• sadullah ergin kadar konuşulması gereken isim.

    kemalizm ırkçıdır diyen atatürk düşmanı, eski fetöcü zaman gazetesi yazarı şahıs. ve tabi ki kknın danışmanı.

    izmirden hem de 1. sıradan aday gösterildi.

    yazılan entrylere bakıyorum da dimağım tutuluyor. şaka yok sizlerden on numara mandacı, beş yıldız damat ferit destekçisi olur.

    https://twitter.com/…?s=46&t=-hgl876jmcv99stgkpom7g
  • cihan tuğal'den sonra yeni dönem akp ve türk muhafazakarlığı uzmanı bayrağını sol taraftan biraz da iletişim cenahının ittirmesiyle taşımaya çalışan yüksel taşkın'ın şurada bir tuhaf röportajı var: http://t24.com.tr/…ar-bir-dostoyevskimiz-yok/251074

    röportaj gelişigüzel analiz ve kestirmeden "muhafazakar sanat" konulu tesbit yaparak popülerleşme arzusundan kırılıyor, ama orada burada kavga çıkarmadan şurada iki şey söyleyip gideyim.

    şu şekilde bir ifadesine denk geldim: türkiye'de "milliyetçi muhafazakarlık soğuk savaş sonrası etkisini yitirdi. muhafazakarlık da milliyetçilikten koptu ve islamcılık’a yaklaştı. 1980 sonrasında islamcı bir kuşak oluştu. bu kuşak zaman içinde özgüven kazandı. postmodernizm’den de etkilenmeyle çağdaş literatürü, marks’ı bilen, iran devrimi’ne sempati duyan, ekolojik hareketle, feminizmle temas etmek için hamlelerde bulunan bir kuşak olarak dikkat çekti. ancak bu kuşağın canlı bir edebiyat veya sanat üretimi olamadığını görüyoruz. kendi varoluş çelişkilerini rahatlıkla edebiyata, sanata yansıtamadılar. islamcılık üzerinden bir şey kuramayınca da dönüp dolaşıp muhafazakarlığa geldiler."

    çok rica ediyorum bu kadar yüzeysel ve neredeyse tamamı yanlış analizden 1980'lerde erkekçe dergisinde hıncal uluç'un yaptığına benzer şekilde tuhaf tuhaf sonuçlar çıkarmayınız. hıncal uluç'un o yazılarını okuyanlar ilerde kendini "kadın uzmanı" zanneden birer haşmet babaoğlu oldu, bu tür analizleri okuyanlar da muhtemelen kendini akp uzmanı zanneden birer markar esayan olacak... bu kadar yüzeyden devam edilince, bu ara amerika'da moda olan türk muhafazakarlığı üzerine çalışan adam ve kadınlar gibi duruyor, ortalama türk muhafazakarıyla iki kelam etse, üç akgençlik üyesi gençle konuşsa dünyası değişecek adamlar sınıfına giriliyor. hep diyorum çok fazla açık oturum programı seyrediliyor, türk muhafazakarı "açıkoturum adamı" zannediliyor ama mahallede "ülkeyi böldürmez, türke el sürdürmez recep tayyip erdoğan" marşları çalıyor...

    bu nedenle türkiye'de soğuk savaş sonrası milliyetçi muhafazakarlığın etkisini yitirdiği gibisinden baştan aşağı yanlış saptamalara "türkiye'de muhafazakarlık zaten milliyetçilikten koptu" gibi acayipliklerle ayrıca tüy dikme başarısını eğer ortada bir kötü niyet yoksa, bu tür bir yabancılıktan başkasıyla açıklamak mümkün değil... "akp'nin milliyetçilikten koptuğu" yanılsaması özellikle sol liberal mahreçlerde açık ifade edilemeyen, ancak popüler bir yargı kabul ediyorum, ama türkiye'de muhafazakarlığın hiç bir dönem milliyetçilikten kopmadığını, islamcılığa da hiçbir dönem yaklaşmadığını, aksine özellikle soğuk savaş sonrası islamcılıktan uzak duran ve milliyetçiliğe daha fazla abanan bir seyir izlediğini bağıra bağıra söylemek gerekli. refah partisi ve akp bu sürecin doruğu olarak görülürken, iran islam devrimine sempati duyan çok küçük öğrenci grupları ya da devlet destekli hizbullah türü topluluklar dışında "islamcı" bir gelişme görülmedi. mit'le birlikte hükümetin israil ve suriye operasyonunu yürüten ihh'yı islamcıdan saymıyoruz umuyorum. şimdilerde hükümetin suriye siyaseti sonucu el-kaide kapıkule'ye kadar dayanmışken bundan sonrasına ayrıca bakarız..

