• ersan üldesin bir kitabı.
  • ba$arili bir ilk roman. zaten yazar ersan uldes, bu ilk romaniyla "inkilap 99 roman odulu" nu muzesine goturmu$tur.
    eglenceli, matrak, du$undurucu bir romandir. kitaptaki karekter isimleri (parmak yalayicisi, kadrolu, onikilik, hasoglan, guzellik, cinasli kafiye v.b) de enteresandir ve ferhan $ensoy tiplerini andirmaktadir.
    kitaptan guzel bir bolum;
    "...kanca atmanin dahi bir matematigi vardir oysa, bunu kimse hesaba katmiyor. "kanca uzunlugu arti kanca aticinin boyu carpi kanca aticinin maaş bordrosunda alti cizili olan rakam e$ittir kar$i cinsin ten rengine kar$ilik gelen pantone numarasi bolu kar$i cinsin kac defa milli oldugu e$itligi" saglanmadikca tum giri$imlerin bo$a cikma ihtimali kesinlikle artiyor, ama bar mudavimleri nedense bu e$itligi dikkate almiyor. daha da kotusu, bazen kendi altyapilarina gore degi$tirmeye, kutsal denklem uzerinde oynama yapmaya kalkiyor. oysa ikili ili$kiler yasasina gore, bu denklem uzerinde oynama yapilamaz, degi$tirilmesi teklif dahi edilemez. bunu kimse bilmek istemiyor."
    yukarida alinti yapilan ikili ili$kiler yasasiyla da tutunamayanlar daki hayatin koordinatlari teoremi okurun aklina geliveriyor.
  • (bkz: türk filmi)
  • nadiren iyisine rastlanır.
  • yerli film; konusunu, kalitesini bir kenara bırakacak olursak genel ağırlıklı olarak komedi türünde - en iyi gişe yapanlarda 10/7 oranında - iyi para kazandırmaktadır. konuyu sinema, sanat, seyirci, sosyoloji vs. başlıklarında olumlu-olumsuz değerlendirebiliriz ama mevcut rakamlar gösteriyor ki yapımcılar iyi kazanıyor. bu durumda yakın zamanda yerli film anlamında çok büyük değişimler beklemek hata olur.

    son 3 yılın yerli film gişe gelir rakamları

    2014: 340 milyon tl gişe geliri ( genel gişe geliri 606 milyon tl )
    2013: 270 milyon tlgişe geliri ( genel gişe geliri 504 milyon tl )
    2012: 183 milyon tl gişe geliri ( genel gişe geliri 425 milyon tl )
  • bir kaç kaliteli bulduğum örneği aşağıda iletiyorum.

    (bkz: itirazım var)
    (bkz: kelebekler)
    (bkz: sen aydınlatırsın geceyi)
    (bkz: yeraltı)
    (bkz: adem'in trenleri)
    (bkz: beş şehir)
    (bkz: güneşin oğlu)
    (bkz: polis)
    (bkz: fakat müzeyyen bu derin bir tutku)
    yazar notum: orospu müzeyyen.
  • cocuklarim olduktan sonra bir sey izlemeye pek vaktim olmuyor. oyle uzun, derin dizi filmleri ancak cocuklar uyuduktan sonra, o da halim kalirsa izleyebiliyorum. simdi yaz, benimkiler sabah 7'de uyaniyor, gun uzun; bir seyler izliyim diye netflix'teki yerli romantik komedilere taktim. hem cocuklar icin sorun olmuyor hem de oyle pur dikkat izlememe gerek olmadigi icin evdeki diger islerimi surdurebiliyorum.

    yaklasik 7-8 film izledim. yahu bu nedir? bu ne kotu senaryo, ne kotu oyunculuklardir? yazik gunah degil mi? cerez niyetine actigim filmleri sinir olarak bitiriyorum.

    oncelikle en buyuk sorun karakterlerin yeterince iyi islenmemesi. filmin basinda esas oglanla esas kiz bir goz goze geliyor, tamam bitti, buyuk ask basladi, ikisi birbirinin vazgecilmezi oldu, derin acilar cekmeye basladilar. o kadar kolay mi o is? once bir flörtün ilk asamasini yasasinlar, kacan kovalansin, aralarinda bir ask baslasin, bir seyler yasasinlar, biz inanalim asklarinin buyuklugune. sonra buyuk sorunlara, kavusamamalarina, izdiraplarina gecersiniz.

    ikinci olarak, aralarinda cikan problemler cok yapay. yok kadinin sır dolu bir gecmisi varmis, yok adam karanlik tipmis, yok kadinin eski yanigi pesini birakmiyormus, esas cocuk aslinda hirsizmis, aileleriyle asamadigi problemler varmis, ölümcül hastaliklara yakalanmislar. lan bunlar benim bile basima gelir. bu kadar basit konulardan ne drami cirakacaksiniz da film cekeceksiniz?

    son olarak da filmlerin finalleri berbat. zaten gitis gelisme izleyiciyi tatmin edmemisken oldu bittiye getiriliyor finaller. o kadar sacmaliktan sonra hoop esas oglan öldü esas kiz onu unutamadi ya da hop mutlu son.

    turk sinemasinin genel olarak girdigi komedi filmleri girdabi kadar romantik komedilerinin bu vasatligi icimi acitiyor. benim gibi filmden cok beklentisi olmayan, ütü yaparken acik kalsin, arada izliyim diyen izleyiciyi bile tatmin edememek buyuk basari dogrusu.
  • "şerefli, sert bir albayın yerli filmlerde ağlaması nedendir?" tomris uyar - dizboyu papatyalar
hesabın var mı? giriş yap