• hakkında yıllardır ortada dolaşan komplo teorisi çok basit bir google aramasıyla çökertilebiliyor.

    ne denmiş: doktor civanım çekimleri sırasında güreş sahnesi çekilirken üşümüş, kemal sunal'ın içinde ısındığı arabaya girmeye çalışmış, aralarında tartışma çıkmış sonra da kendisi ömrünün sonuna kadar yeşilçam'da boykot yemiş.

    gerçek: doktor civanım filmi 1982'de çekilmiş. yadigar ejder bu filmden sonra öldüğü 1992 yılına kadar 60 tane filmde oynamış. bunlar içinde bizzat kemal sunal'ın çektiği filmler de var. mesela doktor civanım'dan 1 sene sonra çekilen kılıbık, ondan 1 sene sonra çekilen en büyük şaban, 1985'te çekilen şaban pabucu yarım, ertesi sene çekilen tarzan rıfkı'da rol almış.

    onun dışında zeki & metin'in baş belası, aydemir akbaş'ın futboliye, müjdat gezen'in gırgıriye'de büyük seçim, cüneyt arkın'ın kartal bey filmlerinde oynamış ve bir çok farklı aktör, yönetmen ve yapımcıyla çalışmış. öyle boykot yeme gibi bir şey sözkonusu değil.
  • 1951 yılında bugün doğmuş ve 1991 yılında hayata veda etmiş yeşilçam aktörü.

    ölümünden 20 yıl sonra ise adı google'a yazıldığında önerilen arama ''yadigar ejder alevi mi?''

    sivas'ta dünyaya gelmiş.

    ona “adnan” adını vermiş.

    çok zorlu bir yaşamı olmuş, 10 yaşından itibaren çalışmaya başlamış.

    odun kırmış, pazarda çalışmış, çaycılık, amelelik yapmış ama en sevdiği işi sinemalarda çalışmakmış. döneminde sivas sinemalarında çalışmış.

    yadigar ejder’in kardeşi gülseren erdoğan bu olayı erhan tuncer’in yazdığı deligözel kitabında şöyle bir olay anlatıyor;

    ''annem o büyüdüğü sırada hastaydı. bir gün bir yere gidecekmiş, annemden 10 lira para istemiş. annemde de 50 lira varmış. “ver anne” dedim. “bu parayı verirsem bir daha getirmez” dedi. itiş kakış sırasında annemin kulağına çarptı, annem felç oldu. o yüzden onu bir daha pek sevemedik.'

    bu olayın ardından yadigar ejder evden ayrıldı, babasıyla beraber almanya’ya gitti. 1.5 yıl sonra istanbul’a döndü. cebinde parası da vardı.

    çok sevdiği sinema dünyasına girmek istiyordu. artistlerin gittiği yerlere gitmeye başladı, ama zamanla parası da tükendi. 1972 yılında ilk kez bir filmde rol aldı.

    yapımcı/ yönetmen memduh ün kendisiyle tanışmasını: “yadigâr ejder’i ilk kez levent’teki evimizden hatırlıyorum; odun kırmaya gelmişti. üzerinde hiçbir şeyi yoktu, mont vermiştim ona. kan davasından yattığını, cezaevinden yeni çıktığını söylemişti. ona uygun elbiseyi bulmakta zorlanırdık. tarlabaşı’nda bir terzi vardı, o dikerdi elbiseleri. normal insana 2-2,5 metre kumaştan pantolon dikilirdi. yadigâr’a 3.5 metre kumaştan diktirirdik'' diye anlatmış.

    ama kimseye asıl adının adnan olduğunu söylememiş

    anlatılan hikayelerden biri sivas’ta ünlü bir kabadayı olan yadigar’ın adını kullandığı yönünde.

    hatta kimse kendini rahatsız etmesin diye de “ben cezaevinden çıktım” diye bir hikaye uydurmuş. çünkü görüntüsünün aksine korkak ve ürkek bir yapıya sahipmiş.

    ilk filminden sonra ufak tefek rollerde oynamaya başlamış.

    1976 yılında tam 41 filmde rol almış.

    çok kazanmıyor ama yaşamını idame ettirebiliyormuş.

    hiç evi, malı mülkü olmamış.

    parası olduğunda iyi otellerde, olmadığında daha küçük otellerde kalıyormuş.