    ama o değil de hadi muhafazakarlığın fransız kökenli ve tümüyle yabancı siyasal bir ideoloji olduğunu unutan ve yerli bir şey zanneden şaşkın islamcılara ve zayıf akp ideologlarına alıştık, fakat anlaşılan tersinden türk muhafazakarlığını da fransız muhafazakarlığıyla aynı gelişme çizgisine sahip bir siyasal ideoloji olarak görmek isteyen ve önce milliyetçilikten kopacağını, sonra yeniden action française şeklinde dirileceğini vs. umut eden akademik kalıplarla da ayrıca didişmek gerekecek..

    çok uzatmayayım ama bir de son not. yüksel taşkın "dostoyevski çamurun içindeki insanı yazmış. çamurun içindeki insanı anlamaya çalışan dostoyevski muadili bir muhafazakar yazar göremiyorum şu anda," diye yazıklanırken ve sözde muhafazakarlığı eleştirirken de başka bir dünyadan seslenmeye devam ediyor.. kendisine naçizane türk muhafazakarlığının çamur tarafından değil zafer çağlayan'ın kolundaki 700 bin dolarlık saat, egemen bağış gülüşü ve urladaki villalar tarafından temsil edildiğinin sık sık hatırlatılması gerekiyor. o gülüşün ve saatlerin romanını ise biraz iskender pala romanlarını karıştırırsa ya da hiç bilmediği bir alan hakkında saçmalamak yerine daha iyisi -arkadaşça bir uyarı olarak kabul etsin- hızla benzer bir düşünce dünyasını paylaşmaya yöneldiği taha akyol'la samimiyeti ilerletirse öğrenir saniyorum...
  • "sözlerimi cımbızlıyorlar" diyen viçeli laz antikemalist chp izmir milletvekili adayı. demek ki chp'nin kalesi izmir'de izmirli kalmadı, ithal aday getiriyor y-chp, hem de konak'ta ilk sıraya koyarak. priştina'lar, toktaş'lar, koko ali'ler falan, şehrin insanları, kökten chp'liler ne oldu? bu adam hayatında izmir'de kaç sene yaşamış acaba? izmirle bağı nedir?

    benim sorum başka ama. bildiğimiz üzere bu arkadaş kapatılan fetö yayın organı taraf gazetesinde yazardı. yani orada yazması için birtakım bağlantıları olması gerek değil mi? birileri ona "gel taraf'ta yaz" demesi, onun da "anlaştık" demesi lazım en azından. burada yazdıkları arşivli durumda. biliyorsunuz bu gazete için o dönem silivri'deki ergenekon tutsağı olan türk subayları "hakkımızdaki iddiaları öğrenmek için taraf gazetesini takip ederdik" derdi, gazeteden haklarında okudukları şeyleri ertesi gün mahkemede onları suçlamak için kullanıyormuş mahkeme heyeti. gazetenin yöneticisi ahmet altan beş sene hapis yattı, sahibi başar arslan ise kaçak durumda, emniyet tarafından aranıyor. hakkında terör ve örgütlü suçlar bürosu tarafından yakalama kararı çıkarıldı.

