• hala ekşi'deki rustapar faşistler tarafından götü yalanmaya devam eli kanlı diktatör ve savaş suçlusu orospu çocuğunun teki.

    kendisi de götünü yalayanlar da nazi köpeğidir.
  • dünyada rusya, belarus ve türkiye dışında pek sakso çekeni kalmayan faşist piç. bu herifin ne bok olduğunu tüm dünya anladı, bir tek kendine solcu diyen türk faşisti anlayamadı.

    gerçi bunun ne bok olduğunu siz de biliyorsunuz da sakso çekmeye alıştığınız için bırakamıyorsunuz. alışmış kudurmuştan beterdir diye boşuna dememişler.
  • kendini çok yalnız hissetmeye başlamış. oligarkların satış koymasından rahatsız. bu korku ve güvensizlik ortamında artık toplantıları için daha uzun bir masa sipariş eder.

    https://twitter.com/…tatus/1504116136966828043?s=21
  • bugünkü konuşmasında yıllarca kendi besleyip büyüttüğü oligarklara laf sokmuş ve "ruslar fakirlik yaşarken avrupa'da villaları, lüks yatları olan bu oligarklar..." falan filan demiş.

    tamam güzel de bu ne olacak?

    putin'in ispanya'daki 35 milyon euroluk villası

    putin'in kızının fransa'daki villası

    putin'in karadeniz kıyısındaki malikanesi

    rusya'daki en büyük oligark, en büyük hırsız, en büyük haydut, en büyük neonazi, en buyuk faşist adamın ta kendisi.
  • (bkz: #135049672)
  • gidiyor gitmekte olan.
  • nato ve batı ile ilgili söylediği herşey doğru, komünistlerle ilgili söyledikleri ise genel olarak yalandır. paşamız sscb'yi komünistlerin yıktığını iddia ediyor. oysa sscb'yi yıkanlar üst düzey devlet kademelerine 1959 yılından itibaren çöreklenen ve sosyalizm koşullarında başkalarını istedikleri gibi sömüremeyeceklerini fark edince 25 nisan 1985 kararlarının altına imza atan likidatörlerdi. sonuçta onlardan biri de açıkça komünizme karşı olduğunu belirten boris yeltsin'di ve o da putin'in bugünlere gelirken yancılığını yaptığı kişilerden biriydi. diğer yandan putin'in kapitalist rusyası, çeyrek asırdan fazla zaman geçtiği halde halen sovyetlerin kaydettiği teknik gelişimin üzerine bir tuğla dahi koyamamıştır; günümüzdeki rus savunma sanayi ürünlerinin yüzde doksanı otuz kırk sene önce sovyet mühendislerinin geliştirdiği sistemler olup, yeni ürün olarak aktarılanların tamamıysa bunların modernize edilmiş modellerinden başka birşey değildir.

    evet, putin de amerika ve avrupa birliği'nin aç gözlülüğü karşısında kendi emperyal düzenini kurmaya çalışmaktadır. putin'in yarattığı bu yeni durum iki kesin gerçeğin anlaşılmasını sağlamıştır: birincisi,
    askeri ve teknolojik açıdan, kapitalist rusya, hukuken mirasçısı olduğunu iddia ettiği sovyet sosyalist cumhuriyetler birliği'nin durumundan halen fersah fersah geridedir. uzay çağını başlatan, nazi savaş makinesini dize getiren, amerika'yı titreten, dünyanın gelmiş geçmiş en büyük uçağı antonov an-225'i inşa eden sovyet sosyalist cumhuriyetler birliği kim? bugünün mıymıntı ve batı bağımlısı kapitalist rusya federasyonu kim? ikincisi, amerika ve avrupa birliği, ağabeylik tasladığı ukrayna ve gürcistan gibi küçük ülkeleri korumaktan acizdir. bu sonuncu husus, nato'nun aslında üye ülkelerin değil sadece patron ülkelerin çıkarlarını ve güvenliğini korumaya yaradığını da bir kere daha ortaya koymuştur. bütün bu olaylar ülkemiz için rusya'nın da, abd'nin de kurtuluş getiremeyeceğini idrak edebilmemiz için eşsiz bir ders niteliği taşımaktadır.

    https://m.youtube.com/watch?v=yrl3csd4bfk

    dipnot: 2021 verilerine göre putin'in rusyası'nın ekonomisi, 1980 yılındaki sscb ekonomisinin yarısından daha küçük. neredeyse kırk yıldır söz konusu coğrafyaya hakim olan kapitalist üretim sistemi, dünyanın iki büyük gücünden biri olan koca bir ülkeyi bu durumlara düşürdü. 1980 yılında sscb'nin gsmh'si 1,2 trilyon dolardı. 1980 yılındaki 1 usd bugünkü 1 usd'den 3,6 kat daha değerliydi. 1980 yılının 1,2 trilyon doları, bugünün 4,3 trilyon dolarına eşit.(kaynak: 1991 cia world factbook)
  • herif iyice paranoyak olmuş. zehirlenme veya suikast korkusundan kremlin'den bin kadar çalışanı işten atıp yeni işçilerle değiştirmiş.

