• ışıkları söndürüp nomadic ambience youtube kanalından ruh halime uygun bir video seçmek ve hayallere dalmak.

    favorilerim fırtınada manhattan
    yağmurda park
    arabayla izlanda
    ormanda sabah yürüyüşü
    şangay'da akşam yürüyüşü
    izlanda sahil yürüyüşü (buz içerir)
    orman gezisi (ceylan içerir)
    ve gönlümün birincisi yağmurda boston. boston çok güzel şehir. dolar düşsün bir gün sırf sokaklarında yürümek için oraya gideceğim. alla'n belası korona yüzünden eve takıldığımız şu günlerde ekrana dakikalarca gözlerini dikip başka bir yerdeymiş gibi düşünmek iyi geliyor.
  • (bkz: uyumak)
    28 yaşına geldim; hala uyuyunca, her şeyin geçeciğine inanıyorum.
  • 4-7-8 tekniğiyle nefes alma egzersizi

    - rahat bir pozisyonda tercihen dik durumda oturun, dilinizin ucunu ağzınızın çatısına yaslayın, üstteki ön dişlerinizin arkasında, tüm egzersiz boyunca dilinizin kalacağı küçük bir çıkıntı vardır (dilin buraya yerleştirilmesi, nefes verirken "whoosh" gibi bir ses çıkmasına neden olacaktır).

    - dörde kadar sayarken burnunuzdan derin nefes alın, (1-2-3-4) diyaframdan

    - içinizden yedi sayarak nefesinizi tutun (1-2-3-4-5-6-7)

    - sekiz saniye boyunca ağzınızdan yavaşça nefes verin. (1-2-3-4-5-6-7-8)

    bu tek bir nefes alıp-verme işlemi. bunu 3 defa tekrarlayın. toplam 4 nefes alıp verme olacak.

    nefes verirken daha yavaş olmak gerekiyor, yoksa havayı çabuk tüketirsiniz. zira nefes verme süresi nefes almanın 2 katı.

    bu egzersizi başlangıçta günde iki kez yapabilirsiniz. hatta günde yirmi kez yapabilirsiniz. ancak her seferinde bu nefes alma verme sayısı 4’ü geçmesin. bir ay kadar yaptıktan sonra 8’e çıkartabilirsiniz. (bir seferde 8 kez 4-7-8 döngüsü) bundan fazlası iyi gelmeyebilir.

    bu egzersiz kaygıyı azaltır. psikolojik ve fizyolojik açılardan stresi azaltır.

    parasempatetik sinir sisteminizle etkileşime geçerek stresi ve kaygıyı azaltırsınız. kalp atışı ve kan basıncı yavaşlar. stress hormonu olarak bilinen cortisol seviyesi azalır. pranayama denilen yogada nefes kontrolünde uygulanan bir soluk alıp verme yöntemi bu.
  • buzdolabında beklettiğim kağıt maskeleri, çok yorgun olduğum ve baş ağrısı çektiğim zamanlar çıkarıp çıkarıp yüzüme uygulamak. bunların nemlendirici, aydınlatıcı, kolajenli, hyaluronik asitli, meyve ekstraktlı, peptitli, kafeinli, davar özlü binbir çeşidi var. hiçbirinin mucizevi bir etkisi olduğunu sanmıyorum ve indirim oldukça topluyorum. bir de jade roller denen şu zımbırtıdan aldım, kötü bir gün mü geçirdim, başım mı ağrıyor, cildimde irritasyon mu hissediyorum, çıkar kağıt maskeyi, yapıştır yüzüne, jade rollerla da bir güzel üstünden geç. haftada 2-3 akşam michael myers gibi oturuyorum, çakralar parıl parıl.
  • yatağa girip 285 hz frekansında meditasyon müziği dinlemek, yastığa lavanta yağı damlatmak, ayak tabanlarına lavanta yağı sürmek.

    tissue regeneration & rapid healing

    o kadar çok rahatlıyorum ki, çok istersem uçabilirim bile sandım ama uçamadım.

    bu frekanslardaki müzikleri dönüşümlü dinliyorum ama favorim videodaki 285 hz uyku müziği.

    285 hz frekans kas ağrıları ve hızlı iyileşme için
    174 hz ağrıyı dindirmek için
    417 hz negatif enerjiyi def etmek için
    528 enerjik bir vücut için
    birkaç frekans daha var

    ne derece doğru bilmiyorum ama dinlerken daha kolay uyukuya dalıyorum, ruhuma da iyi geliyor.
  • canım çok sıkılmışsa aralıksız 150-200 sayfa kitap okurum. baktım kafaya taktığım şeyi çaktırmadan düşünmeye devam ediyorum, okuma hızını öyle bir attırırım ki beynin feleği şaşar, tövbe eder düşünmeye. terapi 500 tl, yarım kitap 20 tl. düşünün derim.
  • siyah beyaz yeşilçam filmleri izlemek. 1960'lı yılların yoksul, yalınayak sokaklarında şu an hayatta olmayan insanların hayat mücadelelerini izlemek kafamı dağıtıyor. hayatın ne kadar kısa ve ne kadar başına buyruk olduğunu fark ettiriyor.
  • nasa tarafından kaydedilen güneş sistemimizdeki gezegenlerin seslerini dinliyorum. özellikle de neptün.

    genelde yaptığım iş rutin, dolayısıyla da parmaklarım tarafından ezberlenmiş şeyleri klavye yoluyla bilgisayara aktarıyorum. bu arada neptün'ün sesini dinlemek hem işimi kolay bitirmemi sağlıyor hem beni sakinleştiriyor. o sesle beynimdeki düşünceleri belli bir odağa toplayabiliyorum. öbür türlü çok dağınıklar ve o dağınıklık yorucu biraz. neptün'ün sesini dinlerken -hele de işim yoksa- hayal kuruyorum. evrende süzüldüğümü düşünüyorum. eşyadan canlıya geçerek süzüle süzüle evreni dolaştığımı hayal ediyorum.

    bu ses kayıtları genelde 2 saat oluyor ve elbette ki tekrar. ama nasıl dinginleştiriyor beni inanamazsınız.
  • michael jackson'ın billie jean şarkısının konser kayıtlarını izlerim youtube'dan.
  • doğaya ve hayvanlara dair videolar izlemek. ve biraz evvel bulduğum şu video bunların en tatlılarından biri. ötüşleriyle içinizi ferahlatan kuşlar, kendilerine sunulan ceviz ve fındıklarla küçük bir çocuk gibi oynaşan sincaplar ve norveç'in huzur veren doğası; karla örtülmüş sakin bir orman köşesi.

    videoda arzı-ı endam eden kuşların türleri ise şöyle;

    çam baştankarası (coal tit)
    mavi baştankara (eurasian blue tit)
    büyük baştankara (great tit)
    bayağı şakrak kuşu (eurasian bullfinch)
    orman alaca ağaçkakanı (great spotted woodpecker)
    florya (european greenfinch)
    bayağı alakarga (eurasian jay)
    kuzey keten kuşu (common redpoll)
    dağ baştankarası (willow tit)
    bayağı sıvacı kuşu (eurasian nuthatch)
hesabın var mı? giriş yap