• bu olayin gerceklesmesinin bir sebebi de artik devlet icinde devlet olmus bu grubun artik ulema tarafindan desteklenmemis olmasidir. iyice pervasizlasmis olan yeniceriler en son 3. selim'i öldürmüsler, fakat 2. mahmut'un tahta cikmasina engel olamamislardir. 2. mahmut ise cok temkinli davranmis ve yenicerilerin defterini dürmek icin tam 18 sene beklemistir. önce alemdar'in ortadan kaldirilmasini saglamis ardindan ocagi ortadan kaldirmistir.

    1827'de vakayi hayriyede padisah sancak-i serif cikartmis, halk toplanmistir.topcu birlikleri divanyolu'ndan halk ve padisah da sarachane'den yenicerilerin kislalarinin bulundugu atmeydanina (bugünkü sultanahmet meydani civari) dogru yürüyüse gecmislerdir. top atesinden dolayi fazla kayip veren yeniceriler bir süre savastiktan sonra zor duruma düstüler ve kislalarina cekildiler. bunun üzerine önce sehrin sur kapilari tamamen kapatilmis, giris cikislar yasaklanmis ve tophane'den büyük kusatma toplari getirilmistir. bu toplar kullanilarak kislanin kapisi parcalanmis ve etraf bir can pazarina dönmüstür. bundan sonra yeniceri avi tüm sehirde devam etmis ve tarihi belgelerin dedigine göre 20 ila 40 bin arasinda yeniceri öldürülmüstür.ölülerin bazilarinin sünnetsiz oldugunu ve bazilarinin boynunda hac bulundugunu kaynaklar aktariyor.
  • reha çamuroğlu'na göre ismi vaka-i şerriyye olması gereken olay.. zira, 1826'da aslında osmanlı'daki düşünce farklılığını, özgünlüğünü temsil eden bektaşiliğe önemli bir darbe indirilmişti ona göre..
  • (bkz: order 66)
  • bize hep "hayırlı olay" "ilerlemenin önündeki engelin kaldırılması" şeklinde anlatıldıysa da bu olay bunlarla ilgili olmayan "siyasi" bir karardır. yurdumuzda "hayırlı olay" olarak görülmesinin nedeni osmanlı'nın yeniçeri katliamını meşru göstermek amacıyla mehmed esad efendi'ye üssi zafer adlı eser yazdırması ve bu eserde bu ocağın kaldırılma işini "meşrulaştırması" ve tarihçilerimizin de hep bu çizgiden "resmi söylem" etrafında yazılar yazmasından kaynaklanmaktadır. mehmed esad efendi'nin kitabı yazdıktan sonra üsküdar mollalığına terfi edilmesi unutulmamalıdır.

    yeniçeri ocağının kaldırılmasının nedeni yeniçeri ocağının "halklaşması" dır. halklaşan yeniçeri ocağı osmanlı devletinde "egemen güçlere" karşı bir alternatif oluyordu. ve "egemenlik sistemini" sarsıyordu. bunun nedeni 18. yüzyıldan sonra devşirme sisteminin ortadan kalkması ve yoksullaşmış esnaf ve köylülerin ordu saflarına dolmasıdır. ocak giderek halk tabanına dayanmış. ekonomik şartların kötüye gitmesiyle "yeniçerilerin" askerlik dışında iş edinmek zorunda kalmasına dayanır.

    osmanlı "kul" sisteminin çökmesiyle, ocaktakilerin çoğu devşirilmiş "kul" değildi, bunlar daha çok halkın yoksul kitleleridir. yani osmanlı'nın egemenlik ideolojisine göre "ayaktakımı"dır.

    işte yeniçerinin halklaşması sonucunda, kötüye giden devlet yönetimine ve halk arasında artan "ekonomik" krizlere karşı yeniçeri ordusu halkla birlikte hareket ediyordu. bu tutumun oluşmasında "bektaşiliğin" rolü de yatsınamaz.