    çok masum bir soru, yüksel taşkın bir zamanlar yazılarını yayınladığı taraf gazetesi hakkında ne düşünüyor? kandırıldığını mı, onları yanlış tanıdığını mı, gazeteyle geçmişteki iltisakından utanıyor mu, fetö'nün medyadaki operasyon aparatı olduğunu fark etmediğini mi? ne düşünüyor?

    yoksa ilişkisinin arkasında mı? "bugün olsa gene yazardım" mı diyor?
  • kılıçdaroğlu kendisini izmir 1. bölge 1. sıraya koyunca kimmiş diye baktım.

    tahmin ettiğim gibi fethullah gülen hayranı biri çıktı:

    ~
    "...fethullah gülen'i post-modern bir şaman olarak tasavvur edebiliriz. cemaati dünyeviliğin dehlizlerinde gezinirken, onları hizmet yoluna sevk ederek, ama bunun yanında, kendisini çileci bir hayata hapsedip, izleyicilerinin yüklerini de sırtlanarak, arındırmak işi gülen'e düşmektedir. cemaat dünyevileştikçe, hocaefendi kendisini daha fazla çileye vurmakta ve bu arındırma görevi, giderek daha büyük bir çaba gerektirmektedir. gülen, cemaate büyüsünü veren, onları arındıran kişidir ama bu zorlu, sancılı işi, kendisinden başka ve sonra kimin yerine getirebileceği şüphelidir..."

    (kaynak - fethullah gülen - post modern bir şaman)

    velhasıl kılıçdaroğlu'nun gözdesi yüksel bey, hocaefendi diyerek tanımladığı fethullah gülen'i, "üstad" gibi kelimelerle yüceltmiş.

    vaizi olduğu caminin tuvaletçisi ile sikişen fettoş'tan da büyülü arındırıcı bir şaman yaratmış.

    bir de geçmişte izmirlileri, "korkak kafatasçı türkçü"ler diyerek aşağılamış.

    maşallah.

    ~

    [twitter'da gündem olunca gazetedeki köşeyazısını silmişler]

    (görsel 1)
    (görsel 2)

    köşe yazısının web.archive.org adresi: (link)

    köşe yazısının ekran görüntüsü: (görsel 3)
  • atatürk ve fikirleri ile husumeti olan adamın chp'de işi olmaz olamaz olamamalı. husumeti olan gider başka parti kurar orda siyaset yapar, chp'nin 1. sıra adayı olamaz. bu adam 1. sıraya yazılırken pm içinde 1 kişi çıkıp itiraz etmiyorsa zaten içerde nasıl bir rezil yapı var anlayabiliyoruz.
  • kesinlikle marmara üniversitesi uluslararası iliskiler bolumunun ilahı. engin bilgisi, kara mizahı, zekası, sıcakkanlılığı ve yardımseverliğiyle dikkat çeken übermensch, iyi ki var olan danışman hocam..
  • kemalizm faşizan ırkçı lafları içeren kitabı yazıp chp'de danışman olmaktan utanmamış şahsiyet.

    siyasal islam faşisttir yazıp saraya atanmak, stalin'e sövüp çin komünist parti uyesi olmaktan farkı yok yaptığının.

    gerçi sözlükte böyle içeriksiz övülen kaç kişi vardı, hangisinde sözlük haklı çıktı ki.
  • marmara üniversitesi siyasal bilgiler fakültesi'nin en kıymetli hocalarından'dır'. ihraç edilmesi hiçbir şekilde kabul edilemez. kıymetli olmasaydı da kabul edilemezdi, bu ihraçlar siyasi ihraçlardır. böyle şeyler üzerine konuşmamız dahi utanç verici.
  • 2008 akpsi olmaya yemin etmiş chp'nin yöneticisi. iyi ki biri taraf gazetesinin arşivini yükledi de bu adam gibilerin geçmişlerini tekrar görebiliyoruz.
  • atatürk bayrağı ile oy kullanmaya giden izmirli keriz chplilerce vekil yapılacak olan bir başka atatürk düşmanı. taraf gazetesi yazarı. buna oy vermek yerine ince'nin partisine oy verince de "akp'li" oluyorsunuz bu izmirli arkadaşlara göre *
hesabın var mı? giriş yap