• yol öncesi sabah babalar gergin olur. üzerlerine gitmeyin.
  • otomobil denen aleti bir kişi kullanır müdahale etmeyin, çıldırtmayın adamı.
  • - araç sollarken kafayı hafif sola çevirip şöyle bir göz ucuyla arkaya bakın, dikiz aynasının kör noktasına denk gelmiş sizi sollayan başka bir araç olabilir.
    - solladığınız aracı son bir kez geceyse selektör ile gündüz ise korna ile uyarın. dozunda tabi, iki düt düt yapın tamam, hayvan gibi asılmayın kornaya.
    - yolun düz olduğuna güvenip basmayın, sağdan soldan traktör çıkma ihtimali yüksektir.
    - görüş alanınızda anormal bir şey hissediyorsanız yaklaşmayın, yavaşlayın ve belli bir mesafe kala durun, arkanızı devamlı kollayın, her zaman kaçacak bir yer bırakın.
    - uykunuz geliyorsa inat etmeyin, çekin düzgün bir kenara, 5-10 dakka kestirin, ne kadar etkili olduğuna şaşıracaksınız.
  • kural no 2:karşıdan gelenler selektör yapıyorsa, ilerde radar var demek.
  • uzun yıllar içinde karşı yoldan uçarak yanımdan taklalar atarak geçip giden araç da dahil bir çok ilginç olaya denk gelmiş biri ve neredeyse çeyrek asırlık bir şöför olarak kendimce de bazı tavsiyeler verebileceğim kurallar.

    öncelikle hava durumu ne olursa olsun arada bir camı açın, içerideki havayı sirküle edin, beyninize oksijen gitsin. hava çok soğuksa bile asla ısıtıcıyı da çok aşırı açmayın, kaba tabirle sıcaktan mayışmayın.

    uykunuz geldiyse bağıra çağıra şarkı söyleseniz dahi bir yere kadar, o yüzden çekin kenara, bir yarım saat, bir saat uyuyun bir tesiste veya benzincide. o yarım saatlik uyku ilaç gibi gelecektir. sonuçta hiçbir aciliyet, direksiyon başında bir an uyuya kalmanızdan ve kendinizin veya yoldaki diğer insanların tehlikeye attığınız hayatından önemli değildir. bir saniye ve hatta belki saliselik süre içinde rüya gördüğümü bilirim de allahtan kendime geldiğimde yolda ve şeridimdeydim hala.

    önünüze alacağınız bir tavşan araba bilhassa uzun yolculuklarda ve gece seyahatlerinde iyidir. böyle gidiş geliş ayrı olmayan yollarda dibinize kadar girip ısrarla yol isteyen birinin hızını beğendiyseniz, onbeş dakika, bilemedin bir yarım saat filan takılın peşine. farlarınızın yüksekliğini düşürün, 200 metre filan boşluk bırakın. hem virajlarda yol asistanı olur size, çok daha az yorulursunuz, hem de radar görürse filan zaten frenlemesinden anlar hemen siz de hızınızı düşersiniz. ama neticesinde sürüş temponuz değiştiği için daha az yorgunlukla bir süre yol almış ve monotonluktan kurtulmuş olursunuz.

    saatte 110 km veya benzeri bir hız ile giderken bilhassa gece aniden karşınıza çıkabilecek yabani hayvanlara dikkat edin, özellikle ormanlık alanda saniyeler içinde gerçekleşir koşarak önünüze atlaması ve küçük bir hayvan bile önden çarptığınızda arabayı, radyatör sistemini darmadağın edebilir, sizi yolda bırakabilir o hızda. camınızdan içeri girecek kadar büyük bir geyik, inek veya eşek için zaten bir şey demiyorum allah korusun. ben hep vurunca uçar giderler, olan hayvana olur yazık diye düşünürdüm öyle bir kaza görene dek. yok yani, bildiğin ön camdan içeri girmesi tüm araç ve içindekileri götürebilir.

