olay bugün akşam sularında oldu sözlük. o kadar değişik hissettim ki. mevcut duygu tosarması ile tekrar enrty girme isteği doğdu. neyse daha fazla uzatmadan konuya giriyorum gençler...
bugün ev arkadaşım geç gelecek idi o yüzden bizim çirkinler çirkini köpeği işetme görevi bana düştü.
evin hemen dibinde ki parka buram buram kokan gübre dökmüşler. haliyle duramadım, hem bizim sıpaya da kıyak olsun diye ilerde ki büyük parka götüreyim dedim, demez olaydım. olaylar zaten o an patlamaya başladı; parkın girişinde 3 adet kocaman dogo arjantin reis üstüme üstüme geliyorlar
* ve bizimki onlarla oynamak için koşuyor
***lakin bu 3 koç yiğitin hiç oynamak gibi bir niyeti yok. baya baya koparmaya geliyorlar.. sahipler fark etti allahtan. tabi minik kerter hemen konuya girdi;
- hocam merhaba, bizim ufaklık oynamak istiyor ama sizinkiler ne derler?
+cinsiyeti nedir?
-erkek
+(en arkadan geleni göstererek) hocam normalde sıkıntı olmaz, hatta iyi olur baya da bu baya sıkınıtlı bir erkek, arıza çıkar çok net.
nasıl bir topuk yaylası yaptım hayal edemezsiniz... parkda içerilere doğru ilerledikçe karşıma çıkan köpekler, sanki anlaşmış gibi semtin tüm arıza köpekleri idi.. bizimki de aynı mal abi oynayacam diye koşuyor üstlerine doğru... neyse daha sonra tatlı bir golden gezdiren karı-koca denk geldi. biraz oynadılar falan ama tanıyacak gibi oldum adamın eşini bir yerden tanış geliyor ama gözünde kocaman güneş gözlüğü var, soramazsın da o an. adam kalkıp azımı burnumu kırsa hakkı yani. neyse he hü diyip devam ettim. tabi daha sonra birçok iş geldi başıma falan da o olaylar konumuz değil.
abi dönüyorum geri eve gitmek için. baktım bu tontik çiftimiz banka oturmuş sigara içiyor. dedim hem bi ateş isterim hemde yenge gözlüğü çıkarmış, tipine bakarım, boşu boşuna da tribe girmem. abi bi baktım bizim fakülteden falangül. okul bitmeye yakın erasmus gibi birşeyler yapmıştı, zaten daha okul bitmeden de evlenmişti sanırım. hatta düğününe çağırmıştı da gidememişmiydim birşeyler olmuştu. geçmiş zaman..
tanıyamadı beni, haklıydı tabi belki de 5-6 yıldır adam akıllı görmüyorum. hem yanında eşi var kaç yıllık. hiç tanıştırmadığı birine "bey bak bu da bizim kerter, ay nasıl da özlemişim, gel sana bir sarılayım" demesi çok saçma olurdu. demez miydi eşi "kim la bu lavuk hiç bahsetmedin" diye. la zaten kız hatırlamadı
**`:yok lan bildiğin tanımadı işte.. kendi kendine neyin tribine giriyorsun`enişte ile kısa dialoğumuz oldu. bizim kıza da el salladım uzaktan. 5 dakika oturup kaçtım zaten. canım sıkılmıştı...
yaşlanmışım sözlük o kampüs kafeteryasında goygoyuna kahve falı bakıp, dedikodu yaptığı, beraber sıçtın mavisi gecelere göğüs gerdiği kerter değildi abi, en azından onun saçı vardı mesela. o kadar çökmüşüm ki son 5 yıl içinde kız tanıyamadı bile... zaten son zamanlarda karşılaştığım tüm insanların ilk söylediği laf "abi ne kadar çökmüşsün" yada "kanka yaşlanmışın la bildiğin" şeklinde olduğu için alıştım ama eski samimi arkadaşının seni tanımaması baya koyuyormuş sözlük...