• bugünün işini itinayla yarına bırakanların mottosu.
  • aynı zamanda bir badak bahanesidir*. biz badakların çoğu, sadece üşendiğimiz için öyle saksı çiçeği gibi oturduğumuzu iddia ederiz sayın sözlük okuyucuları. şöyle ki:

    bi kızla tanıştım. yani öyle taksim'den. yani taksim'den dersem yalan olur. internetten diyemiyor nedense insan. yadırganıyor hala ama yapmayan yok gibi. yani sanıyorum her gün bir şekilde internetle haşir neşir olan her hangi birisi, gerçek hayatta hiç tanımadığı birisiyle tanışmasa bile, her gün internet vasıtasıyla bir şekilde konuşuyor. yani bu çok normal aslında. günümüz insanı yalnız ve birileriyle yüzleşmek/konuşmak/paylaşmak zorunda. yani 4 kişinin oturduğu bi odada çalıştığınızı düşünün. günde 8 saat berabersiniz. yıllar boyunca. ve o insanlarla kesinlikle aynı kafa yapısında değilsiniz. ama onlarla yıllarca her gün mesai yapıyorsunuz. mecbursunuz. mahkumsunuz çalışmaya. sonuçta her gün 8 saat ne yaparsınız fazla işiniz gücünüz de yoksa? işte belki bu yüzden yaygın internet arkadaşları artık. bilmiyorum. sonuçta, kendi hayatındakilerden uzak bir hayata daha ihtiyacı var belki de insanın. bu kişiden kişiye değişir sanıyorum. yani sebepler babında.

    velhasılı kelam ben de internet vasıtasıyla bir kaç kişi tanıyorum bir şekilde. biri de bu kız işte. çevremdeki insanlar için garip bir durum. bazen benim için de. ama süper insanlardı çoğu. en azından benim şansıma. şimdi bir itiraf daha aslında. entry ile ilgili. hepsi de süper değildi aslında o insanların. ama insan- ya da sadece ben- iki yüzlü. belki de süper insan arayışında bazılarımız(aslında kötü bir insan olarak ben). onu da bilmiyorum. sanırım bu da kişiden kişiye değişebilir. en azından mantık zincirini şu anda kuran benim. tekrar konumuza dönelim. bu kız. aslında iyi bir insan. ama dediğim gibi. iyi bir insan sadece. ve bir beklentisi var. ya da en azından ben lavuğum ve öyle sanıyorum. bir şekilde bu akşam buluşmam lazımdı. teknik olarak da pek mümkün değil zaten ama (yatalağım an itibariyle; o yüzden teknik olarak buluşmam zaten mümkün değildi.)yine de teknik olarak mümkün olsaydı yine de gitmezdim sanırım. yani itiraf ediyorum evet. ben iğrenç bir adamım. kıza bok atıyorum beklentileri var diye ama demek benim de beklentilerim var ki kızı bir kritere oturmaya çalışmışım. oturtamayınca da bunu vakit kaybı görüyorum. aslında ne kadar basit değil mi? kötü olmak yani. ama sebep kötülükten de beter. bu kötülüğü yapmamın tek "en büyük sebebi" aslında üşengeçlik(aha işte başlıyoruz).

    evet uzunca bir "giriş" bölümünden sonra asıl itirafımı yapabilirim (3 mü oldu itiraf?). evet. ben bir üşengecim(aslında badağım ama işime gelmiyor itiraf etmek; süper bir mantık zinciri kuracağım size birazdan. en azından kendim inanıyorum kurduğum mantık zincirine ve hala kanepemde yattığım gibi şu an bu entryyi bile girebiliyorum bu sayede. demek ki kendime inanıyorum. negzel lan). hem de ölesiye bir üşengecim. ve bunu, şu anki durumumla örnekleyebilirim sizin için. şimdi bir hatun zat var. entrynin başından beri gevelediğim, gerçek hayatta bir kere gördüğüm ve muhabbeti koyduğum(e muhabbet koyduk ama yani başka bir durum değil. daha uygun bir kelime bulamadım en azından. ha bi de internetten koydum zaten muhabbeti. yani fena bi abla değil*. ama ben badağım işte mına koim.) bir kız. bir kere bir gece hayatı ortamında tanıştırılmışız gıyabında. ama öyle 3-5 cümlede kalmış. e tamam devam etsin güzel. telefonlar edilmiş vesaire de...

