• --- spoiler ---

    neticeye bak
    --- spoiler ---

    bir şehir efsanesine göre çağan ırmak sırayla bir iyi, bir kötü film yapar. bir önceki nasıldı bilmiyorum ama 'unutursam fısılda' iyi film sınıfında.

    tıpkı kalp elektosundaki gibi bir yukarıda bir aşağıda sonra tekrar zirvede, duyguları ard arda veriyor. çağan ırmak'ın bizimle ne derdi var bilmiyorum ama duygular, müzik, renkler vs derken yumruğu yeyip salondan çıkıyorsunuz.

    --- spoiler ---

    hümeyra'nın ablasıyla hesaplaştığı sahne mükemmel, etkileyici...'babam benim yüzümden ölmedi, senin yüzünden öldü, elalem ne der diye öldü. beni düşünseydi bu kız oralarda ne yapıyor diye sorardı. bir gün aramadınız beni, merak etmediniz, böyle evlat sevgisi mi olur' şeklinde özetleyeceğim tirad filmin doruk noktasıdır.
    --- spoiler ---

    son olarak ağlayacaksınız, kendinizi hazırlayın...öyle ki sinemada arkadaşım mendilleri bitirdi, üstüne şalını mendil olarak kullandı, öyle diyim :)
  • olmamış. çok üzgünün çağancım ama olmamış.

    çağan ırmak dönem yapımları için kullanabileceği her şeyi tüketti çünkü.

    misal;

    hatice top oynamaya koşarken ne diyordu?

    ''bugün cuma enseyi kapa.''

    mehmet, ercanın kafasına bi şaplak atıp , o sıcacık gülüşüyle ne diyordu?

    ''bugün cuma enseyi kapa''

    canan cansev hangi dergileri biriktirmişti?

    minik feriha doğunca alzheimer olan anneannesi onu kucağına ilk alışında ne diyordu hani?

    '' her şeyi, herkesi unutsam da, bu anı hiç unutmayacağım, seni hiç unutmayacağım feriha''

    son sahnede ayperi ne diyor peki?

    ben söylemeyeyim onu.

    neyse. özetle çemberimde gül oyadan daha fazla ekmek çıkartma çağancığım. lütfen. çemberimde gül oyanın her sahnesini ezberlemiş seyircilerine saygı duy ve artık dönem filmi/dizisi yapma. lütfen.

    hamiş: ışıl yücesoy canımsın, seni çok seviyorum.
  • alışık olduğumuz çağan ırmak filmi.

    ama film hümeyra ve ışıl yücesoy'un muhteşem oyunculukları için izlenmeli. cagan-irmaktan-humeyra-ve-isil-yucesoya-gorkemli-armagan

    hele de iki kadının filmin finalinde coşan sahneleri tadından yenmez.

    ışıl yücesoy'a bir kere daha hayran oldum.

    mehmet günsür ile kerem bürsin bence yanlış cast seçimi. mehmet günsür role göre çok yaşlı durmuş. kerem bürsin başarılı oyanasa da sırıtıyor (bence).

    edit: bir de şöyle bir hatırlatması olan film.unutursak-fisildayan-kiz-kardeslerimiz-var
  • (bkz: kulağını emdiren adam)
  • filmi izlemedim izlemem de inşallah. gelelim filmi izlemek zorunda kalacak seviyeli ilişkileri olan erkeklere , arkadaşlar sizlere acıyorum! hayatım da bir kez duygusal bir filmi bafilemeye çalıştığım kızla izledim ve gerçekten de unutursam ebemi siksinler. izlediğim filmin adını bile unuttum ama unutmadığım penisimin bacağıma zonklama derecesinde azmışken filmin bitmesini beklemek zorunda kalmak (bkz: kalkmış sikin dini imanı olmaz) ve hatun kişi tarafından hüngür hüngür aglanırken omuzumun dövülerek ne kadar duygusuz biri olduğumun sürekli aralıklarla söylenilmesi. allahtan o gece muradıma ermiştim de daha fazla kalıcı etki bırakmamıştı adını hatırlamadığım duygusal film, allah cezasını versin böyle filmler çekenlerin.
  • sanki şarkılar film için yapılmamış da şarkılar boşa gitmesin diye çekilmiş film. çağan ırmak değişik konu tercihine rağmen hep aynı, aynı dialoglar, aynı hastalıklar, aynı oyuncular, aynı hisler. evet aynı tadı almak için tercih ediyorum fakat bunun tekrara düşülmeden de yapılabileceği görüşündeyim.

