• zamaninda carsi pazar sahnelerinde bile üzerinde marka amblemi olan hersey mozaiklenip seyfi kacirilirken simdi ise tersine alakasiz sahnelerde gereksiz diyaloglar gözümüze sokulup seyir keyfinin bombok edilmesidir...
  • hamile bırakma.
    gelecek nesillere reklamın olsun diye.
  • eger bu reklamcilari biraz taniyosam bu isin sonunun gidecegi yer urun tanitiminin arasina program yerlestirme seklinde olacaktir.
  • artık film ve dizilere ürün yerleştirme eskidi.

    lambadan kaçan cin gibi insanlar uyandı. eski etkisini göstermiyor.

    gerçek ürün yerleştirme artık hayatın içinde.

    ısıtılmış haberlerde, telefon mesajınızda, yolda yürürken etrafınızda, metroda durağınızın gelmesini beklerken,avm de sağa sola bakarken. kısacası artık tüm hayatınız farklı ürünlerin ve hizmetlerin reklam sinyalleriyle dolu resmi bir geçit.

    (bu metindeki ürün yerleştirme için her paragrafın ilk kelimesinin ilk harfine bakalım)

    (a)rtık- (l)ambadan - (g)erçek - (ı)sıtılmış
  • yurt dışı örnekleri ülkemizdekilere göre çok daha iyi olan bir reklam yöntemi.
  • sen o kadar youtube premium'a reklam görmemek için para ver, elin içerik üreticisi de videosunun içine reklam yerleştirsin, ne güzel değil mi? sırf bu sebepten tek kuruş kazandırmam youtube denen garabete.
  • türkiye'de bu kadar sanat katili ve kör göze yapılmasının sebebi tamamen bu reklamları yaptıran firmalar. bazen öyle ürün yerleştirmelere denk geliyorum ki "kardeş araya reklam jeneriği ataydınız" diyorum. ben inanmıyorum ki türkiye'de film çeken, dizi çeken bir sürü sinema aşığı insan bir ürün yerleştirmenin sinematografisini bu kadar çirkin yapsın. hiçbir şey bilmeseler zaten hayranı oldukları o büyük büyük yönetmenler bunu nasıl yapmış diye açar bakarlar.

    hayır.

    reklamverenler o kadar arsız ki; parasını verdikleri mecrada logolarının çarşaf çarşaf gösterilmesini, ürünlerinin methedilmesini istiyorlar. mesela bir karakterin meşrubat içmesi ve onların meşrubatını içmesi onlara yetmiyor. kesinlikle o meşrubatı içerken kameraya terste kalan eliyle içmesi, amblemin tam karşıdan görünmesi ve ve dizinin en sevilen karakterinin de içtikten sonra "ohhh bu ne güzel şeymiş yahu" demesi gerek. evet, patronların böyle bir fantezi dünyası var. "logoyu bir tık büyütmek" deyimi ajans çalışlanları arasında bu yüzden bir mit, bir espri konusu.

    yıllar yıllar öncesinden sponsoru olduğu dizide separatör olarak dümdüz mahalle çektirip çatılara çanakanten.png yerleştirten firmaları da biliyoruz. masaya coca-cola koyup reklam olmasın diye etiketini koli bandıyla kapattıkları işler de biliyoruz. fakat tamam, onlar yeşilçamcılardı. bir iş hızlıca çıksın da nasıl çıkarsa çıksın diyenlerdi. 20 senede hiç mi gelişmedi bu ülkede bu sektör ya?

    bunun mümkün olması düşünülemez dahi. eskiden işportacı kalitesinde saatlerinin üzerine bir lazer logo basıp "bunu rolex gibi gösterelim" diyen müşterime "bu ne vizyonsuzluk ya" derken artık bugüne kadar hep ne kadar doğru müşterilerle çalıştım diyorum ben. kimseyi logo büyütmemeye ikna etmeye çalıştığımı hatırlamıyorum. belki de benim başarımdır, bilemiyorum ama aynı sektördeki tanıdıklarımdan kendi müşterileriyle ilgili hikayeler duydukça bu bana rus ruleti gibi geliyor. ve her gün rus ruleti oynayıp hayatta kalan yüzde 1'lik kesime dahil olmuşum gibi bir şansmış meğer bu. fakat yine de bu patronları biraz olsun dünya standardında kaliteye zorlamamın önünde duran engeller var. o yüzden ben böyle romantik bir sahneden cut'la beyaz fonda süt gösterdikleri planlara geçmelerinin sebebini anlıyor ve yapısal olarak parçalanıyorum...
  • türk filmlerinde de belki 40 sene önce başlamış olan uygulama.

    https://www.facebook.com/…/videos/1045702115440165/

    30. saniye
hesabın var mı? giriş yap