    tüm bu sebeplerle önemli şehirlerde bir siyasi parti gücü haline gelen, artık "egemenlerin" kendi çıkarları doğrultusunda kullanamadığı, gittikçe halka yaklaşan bu ordunun kaldırılması gerekiyordu. öyle ki bazı savaşlar artık sırf yeniçeri ocağı'nı cezalandırmak için açılır hale gelmiştir. bu gelişmelerden sonra işte "vakayı hayriye" yeniçeri ocağının kaldırılması yani yeniçeri katliamı gerçekleştirilir.

    yoksa yeniçerinin o dönemdeki tanzimat hareketlerini duraklattığı falan yoktur. zira tanzimat denilen inançsız reformcuların düzenidir. fuad köprülü'nün dediği gibi;

    "tanzimat dediğimiz inkılap hareketi o zaman kadar tam bir ortaçağ cemiyeti mahiyetinde olan osmanlı cemiyetinin tabii ve dahili tekamülü neticesi olarak değil de, bu emperyalist ve kapitalist medeniyetin zorla kendini kabul ettirmesi neticesi olarak ortaya çıkmıştır."
  • yeniçerilerin bektaşi öğretilerine göre yetişmeleri sebebiyle, vakayı hayriye sonucu yok edilmeleri şimdinin alevi-sünni çatışmalarının temellerini oluşturmada önemli rol oynamıştır. öyle ki, aynı olay farklı görüşlere göre vakayı şerriye olarak da nitelendirilir.
  • soner yalçın'a göre, hıristiyanlara karşı yahudilerle işbirliği içinde olup darphane vb. kuruluşları ele geçirip osmanlı finans sektörünü yönetmek isteyen bektaşiliğe devletin vurduğu darbedir.. bu vesile ile sermayenin ve dolayısıyla da ekonominin türkleştirilmesinin önüne geçilmiş ve ekonomi genel hatları ile frenklere, yobaz, rüşvet yiyen, tembel, geri kafalı mollalara bırakılmıştır.. (bkz: osmanlı'da alevi ayaklanmaları)
  • vaka i vakvakiye ile vaka i hayriye nin ne tarihsel ne de anlamsal açıdan bir ilişkisi vardır.
  • bu olay öncesinde halk, yeniçerilerle birlikte kimi isyanlara katılırlardı. açıkçası tarihe geçmemiş pek çok yeniçeri isyanı da olmuştur; tarihe geçen isyanların ise bu kadar önemli hale gelmesi hep halkın yeniçerilerle birlikte isyana katılması nedeniyledir. lakin vakayı hayriye ertesinde binlerce yeniçerinin cesedini haliçte gören halk, osmanlı tarih sahnesinden çekilene kadar bir daha asla bir isyana katılmaya kolay kolay cesaret edememişlerdir (31 mart vakasını ayrı tutarsak).

    aynı zamanda ortaya bu olaydan sonra şöyle bir tablo da çıkmaktadır; vakayı hayriye öncesi, padişaha yönelik baskılar yeniçeri ocağı ve halk birlikteliğiyle irticai nitelik taşırken, bu olay sonrası bürokratik kaynaklı ve ilerici olmuştur.

    vakayı hayriye sonrası kısmen halkın katıldağı tek isyan olan 31 mart vakasının da irticacı olması, türk demokrasisi ve gerek cumhuriyet öncesi gerekse cumhuriyet sonrası yapılan reformlar ele alındığında ilgi çekicidir.

    not: bu entry, günün geyiği kapsamında yazılmamıştır.
  • ii. mahmudun yeniçeri kazanını kaldırıp yerine batı tipi –kendinden devrilmez-kışla tabildotunu koymayı deneyip tabildottakilerin islami kurallara uygun olarak hazırlanmış helal şeyler olduğuna halkı ikna etme çabası.

