• sakinliği ve dinginliği yüzünden tercih edilen bir yerdi. bu sene itibariyle her yerinde bangır bangır müzik çalıyor. her gün meydanında yüksek sesli müzik yayını yapılan bir etkinlik düzenleniyor. yeni açılan kafeler sanki urla'ya değil de şehir merkezine mekan açmış gibi müziği sesini sonuna kadar açıp müşteri bekliyorlar. burası sessiz sakin ve güzel bir sahil kasabasıydı. büyük şehirlerden urla'ya gelenler, kafalarındaki tatil yeri imajını oluşturmaya çalışırken, burayı şimdiden berbat ettiler. eğlenmeye, coşmaya, bağırarak stres atmaya gitmek istiyorsanız veya öyle bir yere yerleşmek gibi bir niyetiniz varsa, urla doğru tercih değil. şehir hayatına benzer bir ege kasabası hayatını urla'da değil, fethiye, bodrum, kuşadası'nda kolayca zaten bulabilirsiniz.

    urla'yı kafanızdaki yer haline sokmak için uğraşmayın. hali hazırda zaten rock barı, avm'si, starbaks'ı olan güzel ilçeler var. onları tercih edelim lütfen.
  • 25 gün sonra istifamı istifamı verip gideceğim yerdir. huzurdur, samimidir. iş yok ama olsun. vardır biryerlerde yiyecek ekmeğimiz.
  • izmir'e yakın olmasına rağmen nispeten sahil kasabası tadının alınabileceği yer..merkezde çalışıp burada yaşamak mümkündür.ama emlakçı tiplerin fiyatların artması için envai çeşit yalanlarla ilçeyi şişirip durmasına çok da şey yapmamak lazım..(bkz: brad pitt ve angelina jolie'nin urla'da ev alması)
    plajları, denizi, yapılaşması kesinlikle birinci kalite değildir, alaçatı evleri gibi bir dokusu kesinlikle yoktur, ilçe merkezi denizden uzaktır pek tat alamazsınız, yani çeşme gibi olması hele hele alaçatı gibi olması mümkün değildir ancak izmir'e yakınlığı sebebiyle olsa olsa daha uzak güzelbahçe olabilir..
  • yerel halk olarak ege'nin en tutucu, çakal ve fırsatçı halkına sahip yerlerinden biridir. şehirli insan romantizmine kapılınarak son yıllarda ağır bir urla fetişizmi dönmekte. ege'deki birçok sahil ilçesi veya kasabasından bir farkı yoktur. istanbulluların bodrum, çeşme ve alaçatı'ya yaptığı balonlaştırmanın yeni hedefidir, bu kadar.
  • urla'nın merkezi değil, köyleri vs. dir onu meşhur yapan. izmir merkezine yakınlığı da ayrı puan kazandırır. urla merkezindeki yozlaşmanın aynısını seferihisar'da da görebilirsiniz.

    yozlaşma diyorum çünkü istanbul'da orda burda parayı kırmış bir mahlukat gelip 5-10 dönüm tarım arazisi satın alarak içine görgüsüzce malikaneler inşaa etmektedirler. tarlası karşılığında zengin olan köylü ise şehire göç edip hayatlarının hatasını yapmaktadırlar. (suyu olmayan kayalık tarla vasfındaki arazilerin dönüm fiyatı 100bin tl olmuş aq. çiftlik kurma hayali yaşayanlara tavsiye edilmez.)

    ufak bir anım da şu şekilde: urla'da organik tarım yapan bir çiftliğin sahibi ile tanışmaya gitmiştik. adamın yüzlerce dönüm tarlası varmış. kızının mesleği zeytinyağı tadımcılığıymış. çiftliğinde hiç bir masraftan sakınmamış. hatta özel atlar faytonları falan da varmış. yerleri özel taşlarla kaplatmış. sonra adam konuyu tarımda para yoka bağladı. içimden güldüm, bir yandan ağladım. çiftlik işini lüks harcama olarak gören dallamaların yerleştiği ilçe olmuş sonuç olarak. aynı durum seferihisar'da da mevcut. sonradan görme insanlar yüzünden 5-10 sene sonra heryer telle çevrili olacağı için hiç bir güzelliğinin tadını alamayacağız maalesef.

    gidenlere tek tavsiyem bağ yoluna gitmeleri yönünde olur.

    iyi gezmeler
  • sokak hayvanlarının sık sık zehirlendiği yerdir.

    e sokaktaki zararsız hayvana göz diken adam size ne yapmaz, dikkat edin.

