• uzun zamandan beri suregelen davranis veya olaylar icin kullanilan kelime.
  • bu sıfatını siktiğimin kelimesi öyle ağdalı bişi ki, irade ile beyan arasında bundan daha sağlam bir götten inandırıcı sallama mekanizması bulamazsın.

    + hüsnü, yıllardır seni seviyorum.

    meali: pakize dokuz aydır hüsnünün peşinde.

    + abi yıllardır ağzıma alkol vurmuyorum.

    meali: bir yıl dört ay önce içki içmeyeceğime söz verdim. allah seni inandırsın, totalde 9 kere filan içmişim, şimdi saydım ha.

    + yıllardır kayak yapıyorum.

    meali: üniversitede winter fest ayağına başladık, ikinci yılıma dört ay var.

    + kardeş biz bu mekana yıllardır geliyoruz.

    meali: bu mekan takriben iki buçuk yıl önce filan açıldı. ahmet abi devralalı bi dokuz ay oldu. o zamandan bu zaman işte, hesa-bet.

    yıllardır raddesi de ortalama 3-4 yıldan sonra gerçek hesaba bir katılarak devam ediyor.

    + hüsnü, üç yıldır seni seviyorum. (1 yıl çıkart)

    + abi beş yıldır ağzıma alkol vurmuyorum. ( kafadan 3 yıl)

    şeklinde...

    bir de yıllardır bu anı bekleyenler var, fenerbahçe'nin türkiye kupasını hazır marduk da gelecekken 2012'de alması dileklerimi de bu vesileyle hakkını vererek söylemeyi bir borç bilirim.
  • yıllar var, unutmuştum nasıl yapıldığını.. nasıl yapılır, nasıl olur?

    o değil de, türklerin şu perslerle (iranlılar) yunanlılara (rumlar) yaptığını gördünüz mü? yüzyıllar yıllardır bir onlar doğuya, bir bunlar batıya yüklenir, birbirini dalgalandırır dururdu. biz sonradan görme türkler bir kama gibi aralarına girdik, bin yıldır, birbirlerine alışıldık şehvetle dokunup, gözlerinin içine bakmalarına engel oluyoruz. yunan politikasındaki türk düşmanlığı ve avrupalıların türk korkusu biraz da bu anadolu'nun beklenmedik kaderinden okunmalı. ermeni rum kürt ülkesi bin yıldır türklerle yatıp kalkıyor, acayip. (bkz: yerleşim/@ibisile)

    "tanrıyla buluşmayı beklemiyordu o. tanrıyla buluşuyordu; ve muhtemelen yıllardır yapıyordu bunu. bir kesinlik beklemiyordu. onun içinde yaşıyordu zaten." john fowles - the magus

    "yıllardır, yaz gelince bir denize, belli bir denizin belli bir noktacığına gitmekten, orada birkaç gün geçirmekten umduğumuz, bu birkaç günde bulduğumuz nedir? ödünç bir genlik mi? bir bolartı yansığı mı? bir çocukluk uçmağına uğramanın vazgeçilemez olmazlığı mı?" bilge karasu - narla incire gazel

    "sustukları sırada bile konuşabildiklerine göre yıllardır tanışıktılar bir anlamda." tomris uyar - sekizinci günah (alte liebe: küçük akşam müziği)

    (ilk giri tarihi: 6.12.2018)

    (bkz: yıllarca), yıllar yıllar, yıllar yılı
hesabın var mı? giriş yap