    sonuçta kurallara uyun, uyarılara ve levhalara dikkat edin ama en önemlisi asla ve asla görmediğiniz virajda araç sollamaya kalkmayın. karşıdan hatalı sollamaya çıkmış sizin gibi başka bir akıllının da koca memlekette her an size denk gelebileceğini unutmayın.
  • radar, ekip, çevirme görürseniz selektörle kimseyi uyarmayın..

    bu tek kelimeyle şark kurnazlığına alışmış bir milletin kuralsızlığıyla ortaya çıkmış bir gelenektir.. uyardığınız adamın kim olduğunu bilmiyorsunuz.. belki bir kanun kaçağının, belki bir katilin olası bir çevirmede yakalanmasını önlediniz.. belki uyardığınız adam radarı 90'la geçecek ve sonra tekrar basmaya başlayıp kontrol kaybedip otobüsle çarpışacak ve onlarca insan ölecek.. bunlar ihtimaller.. gerçekleşmez demeyin.. sizin - bizzat sizin - dünyaya gelmeniz de milyonda bir olasılıktı.. ama en hızlı sperm sizdiniz ve o olasılık gerçekleşti.. zaten kanunen yasak olan bir şey bu uyarılar.. adamın yiyeceği cezayı da adam gelip sizden tahsil etmeyecek.. yapmayın..
  • gece yolculukları tehlikeli olacağından tavsiye edilmez. sabah erkenden yola çıkın. insanın en dinç olduğu saatler sabah 8 - 10 ve akşam 16- 20 saatleri arasıdır. molalarınızı öğle saatlerinde yapmaya göre planlayın ya da google earthten güzergahınızda iyi dinlenme tesisleri vs varsa buna göre düzenlemelerinizi yapın. mutlaka uzun yola planlı programlı çıkın. nerede duracağınızı, yolun ve havanın durumunu önceden planlayın. meteoroloji.gov.tr den karayolları tahmin sisteminden yoldaki hava durumunu rahatlıkla öğrenebiliyorsunuz ve de çok işe yarıyor. mutlaka ama mutlaka kendinize hareketli parçaların olduğu bir uzun yol cd.si hazırlayın. zira kırsal kesimlerden geçerken trt fm'e mecbur kalabilir, emekliliği gelmiş amca ve teyzelerden oluşan programları dinlemek zorunda kalabilirsiniz.