    ışık şefi kaya sandık ise yadigar ejder’le o günlere ait bir anısını söyle anlatmış;

    “bir gün set bitmiş, gece 1-2 gibi eve dönüyordum, sokakta karşılaştım yadigar’la. “otelden çıkardılar” dedi. borcunu ödeyemediği için atmışlar garibimi... avanos sokak’ta uğur film’in deposu vardı. ışıkları, ekipmanları oradan alır, oraya bırakırdık her gün. oraya götürdüm, yatacak bir yer ayarladım. sonra 1 aya yakın ışık deposunda yattı. birçok kimse onun durumuna düşmedi, çünkü kimse sinemayı onun kadar sevmedi.”

    sinemadaki asıl çıkışını ise kemal sunal ile oynadığı filmlerde yaptı. avanak abdi filminde milyonların sevgisini kazandı. fakat 1986 yılından sonra kendisine nedeninin bilinmediği bir ambargo uygulandı....

    sanılanın aksine bunun kemal sunal ile alakası yoktu çünkü ejder daha sonrasında pek çok kemal sunal filminde oynadı.

    uzun süre hiçbir film teklifi gelmedi. o dönem taksim gezi parkı’nda uyuduğu bile olmuş

    daha sonra bir filmde bir de skeçte oynaması istenmiş.

    film setinden çıkıp, televizyona gidiyormuş.

    ama hastalığı artık katlanabileceği seviyeyi geçmiş...

    zaten uzun zamandır başı ağrıyor, bacakları şişiyordu. ama iş bulamam korkusuyla kimseye söylemiyormuş.

    1991 yılında istanbul'da hayatını kaybetti.

    sanatçının taksim parkı'nda donarak öldüğü iddia edildi. hatta hala böyle paylaşımlar yapılmakta.

    ancak daha sonra sanatçının yüksek tansiyon ve şeker hastası olduğu, bu hastalıklara bağlı kalp krizi ve beyin kanaması geçirdiği ya da kayarak başını duvara çarptığı ve bu nedenle öldüğü söylendi.

    hayatı, erhan tuncer'in kaleme aldığı ve 2015 yılında yayımlanan "bir yadigar ejder" adlı kitaba konu olmuştur.

    mezarı, beyoğlu'nda kulaksız mezarlığı'ndadır.

    yaşasaydı bugün...

    yine saygı görmeyecek ve insanlar ona 'alevi misin'' diye soracaktı..

    ışıklar içinde uyusun.

    kaynak: derleme

    edit: debe'ye girince dm ile saldıran oldu, google arama sonuçlarına kendiniz de bakabilirsiniz adam hakkında ne sorgusu yapılmış diye.
  • kilyos'ta çok soğuk, karlı bir havada kemal sunal ile yağlı güreş sahnesi çekmektedirler,çekim uzadığından yadigar üşümektedir.aynı anlarda kemal sunal ise kaloriferleri yanmakta olan arabasının içinde viski içmektedir.yadigar ejder de arabaya binmek en azından ısınmak istemiştir.arabanın kirleneceği düşünülerek izin verilmemiştir.bu yadigar ejder'in çok ağrına gitmiş o gün sette yapımcıyla tartışmıştır ve yeşilçam mafyası tarafından bir daha iş alamama cezasına çarptırılmıştır ve bu sürecin sonu da malum sonla ,parkta ölümle bitmiştir.
    kemal sunal'ın yadigar'ın arabaya bindirilmemesi konusunda tavrı bilinmemektedir. günahını almayalım ama gerçekten bundan sonra yeşilçam emektarları benim gözümde yıldızların çok ilerisinde
    anı kaynak: sönmez yıkılmaz arka pencere dergisi sayı 5
  • sinan engin'in bir programda anlattığına göre filmlerdeki kabadayı, önüne geleni asan kesen bir adam tiplemesiyle karşımıza çıkmasına rağmen gerçek hayatta nahif olan bir adamdır. yapılı, cesur bir adam intibası yaratmasına rağmen; 80'li yılların sonunda sinan enginle yadigar ejder istanbul'un alt tabaka semtlerinden birinde yürürken mahalle köşesinde duran ufak tefek iki gencin "ayıya bak" minvalinde laf atmasına karşılık yüzlerine dahi bakmadan duymazlıktan gelerek adımlarını hızlandırıp oradan uzaklaşmak istemiş.