    şimdi bu kızla buluşmaya gidilse bile bir bok olmayacağı aşikar. e haliyle bir de madalyonun öbür yüzü var:

    kanepe. kanepe be! üstüne sermişim çarşafı daha bugün. mis gibi yumuşatıcı kokuyor. atmışım üstüne de pofuduk yorganımı. elmam var, mandalinam var, sigaram var, ice tea var. daha ne istiyim. internet de var şükür. sözlük var mis gibi. e ulan hatun demeyin şimdi bana. uzun hikaye bence. neden mi? buyruın en kısasından:

    kış günü!

    kanepeden kalk şimdi. ev buz gibi. üşü. duşa gir. sıcak suyu iyice aç ki banyo ısınsın. tıraş ol duş yaparken sıcak suyla. banyodan çık. koridor -400 derece mübarek. götün dondu. acil giyin. saçlar ıslak. tara. jölele. çorap giy. uygun renkte çorap giy. uygun renkte çorap yok. en yakın renktekini giy o zaman. parfüm sık. abartma. abarttın. bu botlar süper. bu mont biraz ince ama yapacak bişi yok. bu uyuyor kıyafete. üşüyeceksin üşümem desen de. of buz gibi dışarsı amına koyim. bırrrrr. yürü otobüs durağına. dolmuş yok. taksi. 3 milyon anca yazar üsküdara. parfümü abartma demiştim! camı aç. mını sikim 4 buçuk tuttu. aha 500 de yokmuş. mına kodumun taksicisi. aha sigara bitiyor. kaç para lan bi sigara. 4 buçuk? aha bozuk çıkmadı şimdi de. 1 250 var. 1 300 motor. aha 20 lira. çabuk boz ulan. aha kaçtı tekne. yan tekne. üst kat. aha ıslak banklar. ayakta da çekilmez. ama sigara. götüm dondu yine. aha beşiktaş. koş olum dolmuşa. aha ulan neden kabataş'tan fenüküler yapmadım. aha dolmuşta sıra var. rüzgar sert. bi sigara daha. yağmur soğuk. aha 1 150 taksim. küsuratını sikim. aha gümüşsuyu trafiği. aha alman konsolosluğu. ahanda kızılkaya. ıslak hamburger. akabinde sarmısak kokusu. delete 1 lira. yürü x bir mekana. kız mekanda. hassiktir yanında bir de erkek arkadaş. ses tonunu karizmatikleştir ve bozulduğunu belli etme. mer haba. ben radiyo gaafa. bu ne şimdi? herif gerçek hayattan arkaşı mı yoksa internetten mi? of sıkıldım. bira evet bira. ne konuşulur ki şimdi? ecevit de öldü rahmetli mi? yok be. ay melek kim? sikerim bira evet bira. evet sigara. of süper kalçalar. bira. şarkı süper lan. aha herif kızı götürdü. bira. bira. hasittir nerde lan bunlar? bira bira. aha gece oldu. bi bok yok. yürü istiklal yukarı. ye soğuğu. gece saat 1 ve hafta içi. bul dolmuş. 4 koltuk boş. 1 saat sonra köprü ve ev. oldu saat 2 buçuk. değer mi sizce? bedeli çok ağır bence. bakın mandalina da var hem...

    sonuçta haliyle: üşeniyorum öyleyse yarın* !..
  • hareket etmek icin bedenden 2 saat oncesinde randevu almak ihtiyaci hissetme durumu_
    -ee pardon, sey... bi iki saat kadar sonra sizinle bi mutfaga kadar gidip su alsak diyordum_ hani musait olursaniz...
  • hayatimin anlamini buldugum bi soz adeta.en guzelinden bi cerceveyle evde girise,isyerinde vergi levhasinin yanina asasim,butun maillerimin sonuna imza diye atasim,latincesini gorsem dovme diye yaptirasim var o derece.
  • "oturma imkanın varsa ayakta durma, yatma imkanın varsa oturma" felsefesinin ulaştığı son nokta.
hesabın var mı? giriş yap