• beğenmeyenler için bir kampanya başlatılmış. fiyat oldukça makul gibi. ben deneyeceğim şahsen;

    http://i.imgur.com/lbnuoyo.jpg

    edit: arkadaşlar şu resimde ki ironiyi de anlamadıysanız ben daha da bişey demiyorum lan. burası ironinin kalbiydi, tapınağıydı bir zamanlar, ne hale düştü aq. ironik değil mi.
  • mobilde metroyla birlikte başarılı bulmakla birlikte masaüstünde ciddi sorunlu olduğunu düşünüyorum. laptop'larımdan birinde downgrade ettim bile:

    - kullanıcı arabirimi keşfedilebilir değil. "mouse'la ekranda tıklanabilir gördüğüne tıklama"ya alışmış bir kullanıcı olarak ekrana baktığında "haa şunları deneyeyim" diyemiyorsun. kabile büyücüsü gibi rastgele mouse'u oraya buraya çekmen gerekiyor. orada da neyi nasıl yaptığına dair batıl inançların oluşuyor.

    - start menu'nun tam ekran olması o sırada üzerinde çalıştığımız konudan bağımızı koparıyor focus dağıtıyor.

    - tam ekran metro uygulamaları astronomik çözünürlük israfı. metro uygulamaları tam ekran tasarlandığından da "ekranı ikiye bölme" özelliği hiçbir işe yaramıyor.

    - start menu search'ün "apps/settings/vsvs" diye ayrışmış olması kullanıcıda var olan "aramaya tam güven" nosyonunu yok ediyor. çünkü kullanıcı "ben oraya ne yazarsam yazayım windows bulur" varsayımından sıyrılmak ve bilgisayarın yapması gereken bir işi kendi yapmak zorunda kalıyor. can sıkıcı.

    - pencere tabanlı masaüstünün nimetleri olan uygulamadan uygulamaya drag'n'drop, bir uygulamayı kullanırken diğerinin state'ini arkada takip edebilmek gibi olanaklardan mahrumuz.

    - tam ekran uygulamalar işin kolayına kaçıp dpi'a göre ölçeklendiklerinde, yüksek çözünürlüklü monitörün faydalarından istifade etmeyi imkansız kılıyorlar. çözünürlükleri farklı olmasına rağmen fiziksel boyları aynı olan iki monitörde görünen bilgi miktarı iki monitörde de aynı oluyor. pencereli uygulamalarda ise "ufak sabit boyut" tam tersine bir avantaja dönüşüyor. birden fazla uygulamayı aynı anda takip edebilip aralarında rahatça geçiş yapabiliyorsun. çözünürlüğünün nimetlerini uygulama geliştirenin inisiyatifine kalmadan alıyorsun.

    - metro winamp gibi sabit boyutlu ama ufak yer kaplayan masaüstünün bir köşesine kondurulabilen gadget'ımsı uygulamalara izin vermiyor.

    - metro uygulamaları masaüstüne kondurulamadıklarından kullanıcı tecrübemiz bir kısmı metro olan bir kısmı pencereli olan uygulamaların üzerine oturmuyor. ya herru ya metro deyip illa ki birini seçmemiz ve öbürünü sonsuza kadar terk etmemiz gerekiyor. hani bu geçişler kolay bile olsa mesela metro uygulamaları pencerelere sokuşturulabilse bile kullanım dinamikleri o kadar farklı ki bu hibrid kombinasyonu hiçbir son kullanıcı tercih etmeyecektir. ederse de canı sıkılacaktır.

    - win-x diye bir kısayol tuşu var. orada çıkan liste tam olarak "abi biz bunlara erişimi zorlaştırdık kusura bakmayın, son dakkada böyle bişi sokuşturduk idare edin, yengeye çok selam" kabullenişi başka bir şey değil. çıkan menü o kadar tekdüze, menü seçenekleri o kadar ayrıştırılamaz ki (eski start menu'nün aksine), hem geri adım olmuş hem de böyle bir şeye en başında gerek görülmüş olması da suçun itirafı resmen.
  • çok sonralardan gelen düzeltme: * bu yöntem artık çalışmıyor.

    --- spoiler ---

    daha önceden lisanslı windows'u sadece mağaza vitrinlerinde görmüş olsanız da 29 tl ye satın alabildiğiniz işletim sistemi.

    bilge rusty james ve huckleberry'e teşekkürlerimle;

    sistem: dell n5010 laptop, satın alırken (kasım 2010) içinde windows 7 home premium verilen, silip windows 7 ultimate kurduğum.

    amaç: elimizde var olan işletim sistemini (windows 7) windows 8'e yükseltme talebiyle microsofttan indirim kuponu kazanmak (değer 46 tl, kuponsuz yükseltme 75, kuponla 29 tl)

    adımlar;*

    1. firefox üzerinden https://www.windowsupgradeoffer.com/…r/registration sayfası açılır, marka model bilgileri düzenli doldurulur, satın alma tarihi olarak 4 temmuz 2012 verilir (hmm çok kötü bişey yaptık, microsoftu kandıracağız) doğrulama kodunu girdik, kullanım koşullarını kabul ettik ve devam dedik.

