• iksv'nin kitapçığındaki "... duvar gibi sağırdır" cümlesi sayesinde beklentileri çok yanlış yerlere kaydırabilen film.

    --- spoiler ---
    bütün film boyunca saf saf çocuğun sağır olmasını bekledim. çocuk sağır olmadan film bitince de "lan bu ne biçim iş?" diye kitapçığa baktım. yok yanlış okumamıştım, bal gibi de "duvar gibi sağır" yazıyordu.
    daha sonra ingilizcesine baktım "he has hearing like a bat" diyordu. filmi izlemeyen biri bu benzetmenin filme bir gönderme olduğunu anlamayabilir, ama yarasa denilen hayvanın da işitme duygusu ile özdeşleşmiş olduğunu bilememek, üstelik tam tersi bir anlama gelecek şekilde çevirmek gerçekten ayrı bir başarı olsa gerek.
    filmi rahat rahat izleyemedim "bu çocuk ne zaman sağır olacak yahu?" diye düşünmekten...
    --- spoiler ---
  • bisiklet üreticisi şirket.

    http://www.vitusbikes.com/
  • mükemmel bir film.

    sıradan olmaya çalışmak gölgenden kaçmaya benzer. ancak sende olanları doğru kullanmayı öğrendiğin zaman o kaçtıklarını sever ve kendini yaşamış hissedersin.

    evet bugün bunu izledim.
  • --- spoiler ---

    teacher: “do you at least know the river which flows through cairo?”

    vitus: “nope.”

    teacher: “high german, please.”

    vitus: “no idea, but i could look it up in an atlas for you.”

    teacher: “thanks, but i know the name of the river.”

    vitus: “so teachers always know more than their pupils?”

    teacher: “yes, that’s usually the case.”

    vitus: “in that case, you know who invented the steam engine?”

    teacher: “of course i know that. it was james watt.”

    vitus: “and why didn’t his teacher invent the steam engine?”

    --- spoiler ---

    tema:
    (bkz: popüler kültür /@derinsular)
  • zamanında 24 kanalının sinema kuşağında, bi gece yarısı tesadüfen izlediğim filmdir. çocukların yarış atı olmadıklarını, onların hayallerine izin verilmesi gerektiğini, inanılmaz derece sade ve doğal bi anlatımla, seyirciye sunan mükemmel bi filmdir. vitus'un dedesi bruno ganz'ın muhteşem oyunculuğu ile anlattıkları da, herkesin dikkate alması gereken hayat dersleridir.
  • (bkz: teo gheorghiu)
  • 2006 oscar'larına isviçre'nin aday adayı olan fredi m. murer'in, 2007 isviçre en iyi kurmaca ve 2006 afi izleyici ödülü alan filmi. vitus*, beş yaşında, mükemmel piyano çalan bir çocuktur film, 26. uluslararası istanbul film festivali'nde gösterime girdi.
  • hakkinda yazilan tanitim yazilarinin filmi izlemeden yazildigi belli olan film.

    zira cocuk ne "duvar gibi sagir", ne sadece piyano konusunda yetenekli, ne de ucmak istiyor. film "wonderkid" olarak tabir edilen super yetenekli bir cocugun oykusunu konu aliyor. ailesi kendinden cok seyler beklerken o sadece rahat olmak ve siradan bir hayat istiyor ve ustun zekasi sayesinde bunu basariyor. ailesi surekli vitus'u sunu yap buna calis diye sikistirirken bu yogun hayatinda sadece dedesine siginabiliyor. vitus sadece dedesinin yaninda huzurlu oluyor, bu dede de bruno ganz olunca izlemesi keyifli sahneler cikiyor ortaya.

    su ana kadar festivalde izledigim en iyi filmdi, umarim vizyona da girer. genel olarak kaliteli, tatli ve izlemesi keyifli bir film olmus. bir de kucuk vitus'u oynayan cocugun ne kadar tatli bir sey oldugunu belirtmeden gecmek olmaz, insanin kacirip eve kapatasi geliyor.

    http://www.imdb.com/…?path=gallery&path_key=0478829
hesabın var mı? giriş yap