• gerçek bilgi cehaletinin sınırlarını idrak edebilmektir diyen konfiçyus tarafından çok çok uzun zaman önce çözümlenmiş konu
  • sevmesem de ilber ortaylı'nın çok güzel bir tabiri vardır bu durumla ilgili olarak.

    "yarı cahil, goethe ve faust'u duymuştur ama o mu ötekini yazmış, öteki mi onu yazmış onu bilmez." der. bence daha iyi bir tanımı olamaz.
  • ilber ortaylı'nın da dile getirdiği gerçeklik.
  • aşırı büyük bir tespitmiş gibi bu aralar sürekli paylaşılan laf. benim asıl merak ettiğim şey, bu paylaşımları yapan arkadaşların kendilerini tam cahil mi yoksa tam aydın olarak mı gördükleri. herhalde yarıcahil olarak görmüyorlardır bu lafları paylaştıklarına göre.
  • evet diyenlere, demeye çalışanlara katılırım. bir şeyi bileceksen kardeşim adam gibi bileceksin. az bil, öz bil ama tam bil. bildiğin konu dünya saçması bir konu bile olabilir başkalarına ama o konu da en iyi bilen sen olmaya gayret etmelisin. şimdi bu insanlar gidip yarım yarım bilgilerle, bir çok konuyu tırtıklayarak, ucundan eşeleyerek kulak dolgunluğu yaratıyorlar kendilerine. gel gör ki yarı cahiliyetin getirisi kişinin hiç beklemediği bir yerde göt gibi kalmasına neden oluyor. bunun örneklerini çok görüyorum çevremde. bir kaç kere de ben yaptım. ondan biliyorum. doğruya doğru. sende yapıyorsun bunu. önlemini al.

    her şeyi bilme telaşı sarmış milleti. gel gör ki şimdi bu yarı cahil zihniyetten bi bok olmadığı gören iş dünyası bile ben istemiyorum yarı cahil ( yarı tecrübeli ) eleman diyor ve tecrübesiz kişileri istihdam etmeye yöneliyor. yarı tecrübeli ile dikkatleri yarı cahillerin üzerine çekmeye çalışıyorum. (bkz: don't get me wrong) bu insanları törpüleyene kadar yada gerçekte ne bilgini ne bilmediğini anlayana kadar geçen süre, yeni birinin eğitimi için gerekli sürelere varıyor nedense. süresini modelledim gençler. doğrudur.

    bütün bunlar "aaa bilmiyorum, duymadım... anlatsana ya" diyememekten kaynaklandığı gibi elbette tecrübeden de kaynaklanıyor. kişi hiç tecrübe etmediği şey konusunda cahil damgası yiyecekse, varsın yesin. sen ettin de noldu ? başkalarına aktardığın tecrübelerin ağızdan ağıza sakız oldu ve bir gün birileri senin tecrübeni sanki kendi başından geçmiş gibi senin kelimelerinle anlatılır oldu. kimler tarafından? tecrübe ve beşinci ağızdan bilgi emici yarı cahiller tarafından. yarı cahil kişisi de biliyor bunları sen rahat ol. ego havuzundan çıksa görecek.

    dedim dedim de, sonuç olarak anacım, tam cahili severim. hor görmeyeceksin. güzel bir şeydir. temiz, açık, berrak beyin. maya tapınaklarında sen bir cahilsin tabi, bunu da unutma.
  • harbiden de çok kötüdür de bütün insanlar yarıcahildir onu napcaz.
    hangi insan herşeyi bilebilir ki?
    ben bu konuda herşeyi biliyorum diyen insan yarıcahil bile değildir.

    tanım: paradoks konusu.
  • (bkz: zırcahil)
  • tam cahil bilmez dolayısıyla bir iddiada bulunamaz. bunu istese de yapamaz. ama yarım yamalak bilen denyo çıkar bilmediği kısımları götünden uydurarak konuşur. çünkü ezik hisseder ve bu ezikliği çok biliyormuş izlenimi vermek adına çok konuşarak ger konuda konuşarak kapatmaya çalışır. bu yüzden saldırgandır. şüphe etmez. sonunu kendi bile göremediği çıkmaz sokaklara davet eder insanları.

    kendi zaten bulutlardaki kendi uyduruk hayal aleminden gerçeklerin soğuk zeminine bir gün mutlaka çakılır ve o zaman görür ebesininkini. ama üzüldüğüm bu denyonun cahil cesaretiyle yanlış yola soktuğu garibanların da en az bu denyo kadar acı çekecek oluşlarıdır.
  • adres sorarken galiba şuradaydı şu tarafa git diyen adam>>> yarı cahil
    adres sorarken bilmiyorum seni yanlış yönlendirmeyeyim diyen adam: tam cahil.

    tam cahil kendini biliyor.
    yarı cahil başkasını da cahilleştiriyor. bu sene de iyi cahil yaptı.

    aa tabi entry nick uyumu falan filan.
hesabın var mı? giriş yap