    2. bu adım sıçtın mavisini gördüğümüz yer oluyor. bizden elimizde var olan sistemin ürün anahtarını istiyor. bir gururla laptopu havaya kaldırıp anahtarı okuyup giriyoruz ve doğrulama sonucunda yaşlanıp kırışmış olan ebemizi tersten görüyoruz. çünkü kabul etmiyor. haliyle çuvallıyoruz, kupon mupon yok bize.

    3. öğreniyoruz ki internet explorer varmış, bu da microsoftunmuş. https://www.windowsupgradeoffer.com/…r/registration linkine bundan girince farklı şeyler oluyormuş. 1. adımdaki bilgileri yine giriyoruz. devam diyoruz.

    4. ta ta. ürün anahtarı falan doğrulama yok! http://i.imgur.com/kg8uy.png şeklinde iki mail birden alıyoruz. biri promosyona kayıt olduğumuzu belirtiyor. diğeri de promosyon kodumuzu içeriyor. 46 tl cepte diyebiliriz.

    5. bu adımı microsoftun mailinden çalalım;

    microsoft yükseltme yardımcısı indir: http://go.microsoft.com/fwlink/?linkid=263815

    önemli notlar:
    • windows 8 yükseltme yardımcısı’nı, yükseltme yapmak istediğiniz pc'de çalıştırmanız gerekmektedir.
    • satın alma ekranına ulaştığınızda size tam fiyat gösterilecektir. sipariş onayı sayfasında promosyon kodunuzu girip, ardından uygula'ya tıkladıktan sonra fiyat windows yükseltme teklifi fiyatı* olarak değişecektir.

    6. çalıştırınca önce var olan sistem denetlenecek, panik yok, sadece hangi programlar taşınabilir, donanımsal bir uyumsuzluk olası mı bu rapor ediliyor sonunda, yükseltme için sonunda tek bir işletim sistemi seçeneği var: windows 8 pro.

    7. satın al dedikten sonra fatura bilgilerini girin.

    8. ödeme (kredi kartı/diğer) bilgilerini girin.

    9. son sayfada promosyon koduna mail ile gönderilmiş olan (adım 4) promosyon kodunu girin. fiyat 75 tl den 29 tl ye düşecek. satın alın (tabi istiyorsanız).

    10. http://i.imgur.com/kdirx.png bu resme bakıp soluklanın. ilk defa yazılıma para verdiyseniz (bkz: ben) "ben nasıl bir çılgınlığa kapıldım da bu işe girdim" diye yaklaşık 29 saniye düşünün. bu arada makbuzun kopyası mail ile size ulaşmış olacak.

    11. ileri dedikten sonra windows 8 indirilmeye başlanacak. http://i.imgur.com/6quhh.png

    12. indirme bittikten sonra dosya bütünlüğü kontrol edilecek: http://i.imgur.com/4kkpi.png

    13. http://i.imgur.com/wqnkb.png bu aşamada 3 seçeneğiniz var;

    a) şimdi yükle: açıklamaya gerek bulunmayan, çok açık seçenek.

    b) ortam oluşturarak yükle: indirilen kurulum dosyalarını kullanarak
    ........doğrudan bootable usb bellek oluşturabilir
    ........kurulum dosyalarını iso formatında disk yansıması olarak kaydedebilirsiniz. bu yansıma ile sonradan dvd'ye yakma, bootable usb oluşturma gibi şeyleri yine yapabilirsiniz.

    c) daha sonra masaüstünden yükle: özet: "çık" bu seçenek sihirbazımızı kapatır. masaüstünde kısayolu bulunduğundan aynı pencereyi (13. adımdan itibaren) tekrar oluşturabilirsiniz.

    tavsiyem eşeği sağlam kazığa bağlamak ve öncelikle kurulum dosyalarını iso formatındaki disk yansıması olarak kaydetmek. http://i.imgur.com/ihmh4.png

    bundan sonrası size kalmış.

