• tıka basa dolu olan bir kafede, sadece kendinizin yalnız olduğunu farkettiğiniz andır.
    belki de insanların, "alabilir miyim" diyerek boş sandalyeleri gösterdiğinde "evet" dediğiniz andır.
    ve yine etrafınızda sandalye dahi kalmadığındaki o andır..
  • bir yere gitmek istediginde eslik edecek kimsenin olmamasi.
    yalniz gitmek istemedigin icin de arada vazgecmen.
  • yağmurda sıçan gibi ıslanmışsan..

    it gibi donuyorsan..

    ve önünde iki sevgili bir şemsiyenin altında fısır fısır konuşup gülüşüyorsa..

    işte o anlardan birini yaşıyorsun demektir.
  • televizyondaki komik şeye hığa hığa diye güldükten sonra tam böyle ağzınızı toplarken aklınıza gelen yorumu paylaşacak kimsenizin olmadığını fark ettiğiniz andır. yamandır.
  • seçtirilmiş yalnızlıktan muzdarip olanlar için;

    "bu kadar asosyal olmamalısın canımcım. arkadaşlarını ara, gez toz sen de..."
    "böyle kendi kabuğuna çekilmemelisin. ortamlara ak, yeni arkadaşlar edin..."

    gibi hiç akla gelmeyecek kadar zekice tavsiyeler duyulduğu an.

    not: bak harbiden hiç aklıma gelmemişti yalnız hissettiğimde arkadaşları arayıp bana ayıracak vakitleri olmadığını duymak ya da yeni ortamlara girip yeni insanlara selam verip babayı almak. denemediydim bile... öyle de aptal bir insanımdır...
  • yanlış bir şey yapmış da olsanız sizi koşulsuz destekleyen birinin olmadığını fark ettiğiniz an.
  • elin telefona gittiğinde o anki derdini paylasacak birini bulamamak, bundan dolayı daha da çok umutsuzluğa kapılıp iyice içine kapanmak, işte bana en çok koyan bu sanırım.
  • uğruna içecek ya da içtiğinde düşünecek kimsenin olmadığı andır...
  • otobüs yolculuğunun bittiği, otobüsün yolcuları indireceği yere geldiği zaman. diğer yolcuların onları özlemle bekleyen yakınlarına sarıldığını görürsünüz. sizi bekleyen kimse yoktur. bilmediğiniz koca şehirde gitmeniz gereken yere kaybolmadan gitmenin tedirginliği ve yalnızlık sizi iki kat üzer. :(
  • doğum günleri.
hesabın var mı? giriş yap