit..) dersleri gibi baba dersler vardı. sonra araştırdım ki o zamanda tr'de tek bu bölümde bu dersler varmış!
    bu arada coğrafya yazmayın, uzak durun, üzülürsünüz. öğretmenlik dışında iş yok, öğretmen atamasıda diplerde!
  • 2 yıllık sağlık ile ilgili bölüm okumak isteyenlere (özellikle tıbbi görüntüleme) önerim kpss den 85 yapabilecekseniz bu bölümleri okuyun. att bir nebze daha düşük puanla atanabiliyor ama 2 sene sonra 85 altı alan kimse atanamaz.
  • çok ciddi bir hedefiniz yoksa iibf ve fen edebiyattan uzak durun derim. mezun olduğunuzda çok zorlanırsınız. hiçbir bölümü yazmış olmak için yahut okumuş olmak için yazmayın. rehber öğretmenler her zaman olmasa da genellikle pek yardımcı olamıyor, malesef. düşündüğünüz bütün bölümler hakkında iyi bir araştırma yapın.
    şehirdışında yaşama fikrine sıcak bakmıyorsanız şehrinizdeki üniversiteyi/leri, eğer şehrinizdeki üni. içinize sinmiyorsa size en yakın, kendini geliştirmiş olan üniversiteleri araştırın. özellikle özel bir üni. düşünüyorsanız kesinlikle araştırın.
    sürekli araştırın yazdım farkındayım fakat işin en önemli noktası bu diyebilirim. araştırmakla kalmayın imkanınız olan okulları gidip görün. ve şunu unutmayın, her şeye yeni başlıyorsunuz.
    yolunuz açık olsun.
  • yapabileceğin bir bölümünü tercih et boşuna 4 yılını heba etme
  • çok da kasmamak da lazım bence. o tercih kataloglarında liste başı görünen harikulade güzide bölümleri kazanınca da kimse sizi kırmızı halılarla, pembiş ve minnak şeker begonyalarıyla karşılamayacak, öyle veya böyle bir bölüme yerleşilir zaten. bölümün teferruatı ise yönelimdir, eğilimdir. amaç a bölümüne meyil eden bir kişiyi b bölümüne gitmesini engellemek adına rehberlik edilen basit bir mantıktır.

    velhasıl üniversite start verilen başlangıç noktasıdır. ama ben x bölümünü istiyordum orası gelmiyor yeaahihuhihu diyenleri duyar gibiyim. zaten senin öyle bir eğilimin gün gibi aşikârsa benzeri şeylerden de yürümen çok imkansız değil ya da ilerleyen senelerde gelen bilinçle beraber aynı kapıya çıkan farklı yollar görebilme perspektifi zaten kendiliğinden gelicektir. gelmezse de korkmamalı incir ağacından da elma yetişmiyordur belki, oturup elma beklemenin, yada eriğe dalmanın pek bir manası yoktur.

    yani çok da kasmamalı en nihayetinde. önce karakter edinin, bir şeyler otursun. mihenk taşlarınız eksikse zaten, bırakın üniversiteyi, sokağa çıkmayın.
  • sözlüklerde yazanlara çok takılmamaları gerek. degil konuştukları üniversitelere hiç bir üniversiteye gitmemis insanlar gereksiz yorum yapabilir.
  • ne okuması hemen ticarete atılın .
hesabın var mı? giriş yap