    kaynak: şublogişinidebiröğrenemedim.blogçöplüğü.com

    --- spoiler ---
  • birisi gelmis, acik acik ben teknoloji ile siki fiki degilim diye yazmis, windows 8'e isinamadim demis. en basit isler icin kullandigini belirttigi bilgisayarina elinin gitmedigini soylemis. ne teknik bir analiz yapmis, ne de urun hakkinda yalan yanlis yorum yapmis. gitmis kendi durumunu sozlukle paylasmis. sanki her yeni cikan urune sak diye adapte olmak zorundaymis gibi (ki windows 8'e uyum sorunu yasayan milyonlarca insanin hikayesi nette mevcut), adam gelmis hop yapistirmis etiketi: 'andaval'. ne kadar basit birisine hakaret etmek. kusura bakma herkes senin gibi bilgisayar konusunda yetenekli olmayabilir ki, zaten en basinda bu islerden anlamadigini soylemis.
  • kullanıcı deneyimi açısından windows'tan mac os'a geçmekle windows 7 ve öncesinden windows 8'e geçmek arasında pek bir fark olmadığını söyleyebilirim. iki durumda da eski alışkanlıklarınızın çoğunu çöpe atmak zorunda kalıyorsunuz. bilkom'un windows kullanıcılarını tavlaması için bundan daha güzel bir fırsat olamaz. epey sıkıntılı olacağa benzeyen metroya geçiş döneminde fiyatları kırıp, ama gerçekten esaslı bir indirimden bahsediyorum, üstüne birkaç kampanya patlatsalar kazanacakları kullanıcı sayısıyla hiçbir şey olmasa sürümden kazanırlar ama bilkom'da nerde o vizyon.

    linux diyen arkadaşlar da var ama biraz empati eksikliği görüyorum. terminali kapatın ve biraz halkın arasına karışın dostlar. size çok basit gelen linux normal bir vatandaş için hadron çarpıştırıcı gibi bir şeye denk geliyor. senelerin linuxçusüyüm diyen adamlar bile yeri geliyor bir printer tanıtmak için 10 takla atıyorken bu tarz şeyleri işinde gücünde sami amcamdan, melahat teyzemden beklemeyin. evet benim de zamanında windows'tan ne farkı var ki deyip büyük hevesle bilgisayarlarına debianlar, ubuntular kurduğum epey bir denek oldu ama deneklerden hiçbiri ikinci günü göremedi. masaüstündeki internet explorer'ı sildim internete giremiyom diye taaa memleketten telefon açan, sistemindeki beşyüzbin tane spy, adware, virüs, bloatware'i temizledikten sonra internet explorarımdaki gülücüklü mülücüklü şeylerimi niye sildin çabuk bilgisayarı eski haline getir diye fırça kayan tanıdıklarım var benim. ama ben inanıyorum arkadaşlar o kadar paralel evren var diyorlar. elbet bir tanesinde bu yıl desktop'ta linux'ün yılı olmuştur. olmadıysa da olacaktır.
  • eğer "metro disabled - start menu put back edition" çıkmazsa hayatımda ilk defa yeni bir windows sürümüne kesinlikle geçmeyi düşünmüyorum. microsoft'un bugüne kadar yaptığı en kötü ux çalışması herhalde. sadece bir vm altına kurulumdan aklımda kalanlar:

    - monitörün aspect ratio'sundan kıllandıracak kadar kötü ve uyumsuz tipografi tercihleri. devrilmiş çöp tenekesi logodan zaten bahsetmiştik.

    - windows'un yeterince kötü pr'ı yokmuş gibi "bir şeyler yapıyorum" göstergesinde estetik tercih olarak "duraklama" eklemişler. motoru tekleyen arabaya dönmüş hiçbir sorun olmasa bile can sıkacak şekilde.

    - kurulum esnasında kullanıcı hesapları konusunda kullanıcının iyi bilgilendirilmemesi. iddia ediyorum live id sync'i yapan tecrübesiz kullanıcıların tamamı windows account şifreleri ile live id şifrelerini aynı yapacaklar. böylece güvenlikte bir çığır açıp lokal hesabını ele geçirdiğiniz birinin live hesabını ve beraberinde allah ne verdiyse ele geçirebileceksiniz.

    - windows tarihinde ilk defa gelmiş olan "keşfedilemez kullanıcı aksiyonları". cua yıllarından beri her kullanıcı arabirimi işleminin görsel olarak keşfedilebilir olmasını öngören microsoft ilk defa sihir gibi köşelerden, gizli shortcut'lardan falan medet umar olmuş. korkunç.

    - metro'nun başarısız olmasına lafım yok da koskoca desktop tecrübesini yerle bir etmiş, bari gölge etmeseydi. microsoft'un tablet için düşündükleri anlaşılır olmakla beraber bunun desktop'ta en ufak bir kabul göreceğine inanmaları büyük saçmalık.
  • masaustundeyken alt-f4 yapildigi takdirde bilgisayari kapatma dialogunun geldigi isletim sistemi. windows 95'ten beri boyle diye biliyorum. alt-f4 diye ayar vermeye calismak yanlis ama alt-f4 ile kapanmiyor diyerek millete salak demek apayri bir rezilliktir.
  • özellikle türkiye'de artık politik gündeme o kadar odaklandık ki; buralarda bile türk seçmen profili görüyorum.