    şahsi arabanızla yapacağınız uzun yolculuklar aracınız için bir nevi test ortamı oluşturur. araçta sizin daha önceden farketmediğiniz herhangi bir problem varsa bu mutlaka uzun yolda başınıza bela olacaktır. bundan ötürü uzun yola çıkmadan önce aracınızda bazı kısa kontroller yapmanızda fayda vardır. yağına ve suyuna mutlaka bakın. lastik basınçları araç kullanım kitapçığından yazılı şekilde olmasına dikkat edin. lastiklerinizde yırtık, çizik vs var mı diye çok dikkatli bakın. stepnenizin havasını kontrol edin. eğer periyodik bakımına 2000 -3000 km kaldıysa km.sinin dolmasını beklemeden bakıma sokun. eğer bakıma girmeyecekse 5000 -6000 kmden daha fazla süredir kullandığınız hava filtreniz varsa bunu mutlaka değiştirin. aracınızın motoru gün boyunca yüksek sürat ve devirde çalışacak bu durumu düşünerek herşeyinizi önceden ayarlayın. aracınızdaki aydınlatma ve sinyal ekipmanlarını mutlaka kontrol edin. gece boyunca park eden aracınızı park ettiği yerden çıkarıp altında yağ, akaryakıt, su vs damlamış mı diye kontrol edin. uzun yola çıkmadan önce mutlaka aracınızı iç-dış yıkama yaptırın. dışı, camları ve içi kirli arabayla uzun yola çıkmayın. arabayı geçen hafta yıkattım gerek yok demeyin uzun yola çıkacağınız günden bir gün önce yine aracınızı yıkattırın.
  • -önünüzdeki kamyondan dolayı karşıdan gelen araba olup olmadığını göremiyorsanız kamyonun vereceği sol sinyale şaşırmayın. kamyon o sırada çektiğiniz işkenceyi fark etmiş ve size yolun müsait olduğunu ve onu sollayabileceğinizi söylemektedir. yanından geçerken de ufak bir kornayla teşekkür etmeyi ihmal etmeyin.
    -sağ şeritten gidiyorsanız ve tali yoldan da bir kamyon sizin şeridinize doğru yaklaşmakta ise yol müsaitse mutlaka sol şeride geçin. ağır vasıta araç siz varsınız diye hızını kesmek istemez, sizin sola geçeceğinizi düşünür.
    -kamyon sollamadan önce hafifçe sola çıkıp kendinizi kamyona gösterdiğinizden emin olun. eğer onun da önünde bir kamyon varsa ve o da sollamaya hazırlanıyorsa siz tam onun arkasında onu solamaya hazırlanırken o da son anda sola çıkıp size bir sürpriz yapabilir.
    -gece virajlara yaklaşırken yol boşsa uzun farlarınız kesinlikle açık olsun, virajın diğer tarafından gelen bir araba varsa sizin geldiğinizi önceden anlayabilecektir böylece.
    -gideceğiniz yolla ilgili son yol durumunu mutlaka öğrenin. sonra benim gibi gideceğiniz yolu tam da yarılamışken saatlerce kapalı yoldaki yol yapım çalışmasının bitmesini beklemeyin, sinir katsayınız yükselmesin.
    -güzel bir müzik listesi hazırlamayı sakın ihmal etmeyin. eğer radyodan başka hiçbir alternatifiniz yoksa trt fm yardımınıza koşacaktır.
    -uykunuzun gelmemesi açısından dümdüz bir yol yerine virajlı bir yol daha avantajlıdır.
    -bayram dönüşü trafiği gibi yolun yoğun olduğu bir zamanda araba kullanmak durumunda kalırsanız kendinize gittiğiniz şeritteki arabalara göre bir hız belirleyip o ortalama hızda gidin. bir o şeride bir bu şeride geçip hem kendinizi hem de diğer araç sürücülerini germeyin.
    -gece birisi sizi tavşan yapıp farlarını da ışıl ışıl gözünüze sokuyorsa gaza basıp ondan uzaklaşmaya çalışmak yerine hızınızı bir süre düşürün, en sonunda bıkıp sizi mutlaka geçecektir.
    -radarların özellikle olmayı çok sevdiği ve bulunmayı alışkanlık haline getirdiği yerler vardır. devamlı gidip geldiğiniz yollarda bunları mutlaka öğrenirsiniz.
    -önünüze aniden küçük bir hayvan çıkarsa üzgünüm ama yola devam etmek dışında yapabileceğiniz pek bir şey yok. en az 90 km hızla giderken ani bir hareketle direksiyonu kırmanız kendi canınızı riske atmak anlamına gelecektir.
    -şehir merkezinin yakınlarına geldiğinizde hızınızı mutlaka düşürmeye gayret edin. saatlerce ortalama 100 km hızla gittikten sonra şehir içinde gidilmesi gereken hıza kendinizi adapte etmek ilk başta zor olabilir.
    -nasıl güzel vakit geçireceğinizi ve uzun yol kurallarını da biliyorsanız yolculuğunuz tahmin ettiğinizden çok daha eğlenceli olacaktır.
  • yolda muhabbet ederiz, hem de uykum gelmez diye düşünerek seçtiğiniz arkadaşı iyi tanıyın. (bkz: taksim-kabataş füniküler hattında uyuyan adam)
  • saat gecenin bilmem kaç buçuğu olmuş, yol çizgileri yumak yumak koyun tadında gelip geçmeye başlamışsa, hemmen sağa çekin, regl dönemi yaklaşmış bir kız bulun. 1 dakika sürmez açılır uykunuz.
hesabın var mı? giriş yap