    (bkz: hiçbir korkuya benzemez halkını satanın korkusu)
  • 1* rusya'nın otokrat lideri. klişe tabirle eski kgb ajanı. ve "putin bunu düşünmüştür abi"cileri müthiş terste bırakan, tam tersine rusya-ukrayna savaşını gerçekte kaybeden fakat diğer yandan da fiilen kaybetmesi muhtemel olan hayalperest. söylentilere göre kendi adını stalin gibi unutulmayacak bir isim yapma yolunda çabalayan, güç zehirlenmesi yaşayan, 2013-2014'teki oy oranları düşüyor diye kırım'ı ilhak ederek seçimleri kazandığı ileri sürülen egoist. ihtiyar biden'ın da dediği gibi de facto savaş suçlusu. "şam'a gideceğiz emevi camii'nde namaz kılacağız" nidalarının rusya versiyonu olan "2 güne kiev sizin emrinizde efendim!" şeklindeki gazlar sonrası 3 haftadır kiev çevresinde ilerleyemeyen "koskoca" rus ordusunun ve sözde süper gücün nihai başkomutanı. yersen.

    2* yukarıda yazdıklarımın hemen hepsi, uluslararası basında tartışılan ve ileri sürülen hadiseler. mesela ilk olarak ülkemizin gururu daron acemoğlu'ndan başlayabiliriz. hocanın project syndicate'teki 8 mart tarihli yazısında vergi cennetlerinin kapatılması konusu işlense de, bu konuya sebebiyet veren hadise tam olarak rusya'daki otokrat-oligark ilişkileri ve rusya-ukrayna savaşıyla birlikte, rusya'nın askeri savaşına karşılık batının ekonomik savaşla buna karşılık vermesidir.

    3* yazının başlığı "closing tax havens is the true test of the west's resolve" olsa da, yazıda putin gibi bir tiran ve yakın çevresi oligarklardan bahsediliyor. acemoğlu'na göre, putin gibi bir otokrat ile çevresindeki oligarklar arasında bir anlaşma var. anlaşma gereğince putin ülkeyi yönetirken, çevresindeki dar oligarkları da zengin ediyor ve bu sembiyoz ilişki bir süre devam ediyor. zenginliğin kaynağı demokrasi, kalkınma, verimlilik veya refah artışından değil; elbette ülkenin doğal kaynakları, petrolü, gazı vb. gibi "allah vergisi" nitelikleri üzerinden gerçekleşiyor.

    4* ancak oligarkların serveti arttıkça, bir yandan da bu sembiyoz ilişki sorgulanıyor. ya yarın herhangi bir oligarkın bütün malvarlığına sudan bir sebeple el konulursa? kimse buna cevap veremediği için herkes temkinli olma yönünde ilerliyor. bu ilerlemenin yine acemoğlu'na göre iki yolu var. birincisi içeride kalıp putin aleyhine çaktırmadan çalışmak. ikincisi ise bütün aileyi ve paranın bir kısmını yurtdışına yollamak. böylece oligark kişisi, başına bir iş gelirse ailesi güvende olacak ve paralarına da dokunulamayacaktır. bu senaryoda seçilen iki şehir de, elbette londra ve new york'tur ki, her ne kadar batı kamuoyunda uzun yıllardır süregelen bir rus düşmanlığı -belki de ırkçılığı- olsa da, konu paraya geldiğinde batılı ülkeler klasik iki yüzlülükleriyle kucaklarını sonuna kadar açarlar. şu anda da dondurulan işte bunların malvarlığıdır. ve vergi cennetlerine bugüne kadar bir şey yapılamadığı için de, tam da bugünün bunlara müdahale etmede en doğru zaman olduğunu söylüyor acemoğlu.

    5* peki iki seçenekten diğeri olan, içeride çaktırmadan putin aleyhine çalışmayı seçen oligarklara ne olur? güzel soru. yine aynı yazıda verilen bir atıfla, mihail hodorkovski isimli bir oligarkın vaktiyle rusya'nın en zengin adamı olduğunu, putin'in iktidara gelmesiyle birlikte hodorkovski'nin putin'i eleştirmeye, çaktırmadan aleyhe çalışmaya başladığını ve iki kafkaesk yargılamadan sonra 2003 sonbaharında hodorkovski'nin hapse atıldığını belirtmemiz gerek. sonrasında ise wikipedia'ya göre kendisi 2014'te putin tarafından affedilmiş ve sürgüne gönderilmiş.

    6* tesadüf bu ya, daron acemoğlu'nun yukarıda alıntıladığım yazısını okuduktan sonra bu sabah da the economist'in 19 mart 2022 haftasındaki sayısına ilişkin bülteni geldi ve öne çıkan yazılara bakarken, the economist ekibinin hodorkovski'den yazı talep ettiğini ve buna da sayısında yer verdiğini gördüm. zaten bu entarinin iskeleti de böyle oluştu.