    çok şirin mirin deniyor da kazın ayağı pek öyle değil.
  • şehirden kaçıp köyde yaşayalım dendiğinde akla ilk gelen silüettir aslında. ne tam köy ne de yazlık kasabadır. enginar tarlaları arasından geçerken köy, limana inince deniz, sanat sokağında gezerken de eski kokar. izmir'in koynunda olduğunuzu iliklerinize kadar hissedersiniz.
  • urla belediyesi’nce youtube’a yüklenen tanıtım videosu:
    https://youtu.be/a_9ftuv1cre
  • burası da elden gitti.

    5-6 sene evvel haftasonları kaçtığımız ve iskele tarafında in cin top oynayan bi yerdi.

    şu an ise haftasonu anormal bi trafik bi yoğunluk var. kasabanın iç yolları zaten çok kötü. urla sahilden 2 çıkış var. ya özbek dağ yolu ya da çeşmealtı tarafı.

    pazar günü tam ortaya pazar kuruluyor. ya pazarın biraz daha dış tarafa taşınması lazım ya da pazarın günü değişmeli (pazartesi olsun mesela)

    pazar yeri yoğunluguyla birlikte sahilin giriş ve çıkışları tıkanıyor. geriye bi özbek kalıyor. dün orda da ot festivali denen saçmalık vardı. orası da trafige kapanmış. resmen kapana sıkıştık urlada.

    içerisi zaten gereksiz pahalı ve aşırı kalitesiz mekanlardan oluşuyor. sahilde serbestçe oturcak 30-40 metrelik bi alan kaldı. urlanın yerlisi arkadaşım vardı denizaltınınhemen arkasında oturan. annesi babası kaçtı gitti huzurumuz kalmadı diye adamlar köylerini bıraktı.

    istanbullu talanı anormal arttı. evler kapış kapış satılıyor yeni projeler tam gaz durumda. emlak krizi burda yok. yap sat deli gibi istanbullu kapışsın.

    bombok bi yer oldu. dün kız arkadaşımla beraber yemin ettik artık urlaya haftasonu kesinlikle gelmeyeceğiz diye. çeşmeye zaten gitmiyoruz hiç uzundur. lan bitirdiniz her yeri valla helal olsun. sadece 2 sene önce bahar ayında (mart-nisan) bile buraya geldiğimde sahil sakin olurdu yahu nasıl 2 senede böyle bi patlama oldu anlayamıyorum.
  • sen 5-6 yilda icine edilen guzel ilce. istanbullu malesef burayi berbat etti. eskiden bahar, kis aylarinda biraz kafa dinleyebiliyorken artik omur billah evden cikarmamaya yemin ettirecekler bizi.

    kisin ortasinda trafik kitleniyor saka gibi. 34, 06 araba dolu.

    merkez tam bir rezalet ve kesmekes. her yer araba, minibus, daracik ve berbat durumda yollar. urla merkeze cok mecbur kalmadigi surece bir insanin normal sartlarda gitmesini benim aklim almiyor.

    zorlama bi sanat sokagi yapmislar, mekan 2-3 bin lira krasini cikartmak icin yoldan gecen istanbullu conconu skmek icin pusu kurmus bekliyor. adimimi atmiyorum. yemek yiyecekseniz gidin safak lokantasinda karninizi doyurun ya da doner yiyin. onun disinda zaten baska bi bok yok. buraya gelip 50 liraya concon makarna yiyeceginize - bu arada yaninizda beyaz esya spotcu manzarasiyla, buyrun gelin. ama ben 50 lira makarnaya skileceksem alacati'da skilmeyi tercih ederim. havasi daha cok.

    yanlis anlamasinlar sayin istanbullular da, urla o kadar da abartilacak bir yer degil. dogru duzgun deniz yok, olan yer de bildigin amele plaji. yani bir cesme ya da alacatiyla imkani yok yarisamaz.

    raki balik desen alasi izmir merkezde var, burada insanlari nasil skerttiklerini mekan sahibi arkadaslarimdan biliyorum.

    kahvalti, migros 5. kalite peynir salama adam basi 35-40 tl skilmek istiyorsaniz buyrun gelin. tahta tabakta kaktiriyolar cok zevkli.

    kisacasi urla ve iskele gereginden fazla abartilmis durumda. tamam huzurlu, tamam yesil, nefes aliyorsun vs. de ne dogru durust bir yer var ne de isletme. burada skileceginize gidin cesme'de skilin en azindan kaliteye verin.

    2-3 sene once 300bin lira olan arsaya adam 1.5 milyon cekiyor su anda. boyle sacma sapan seyler var.

    icmeler denen yer allahin unuttugu, butun yil ruzgardan adami aptala ceviren bir yer, 1.250bin tl'ye villa satiyolar. o villalar da su anda 3-4. kez el degistiriyor haberiniz olsun, sken skene adami.

    aptal olmayin, gozunuzu acin.
hesabın var mı? giriş yap