    - bundan 15 sene öncesi ilk internete girerken bir avuç junkie muamelesi görüyorduk. bir ara hele internette porno izlendiği falan 40 yaş üstü göbekli amcalarca duyuldu da hepimiz pornocu muamelesi gördük. internetten yazışıyoruz falan diye ne asosyalliğimiz kaldı, ne internet bağımlılığımız. masaüstü bilgisayar+56k modem kombinasyonuyla "internet bağımlısı" ilan etti bizi gazeteler televizyonlar. bilgisayara karşı ebeveynlerimizi uyardılar.
    -şimdi herkesin elindeki cihazda internet var. 15 sene önce bize acıyarak bakan göbekli amcanın 4 yaşındaki sümüklü torunu elindeki 100 liralık dandik tablete kitlenip candy crush zombisi olmuş, "bizimki çok zeki" falan diye övmeye çalışıyor. amca noldu hani biz sorunluyduk amına koyim?

    -cep telefonu çıktı, hemen "lazım olursa evden ararlar". sürekli aranabiliyosun yaa ne kadar kötü falan demeye başladılar. ne işe yarayacakmış.
    -şu an türkiye'de kayıtlı 113 milyon telefon var. kişi başı 2 telefon düşüyor neredeyse. "sürekli aranabiliyorsun ne kötü" diyen ablalar ulaşılamayınca sevgililerine telefondan gbt çekecek seviyeye ulaştılar. "avea çekmiyo yaa" diye kapsama alanı eksperliği yapıyorlar.

    -akıllı telefon çıktı, "hepsi telefon ediyo işte ya", "telefon etmek için değil mi zaten", "bilgisayar kullanırım", "ne gerek var". anlatıyorsun şöyle işe yarıyor, böyle bilgiye kolay ulaşıyorsun diye; hemen yine internet bağımlılığından girip asosyallikten çıkılıyordu.
    -kemerden kılıflı 3310 bağımlısı amcaların hepsi 5 inç akıllı telefonlarını nerelerine koyacaklarını bulamıyorlar şu an. bir de ne yapıyor diye sorsan ya oyun oynuyor, ya facebook'tan siyasi paylaşım like'lıyor. e hani biz asosyaldik, hani biz boş işlerin peşinde koşandık?

    türkiye'nin insan profili bu işte. belirli bir kesim de değil, sağından soluna ülkenin büyük çoğunluğu bu. misal şu an smartwatch'lar çıktı, yine "ne işe yarıyorcular" atıp tutuyorlar. aynı şekilde e-ink kitap okuyucular hakkındaki yorumlara şöyle bir göz gezdirin; anasına babasına sövülmüş gibi kötülüyor insanlar.

    türkiye'de alışılmışın, standardın dışına çıkarsanız hemen vururlar damgayı, itin götüne sokarlar. azınlık buldular mı affetmezler. bugün akıllı telefon kullanan amcaya sorun, "herkeste var" der. kimsede yokken ilk ona verseniz, çöpe atar. yani birinin başlatması, ön ayak olması, bağnazlığa direnmesi, yavaş yavaş algının kırılmasıyla ilerler türk insanı.

    zamanında büyük bir kullanım değişikliği olduğundan windows xp'den terfi etmeyi de reddettiler. sonra gelişimin dışında kalması, yaygınlaşması yüzünden belki şu an 100 bilgisayardan 2-3'ünde rastlıyorsunuz. windows 8'i de şu an itin götüne sokup çıkaran vatandaş bundan sonra esrafında windows 7 kullanan kimse kalmamasıyla, genele uymak derdine sürüm yükseltecek.
  • kodlayan amcalar kendilerine yönelik eleştirilerin google'a girememek seviyesinden geldiğini bilseler türkiye'ye satışı durdurturlar yemin ediyorum.
  • insanların ekşi duyurudan bihaber olduklarını görmemi sağlıyor. bak hani donanımhaber falan gibi siteleri bilmiyorsun, sevmiyorsun, ekşicilere sormak istiyorsun diyelim. lan tam da bunun için adamlar ekstradan site yapıp açmışlar ekşi duyuru diye. kullansana.
    günde en az 3-4 kere sonunda "bilenler yeşilimi yaksın", "yardımcı olur musunuz?", "yardımsever sözlük yazarı yok mu?" yazan entryler giriliyor. öncesinde de verdiği tek bilgi "ay şunu beceremedim", "ay şuna basınca dondu" bilmemne. eskiden taşşak geçmek için sözlük foruma döndü derdik ama insanların sözlüğe teknoloji forumunun destek bölümü gibi davranacağını da tahmin etmezdim. inşallah donar da açılmaz lan windows 8iniz. inşallah harddiskinizi komple uçurur da en azından bir hafta falan gözükmezsiniz şurada.
hesabın var mı? giriş yap