    1768-74 osmanlı-rus savaşlarına yeniçeriler “mızıkçılar birliği” olarak katılınca yönetim ayanların militialarına ve mallarına pek muhtaç olmuş ,bunlar da yardımı esirgememişler ama karşılığında magnacartamsı bi senete mühür rica etmişler, padişah eli mahkum olur demiş.bu arada cephedeki yusuf paşa birkaç rus subayı silahlarıyla falan esir almış. eğlencesine bunlara atış talimi yaptırmış, adamlar hep tam isabet vurunca bakmış gavur icadı silahlar sanki ışın kılıcı mübarek. dönüşte padişaha durumu bi çıtlatmış ve bu silahlarla uzaylıları bile dize getirebileceklerine kendisini ikna etmiş. iii.selim de dünden razıymış zaten. sonrasında yaş anlaşmasıyla biraz rahatlayıp çekirdek bir yeni ordu kurmak için eyleme geçmiş.

    halkın ve yeniçerilerin tepkisinden korktuğundan ilk talimleri levend çiflikte kamuflaj kıyafetleriyle yaptırtmış. yeni silahlar, üniformalar, davutpaşa-selimiye kışlalarının maliyeti, gavur subayların maaşları derken epey bir yekün tutmuş ve bunun için vergi sistemi gözden geçirilip- yeni kalemler icat edilip iradı-cedid hazinesi olaraktan sırf askeri modernizasyon giderlerine ayrılmış.amaç boş zamanlarında mafyacılık- toplu sözleşme temsilciliği- bazı loncalara-ayanlara yarenlik yapan yeniçeriler yerine tüm zamanını askerlikle geçiren, savaşmadığı zaman kışlada düzenli talimlere katılan, asosyopolitik bir askeri zümre oluşturaraktan hem savaşta hem barışta huzur bulmakmış ama gavur subaylar işi pek bozmuş. bizim yeni asker adayları savaşta vurmadığımız gavurlar başımıza taç yapıldı- müslümanlara üstün kılındı diyerek disiplinsizleşmeye başlamışlar.yinede iyi kötü 25ooo asker altı aylık eğitimden geçirilip anlaşmalı ayanlarca mobilize edilmiş. biraz da rumeliden asker adayı toplayalım denilince edirne olayı patlak vermiş , kabakçı mustafa önderliğinde isyankarlar, selim ve yeni çekirdek ordu nizamı-cedidin lağvedilmesiyle anca sakinleştirilebilmişler.

    mustafa padişah yapılmış. alemdar paşanın içine sinmemiş, selimi tekrar padişah yapmak için yeltenmiş ama saraya vardığında selimin ölüsüyle -mahmudun dirisini yan yana bulunca mecburen mahmudu padişah yapmış.ii. mahmud ta bu tramvatik tecrübelerden sebep pek ihtiyatlı davranaraktan mesir macunları falan yiyerek güç toplayaraktan uygun zamanı beklemiş. gavur subaylarca eğitilen yeni orduyu” asakir-i mansure-i muhammediye” olaraktan yani mısırdaki memedali nin ordusu gibi müslüman ama modern diye yutturmaya çalışmış.sancak altında tüm halkı yeniçerilere karşı kışkırtaraktan ve tüm politik güçleri yeniçeri bağlantılı göstererekten abartılı bir yaz temizliği yapmış dip bucak-ne var ne yoksa temizlemiş, boşalan yerleri de batıdan ithal edilen yeni şeylerle donatmış,bunlar da sonradan gelen,tanzimatçı,meşrutiyetçi, ittihatçi, cunhuriyetçiler tarafından beğenilip çeşnilendirilmiş.(pek uzattım kısaca demem o ki mahmud, selimsiz o kazanı kaldıramazdı, selimin hakkını pek bir yiyoruz, yaşasın selim ! yada toparlayamadığımdan uzun oldu, bilemedim şimdi)
hesabın var mı? giriş yap