• tam hali "benim vergimle maaş alıyorsun sözünün suç sayılması* olacak başlık. ( sözlük başlığı düzeltti)

    bunda sonra bir memura bunu derseniz sizden yine bir maaş alıyorlar hehe .

    "izmir ege üniversitesi hastanesi'ne kızıyla birlikte gelen n.k.'nın, görevli doktor k.h.'ya 'önce benim kızıma bakacaksın, benim vergilerimle maaş alıyorsun' sözleri mahkeme tarafından hakaret sayıldı"

    bundan sonra doktor size siktir bile çekse, kralsın abi deyip gitmezsen her türlü haksızsın sanırım.

    https://www.mynet.com/…cin-emsal-karar-110106614719
  • vergimizin peşinden gitmenin ilk adımı olan cümleydi, onu da kullanmamızı istemiyorlar.
    ifade özgürlüğüdür, kısıtlayamazsınız...

    saplama;
    konu doktorlarla zerre alakalı değilken bir çok ahmağın attığı mesaj ile konuyu doktorlara dair bir mesele haline getirdikleri için ben de bu entrynin ilk halini yok sayarak tamamen doktor dostlarımıza adıyorum.

    ortada yargı unsuru bir durum yok, ortada yargılanacak bir konu yok ama özel mesajla taciz ede ede, kışkırta kışkırta 3 cümlelik entryi makaleye çevirdiniz.

    tepinseniz de kudursanız da ifade özgürlüğü kapsamındaki ifadenin hatalı icma ile suç sayılmasıdır, yargıtaydan döner. buraya da yazdım.

    hakaret varsa suçtur, söz konusu cümle suç değildir... istediğiniz kadar kudurun, afkurun, anırın isterseniz. bu cümle suç değildir. şahsın tacizane davranışları dahi suçtur ama bu cümle suç değildir!

    taxpayer money ve ifade özgürlüğü kavramını sizin de, siyasilerinde kafasına mıh gibi çakacağız! butün delüzyonunuzun sebebi kendinizi farklı bir pozisyona konuşlamanız, kabile olarak bunu yapmanız ve bunun kafanızda olağanlaşmış olması! meselenin para ile ilgili olan kısmı da tamamen vergi bağımlısı bir mesleğinizin olması...

    saygının bireysel iletişimden geldiğini, etiketin saygı kazandırmadığını, demokrasilerde etiket ve konumun saygınlık getirmediğini hatta saygısızsanız becerinizle bile saygı kazanamayacağınızı seve seve öğreteceğiz!

    damarlarınıza kadar işleyen devlet güvencesi ile edindiğiniz bu basamağı da ayağınızdan çekeceğimiz günler gelecek... serbest piyasa koşulları yok diye kendinizi bu kadar büyüksediğiniz günler sona erecek. kabile siyaseti türkiye'de bile sona ermek zorunda... tüm dünya adem-i merkeziyetçi yaklaşıma teslim oluyor... siz zannediyor musunuz ki bu kabileci kafanızı sürdürebileceksiniz? hey yavrum hey... :)

    doktorlar doktorluğunu yapsın, hukukçular hukukçuluğunu... inşallah akp'den sonra böyle her boka ahkam kesenlerin sesini kesip "bilmediğin konuda cak cak ötme lan" düsturunu popüler hale getireceğiz.

    esas problem sağlığın devlet kontrolünde oluşu. sigorta sistemini ortadan kaldırsalar büyük şehirlerde iş bulamaz bir çoğunuz, köylerden gelen hasta size yumurtayla, tavukla, bulgurla ödeme yapınca anlarsınız ne kadar kıymetli olduğunuzu.

    serbest piyasanın ayarlarını bozarsan işte böyle vergimle kafası rahat olanlar kendini aziz zanneder... ticaret erbabısınız hepiniz, bu işi parasız yaptığınız gün gelin tekrar konuşalım. boş atmayın. keza, devlet güvencesiyle okuyorsunuz o kadar yıl bu okulu... o güvenceyi ortadan kaldıralım alayınız finans falan yazarsınız. parası için girdiniz, kariyeriniz için girdiniz. bireysel tercihinizle girdiniz... olağan dışı yaratıklar ya da sırf doktor olduğu için ekstra saygı duyulması gereken kutsal varlıklar değilsiniz. ticari hayat döngüsünün içinde yeri doldurulabilecek bir çok küçük dişliden birisiniz.

    doktorluk mesleğini kimse amme hizmeti olsun diye seçmiyor. önce bunu kanıksamak zorundayız. serbest piyasanın olduğu ülkede robert kolejli isterse limon satsın isterse tıp yazsın fark etmez. her insan mesleğini kendi çıkarı için seçiyor.

    ayrıca linç kültürüyle hiiiç üstüme varmanıza gerek yok. ben doktorları ezip gebertelim demiyorum. ifade özgürlüğünde olan bir ifadenin suç sayılmasına karşıyım. keza o şahıs bağırsa çağırsa tehdit etse doktor gıkını çıkartmazdı başa bela olmasın diye... hepimiz biliyoruz.
    rica ediyorum şunu defalarca anlattırmayın.

    yani mesele doktor değil güzel arkadaşım. mesele hukuksuzluk.
    söz konusu cümle
    1. doğru
    2. doğru olmasa dahi ifade özgürlüğü

    hukuk sizin duygularınıza göre işlemeye başlarsa yarın sizden güçlü birisinin duygusuyla mesele bambaşka boyut alır.