    --- spoiler ---

    çünkü hür hissetmiyorum öğretmenim
    --- spoiler ---
  • farah zeynep abdullah'ın güzellikten öldüğü film. ben de öldüm tabi ki.
  • güzel bir konu ve efsane şarkılara sahip olan film. fakat gel ya da git şarkısı dışında hiçbir şarkıyı bulamadım. albüm çıkacak mı, çıkacaksa ne zaman çıkacak bir bilen varsa söylesin lütfen.
  • su an ara verildi ve ben ilk izlenim olarak diyebilirim ki, abla olarak izlemek cok baskaymis...
    cagan irmak'i sevmem bile, ama simdilik kardesleri guzel anlatmis gibi gorunuyor. devam edecegim bu entry'ye.

    ..........

    çağan ırmak filmlerini hep güzel şarkılarla, dram ve pişmanlık dolu hikâyelerle götürüyor. bir de renkleri çok fazla kullanıyor, başka bir numarası yok açıkçası. ne zaman onun filmlerini izlesem -ki ıssız adam'ı da babam ve oğlum'u da sevemedim- hep bir yarım kalmış, tam anlatılmamış hissi yaşıyorum. bu hissi gerçi, hemen hemen izlediğim tüm yerli filmlerde yaşıyorum (mesela pek yakında da benim için, sanki yarım anlatılmış, söylenecek birkaç şeyi daha varmış ama tam ifade edilmemiş, uzatmaya gerek görülmemiş hissi yaşattı nedense).

    bu filmde ise, oyuncu seçimleri mehmet günsür hariç gerçekten iyiydi. filmi kadın oyuncular taşıdı; hem de genci de yaşlısı da. güzel güzel başlamışken, birden bir anda sonuca bağlaması filmi sıkıcı hale getirmiş ve bu açığı kadın oyuncular çok iyi bir şekilde kapamışlar resmen. şarkılar içinse, son şarkı hariç (sevdim miydi neydi adı) gayet güzeldi diyebilirim. son şarkıyı neden bilmiyorum, sevemedim. zorlama gibiydi bence; ama kenan doğulu tam filme uygun yapmış şarkıları. çağan ırmak onlar sayesinde toparlar seyirciyi diye düşünüyorum.

    diğer tüm çağan ırmak filmleri gibi, ağlamalıktı ve bunu başardı da. ben, itiraf etmem gerekirse, şöyle bir gönül rahatlığıyla ağlayayım diye gittim. sanırım abla olmamdan mütevellit, epeyce bir ağladım da. ama o kadar işte, şu an filmden aklımda kalan unutulmayan herhangi bir sahne ya da replik yok. oyunculuklara bayıldım, o kadar.

    büyük konuşmak gibi olmasın da; bir daha da çağan ırmak filmlerine gideceğimi sanmıyorum.
  • eğer yalnız gitmiş olsaydım hüngür hüngür ağlayarak izleyeceğim filmdir.

    şöyle bir düşününce çok da özel bir konusu yoktu ama içime bir yerlere dokundu.
    neden bu kadar etkilendim bilmiyorum. belki de sadece basit ve hayatımızdan bir şeyler olması etkilemeye yetiyordur.
    müzikler de o kadar güzeldi ki bence gittiğime değdi.
hesabın var mı? giriş yap