    evde televizyon izlenirken denk geldiğimde her zaman duruyorum onu görünce. yeşilçamda jön olmayıp vazgeçilmez olan iki oyuncudan biri benim için, ötekisi de ihsan yüce. orhan pamuk, yeni hayat'ta 90lar uzun otobüs yolculuklarında tüm yolcuların küçük bir televizyonda izlediği yeşilçam filmlerinde bir oyuncudan bahseder. bir filmde başrolün eniştesi, diğerinde köylüsü, ötekinde kahya, bir diğerinde ağa, bir başkasında muhtar; her filmde karşınıza bir köşeden çıkan bir adam der onun için. isim vermez ama muhtemeldir ki o ihsan yüce'dir. klişe olacak ama yeşilçam emekçisi olan, onlara denk geldiğinizde gerekçesiz biçimde iyi hissettiren iki adamdır onlar.
  • 191* filmde oynamış ve hayatı boyunca kendine yetecek parayı kazanamamış aktör... şimdi selenadaki yetenek özürlü kızların hepsi, kendilerine bir ömür yetecek parayı kazanmışlardır bile..

    hayat ne garip lan.. bir yanda çocukluğumdan beri yüzünü görünce gülümsediğim, her sahnesini tekrar tekrar izlemekten zevk aldığım, bir öğün yemek karşılığında odun, kömür taşıyan, ve hayatının sonunda da soğuktan ölen bu güzel insan..

    öbür tarafta ekranda görmeye bile tahammül edemediğim, bok gibi para kazanan selena...
  • bir gün evinden çıkardılar yadigar'ı. kimi kimsesi yoktu istanbul'da. buz gibi soğuk bir gece vakti taksim'e çıktı birkaç parça eşyasıyla.

    havada hain bir soğuk kol geziyordu. kimsecikler yoktu koca meydanda.

    buralarda ne kadar çok dolaşmıştı.

    bir banka uzandı. ellerini bacaklarının arasında ısıtmaya çalıştı.

    öksürüyordu e...peydir koca adam. uyku girmedi önce gözlerine. yarını düşünüyordu.

    sonra yorgunluk çöktü. ağır ağır kapandı gözleri.

    bir uyudu, bir daha uyanmadı.

    bir uyudu, bir daha dayak yemedi kimseden.

    bir uyudu kimseler bilmedi ismini.

    bir öldü yalnız taksim meydanı ağladı koca adama. sokak köpekleri tuttu yasını.

    yaşamın son karesini asillere yakışır bir onurla oynadı adam.

    bir figüran gibi öldü; kimsesiz, yalnız, gözyaşı dökmeden....

    alıntıdır : http://www.sipesifik.com/…yazi.php?yazarid=22&id=12
  • 1987 yapımı beyoğlu’nun arka yakası filminde sokakta tarık akan’la çarpışıp düşmeleri sonucu aralarında geçen şu replik tebessüm ettirmiştir:
    t.a : ne iri adammışsın
    y.e : sen de ne uzun adammışsın

    zira birisi yeşilçamın en iri, diğeri de en uzun aktörüdür. ikisinin de toprağı bol olsun.
  • 1 mayıs'ta sol yumruğu havada slogan atarken çekilmiş bir fotoğrafını bizlere miras bırakan yeşilçam emekçisi:

    http://i.imgur.com/xpjvc.jpg
  • asıl adı adnan enbiyaoğlu olan sivaslı oyuncu. yeşilçamdan kader arkadaşı cem erman onu şöyle anlatmış :"yadigarla bir gün parasızlıktan taksim parkında oturuyoruz. karnımız aç. bir ekmek ve biraz kaşar peyniri alacak para çıktı ikimizden; ucundan ucundan yedik. hiç unutmam çok sıkıntıdaydık. yadigar çok sevdiğim bir arkadaştı fakat çok garip öldü. kebapçı mehmet vardır parmakkapı'da. yadigar tuvalete giriyor. çıkmayınca merak edip kapıyı kırıyorlar. tansiyon yükselmesiyle tuvalete düşmüş. yüksek tansiyondan beyin kanaması, zaten ayaklarından da hastaydı. şakacı, hoş, çocuk ruhlu bir arkadaştı. öyle bir adam türk sinemasına kolay kolay gelmez. çok efendiydi, çok utangaçtı. herkesin yardımına koşan altın kalpli bir zavallıydı. nasıl bir yılmaz güney, bir ayhan ışık gelmeyecekse, bir yadigar ejder de gelmez."

    kaynak: akbayır, s., edebiyat karın doyurmaz çay içirir, yolcu dergisi yayınları, 2006
  • rahmetli dayım anlatırdı, kalacak yeri olmadığı zamanlarda okmeydanı şark kahvesinde sandalyelerin üzerinde uyurmuş. verilecek bir tas yemek karşılığında mahalledekilerin odun, kömürünü taşırmış. umarım şimdi rahat uyuyordur.
hesabın var mı? giriş yap