    dava edilen şahıs bir doktor tarafından dava edildiğinde hakimi etkileyebilecek gelir dilimindeyse mahkemeden haklı çıkar. zira hakimi etkileyebilecek daha fazla güç, çevre, etki alan olur. doktoru da yargılatır. peki bu adil olur mu? olmaz...

    ayrıca doktorlarda devlet memurudur, serbest piyasanın yaşaması için mücadele verilen bu ülkede kendi mesleklerini bireysel kararları ve iradeleri ile seçmişlerdir. ekstra bir saygıyı hak etmemektedirler.

    kısacası, yaptığınız seçimi kendi hayatınız için yaptınız, amme hizmeti yapmıyorsunuz, garantili kariyer sonucu alacağınız mesleği bizim vergimizle maaş alan hocalardan, bizim vergimizle maaş alan doktorlar olmak için eğitim aldınız, bizim vergimizle yapılan hastanelerde hizmet verirken bizim vergimizle verilen maaşı alıyorsunuz.

    çok house m.d. izlemişsiniz, çıkın o kafadan.

    edit: hukuk okuyan hekim olarak @kambron dostuma teşekkürler. burada ifade ettiklerimi anlayan ve kabilesinin esiri olmamış hekimlerimizin olduğunu biliyorum ama ekşide de görmüş olmak sevindirici...

    son:
    hala mesaj geliyor şöyle bitirelim. iş ilanlarıma başvuran khklı kurmay albayından tut, savcısına kadar türlü türlü insan var.
    10yıla menzilci olduğunuz için %50niz sepetlenip kapı kapı iş dileneceksiniz. yurtdışına çıkış yasağı nedeniyle dışarı kapağı atamayacaksınız da... burnunuz çok havada kalmasın derim.
  • ben bu sözü yıllardır tv de izlerdim .

    vergi vermeyen,hiç bir iş yapmayan,sosyal yardımlarla geçinen aylakların sözüdür.

    dün başımdan geçen bir olayı yazayım;
    yaklaşık ailelerimizin tanıştığı 40 yıllık bir komşumuz var. koyu akpli,hacı hoca takımı namazdan niyazdan bir aile profili olan bir ailedir.

    evin işsiz güçsüz oğlu gelip fatura ödedi,diyor abi dün gece arkadaşlarla içiyordum ( içmesine şaşırdım aile muhafazakar çünkü) polis geldi kimliklere baktı sonra bahane bulamayıp maske cezası kesti , bende ona dedim ki içtiğim içkinin yarısından fazlası vergi ve sen o vergilerle maaş alıyorsun ben içmezsem nasıl maaş alacaksın diye.
  • bize böyle gelen hastalara 'gelecek ay maaştan kesersin, şimdi siktirol' derdik. içimizden tabi.
  • batı ile en keskin ayrımı burada yaşıyoruz. millet mi devlet için , devlet mi millet için...
  • bunu söyleyen sığırlar farketmiyor ki, söyledikleri memur bu ülkede en düzenli olarak vergi veren kesimdir. daha maaşını almadan vergisi kesilir.
    yani o memur sizin verdiğiniz iki kuruşluk vergiyle değil, aslında kendi ödediği vergiyi kendisine maaş yaparak yaşar.
  • çalışan bazında en çok verginin memurdan kesildiğini bilmeyen andavallar bu sözü çok kullanır.
    bazı kuyumcularin bir yılda verdiği vergiyi, tabandan maaş alan bir memur bir ayda ödüyor.
  • o insanlar emek vererek oraya gelmişler* onların emeğini hiçe sayarak benim vergimle maaş alıyorsun demeye kimsenin hakkı yok. ayrıca elinizden tutan yok sizlerde memur olabilirsiniz. vergi meselesine gelince onlarda vergi veriyor bu sana ona has bir sorumluluk değil.

    tanım: mesleğini layıkıyla icra eden onurlu bir memura “benim vergimle maaş alıyorsun” demek suçtur.

    d: bir ton mesaj geldi açıklama yapayım. ben memur falan değilim aşçıyım ve özel sektörde çalışıyorum devletle, memurlukla ilgi ve alakam yoktur birilerini savunmak için onlardan olmak gerekmiyor haklı ve doğru olanı savunmak onurlu her insanın vazifesidir. yineliyorum, görevini layıkıyla yapan memurlara bu sözü sarf edip onları incitemezsiniz bu bu suçtur. bu insanlar sizin 3/4 yaşındaki çocuklarınız değil.
  • tebrik ediyorum, çok yerinde bir karardır.

    ağızlara öyle bir pelesenk olmuş ki bu laf, vergi vermemek için onu bunu gider gösteren çakal esnaf da, 20 yıllık boş beleş hayatı boyunca memlekete zerre kadar hayrı dokunmamış, cebine bir çakı atıp kurtlar vadisi, çukur falan izleye izleye kendini kabadayı zanneden, aslında o yaşında bile baba parası yememek için hiçbir girişimde bulunmayan serseri kılıklı veletler de, almanya’dan türkiye’ye tatile gelen, canı yanınca soluğu hastanede alan çok vatansever vatandaşlarımız(!) da gidip türk doktorlarına “benim vergilerimle maaş alıyorsun” diye posta koyuyor.

    hangi verginle lan? hangi verginle? atar yaptığın o doktor bir aylık vergisiyle döver seni. o doktorun yetişmesine senin katkın mı var ki kendinde bu haddi görebiliyorsun? hadi oradan!

    o yüzden, çok iyi olmuş, çok da güzel olmuş.

    edit: anlam bozukluğu giderildi.
  • doğru sözü yanlış kişiye söyleyince suç oluyormuş demek ki.
246 entry daha
hesabın var mı? giriş yap