    7* "ben" diyor hodorkovski, "neredeyse 20 yıldır putinle mücadele ediyorum. on yıl bu yüzden rusya'da hüküm giydim ve sonra sürgüne gönderildim. eğer ülkeme geri dönersem müebbet hapis cezası alacağım. bana bütün bunları yapan kişiyi tanıyor muyum? sanırım evet. bu yüzden joe biden'ın, emmanuel macron'un, naftali bennett'ın yenilgili yaklaşımlarını umutsuzca izliyorum" diyor eski oligark. (görselli kaynak)

    8* nihayetinde lafı döndürüyor dolaştırıyor ve putin'in, batıdaki liderler gibi bir devlet adamı olmadığına, haydutun teki olduğuna, batılı devlet adamlarının bu gibi bir insanla muhatap olmayı bilmediklerine, çünkü hep kendileri gibi devlet erbabı insanlarla ilişkiler içerisinde olduklarına getiriyor. bayağı putin'e açık açık "thug" diyor adam ve bu da the economist'te yayımlanıyor, ilginç.

    ("thug"ın tureng'deki tercümesinde şu sonuçlar çıkıyor: haydut, katil, şaki, gangster, eşkıya, cani)

    9* netice itibarıyla hodorkovski, putin gibi birinin zayıflık gösteremeyeceğini, batının da kendi hamlelerine karşılık en ufak bir zafiyet göstermesi halinde işleri daha da ileri götüreceğini söylüyor. bunu söylerken de, vaktiyle 10 sene geçirdiği rus hapishanelerinden örnekler veriyor. bu nedenle de eğer ukrayna hava sahası kapatılmazsa, diyor hodorkovski, izleyen süreç içerisinde polonya ve baltık ülkelerinden de putin'in bir ısırık alabileceğini ileri sürüyor. nitekim daha dün, rusya tarafından yapılan bir açıklamada, bosna'nın nato'ya girmesi gibi bir senaryoda, ukrayna'yla aynı kaderi paylaşabileceği yönünde bir açıklama yapıldı. tahmin edilmesi çok zor olmayacağı üzere, bu açık bir uluslararası tehdit.

    10* son olarak "hava sahasını kapatma" mevzusuna da değineceğim. hodorkovski'nin söylediği gibi, ukrayna hava sahasının kapatılması olayı o kadar kolay bir hadise değil. ukrayna hava sahasını kapatır ve bu nato tarafından uygulamaya geçirilirse (çünkü ukrayna'nın hava gücü yok), o vakit nato'nun düzenli olarak ukrayna üzerinde devriye uçakları uçurması gerekecek. bu doğrudan doğruya rusya ile nato'nun çatışması yani birbirlerine girmesi anlamına gelecek. ayrıca nato'nun görevlendireceği hangi ülkenin güçleri bunu yapacak? fransa mı? abd mi? almanya mı? türkiye mi? dolayısıyla hava sahası kapatmak demek, sonrasında oranın korunması için düzenli olarak savunma hatlarının kurulması ve uçakların devriyeli şekilde uçması demek. gerekirse o alana giren rus uçaklarının, helikopterlerinin vb. düşürülmesi, yani savaş demek. buna ilişkin güzel bir 2 mart 2022 tarihli the economist yazısı da "what is a no-fly zone?" adı altında şurada.

    11* netice itibarıyla ukrayna sanki ikiye bölünecek gibi duruyor. batı tarafında batıcılar, doğu tarafında da rus azınlıkların da oluşturduğu doğu ekseni. zaten ara ara ukrayna'nın mevcut pozisyonunun berlin duvarıyla da kıyaslandığı oluyor. bunun sonrasında moldova, sırbistan, bosna, baltık ülkeleri, polonya'nın gelip gelmeyeceği de meçhul. hodorkovski'ye göre nato bir yere kadar rusya'nın bu agresyonunu tolere edecek ancak bir süre sonra kendi ağırlığını koyacak. ve o ana kadar putin, batının bu yumuşak karnı üzerine oynayarak ilerleyecek. bu açıdan da ufukta yeni savaşlar olabilir diyor hodorkovski. bunun önlenmesi için de tek çözüm, yine ona göre, ukrayna hava sahasının kapatılması. çünkü putin gibi bir "thug"ın yarın bir gün yapmayacağı, yapamayacağı hiçbir şey yok. adam bizzat kendi yaşadıklarıyla bunu tescil ediyor gibi.

    ilginç muhabbetler. yakından takip etmek lazım.

    putin ve uluslararası ceza mahkemesi konusuna başka zaman değineceğim. o kısım biraz yavaş ilerliyor.

    şaşırdık mı?

    *

    (bkz: 24 şubat 2022 ukrayna rusya savaşının başlaması/@dragonlady)

    (bkz: bayraktar tb2'lerin rusları vurması/@dragonlady)

    (bkz: rusya ukrayna savaşı/@dragonlady)

    (bkz: don't look up/@dragonlady)
  • batı’nın yaptırımlarıyla ülkede kaos çıkartıp rusya’yı yok ettikten sonra çıkıp ‘ben hitler’in torunuyum, dedemin intikamını aldım, ehehehe’ diyecek orospu çoçuğudur.
hesabın var mı? giriş yap