• kendisinden pek hazzettiğimi söyleyemem. oh ortam sıcacık ne güzel, diye düşünürken bu gelir pencere açar, 'burası çok sıcak ya' diye şikayet eder, buz gibi yapar ortamı. karın içine doğmuş sanki. üşüyorum arkadaşım ben, kapatacaksın o pencereyi, açmayacaksın. soyun dökün naparsan yap, bana ne.
  • üşüyen, o sebeple ortamı cehenneme çeviren , 30 metre ötesinde açık camdan rahatsız olabilen!? , üşüyen kimseleri anlayamayan, anlayamayacak kişidir. kışın karla kaplı terası çıplak ayakla küreyebilen, göreni soba yanında bile üşütme yeteneğine sahip, yoldakilere çığlık attırıp , üşümüyor musun diyenlere , üşümemeyi tercih ediyorum diyendir. yazın gölgelerden çıkmıyandır.
  • sarilan birisi vardir hayatinda
  • her şeyden şikayet eden insan bir, bunlar ikidir. ekseriyetle bencil olurlar ve ''hayret bir şey nasıl üşüyorsunuz ya? soğuksa bana da soğuk. açın şu camı.'' derler. bir diğer özellikleri ise göbekleri yağ fıçısı gibidir ve o sayede ısınırlar. bunlardan bir tanesi bizim evde yaşıyor da oradan biliyorum.

    ama bu insanlar esasen kışın değil, yazın çekilmez oluyorlar. zıt pırt ''ayh, bu ne sıcak böyle?'' şeklinde darlamalarının yarattığı psikolojik etki empatiyle anlaşılamaz.
  • kışım arabada giderken gıcık gıcık cam açar. yazın ter kokar. ayrıca ayakları da peynir tenekesi gibi kokar.
  • benim de dahil olduğum insan grubu.

    genetik mi pek emin değilim zira ailem pek bana benzemiyor. annem, nereden gördü ya da okudu bilmiyorum ama, ben bebekken beni kış günlerinde sıkı giyindirip açık balkonda oturtur hatta uyuturmuş.

    bundan olsa gerek herkes gripken bana bir şey olmuyor. uzun kollu gömleğim yok. kasım ortası aralık başına kadar mont falan giymem. hayatta içlik giyemem. kış günü dahil uyurken pijama giyemem.
hesabın var mı? giriş yap