• ankarada odtunun dibinde bulunan icinde cankaya universitesinide barindiran belediyeler tarafindan gayet bakimsiz birakilmis yer
  • bu blokların enteresan bir mimarisi vardır. blok kavramı bildiğimiz gibi değildir, her blok üç binadan oluşmaktadır, bu binalara blok meydanından girilir, her binada altmış daire vardır. bu durumda bir blokta 180 daire olmaktadır. böylece bir blokta en az 400 500 kişi yaşamaktadır. kimin eli kimin neresinde belli değildir. fahişeler, öğenciler, kaçaklar vesaire için biçilmiş kaftandır.
    bir de dairelerin zeminleri öyle yamuktur ki yürürken takılıp düşebilirsiniz.
    (bkz: home sweet home)
  • ankara'da yurttan eve çıkan odtülü öğrenciler tarafından çokça tercih edilen semt.fazlasıyla sesiz sakindir arada bahsi geçen öğrenciler tarafından bu sesizlik bozulur(eve çıkarken poşetlerindeki içki şişelerinin sesleri,yüksek sesle dinlenilen müzik,sarhoş halde bağırışmalar vs.)
  • sanırım sovyetlerbirliği'nin toplu konut mimarisine göre inşa edilmiştir bunlar.
  • icini bilmem ama dis görüntüsü berbat olan bloklardir.
  • ankara 100.yıl köpekleri meşhur olan bir semtimizdir. belli bir saatten sonra çeşitli köpek çeteleri belli başlı sokakların başucuna dikilip terör yaratmaya başlar. bu yüzden mi bilinmez yüzüncü yıla taşınanlara ev sahipleri kemik bi anahtarlık hediye ederken, heryıl semte gelen önemli bir konuğa semtin simgesi olan altın kemik hediye edilir. aynı zamanda bu yıl 9.su düzenlenen altın salya futbol turnuvası semtin önemli attraksiyonlarındandır.
  • yemek için gözde restoranda beyti tavsiye edilir. duvarlarında otlayan koyunların resimleri bulunması dışında bi sorunu olmayan lokantamızın bi bıyıklı garsonu vardır. "afffiyet osssuunnn" der başka da bişiy demez.
  • bu blokların bir mimari yapısı oldugu tamamen hurafedir. buyuk ihtimalle, müthaitin "mimara ne bir dunya para verecem" demesi ve uygun ebatta bir dikdörtgeni cetvelle ciziktirerek kafasına gore bolmesiyle simdiki halini almıs yapılardır. is bu nedenle, her kıs su boruları donar (hangi akla hizmetse, su boruları tuvalet boslugundan gecmektedir).
  • 1999 yerel seçimlerinden önce, et kafalı bir muhtar adayı, lüks siteler barındırdığı halde semtin işçi blokları olarak anılmasını engelleyeceğini vaat ederdi.
  • ankara 100.yıl aynı zamanda mimari özgürlük akımının başladığı semttir; bu akım burdan yola çıkıp önce balkanlara ordan avrupaya yayılmış etkileri halen süren bi akımdır. temelini "kendi inşaatını kendin yaparsın be amnakoim" cümlesiyle özetlemiştir daha sonra bu konu üzerine uzun süre inceleme yapan ünlü sosyolog fildeburind. bu açıklamadan da anlaşılabileceği gibi semtimizde isteyen istediği yere pencere açar, balkonu yıkar kapı yapar, çatıyı kırar teras yapar, apartmanı bi kat yükseltir veya iki kat düşürür(tamam bu yok!). inanılmazdır! estetik kaygılar da sıfırdır hani. al eline bi çekiç aç pencereni aynen öyle..dışardan bi apartmana baktığınızda simetrinin yıllar boyunca nasıl yavaş yavaş yokedildiğini ve apartmanın adeta yeni bir özgürlük heykeli babında nasıl evrildiğini görür heyecandan tüylerinizin diken diken oldugunu hissedersiniz.....

    ama en son bi adam en alt kat balkonunu iki balkon boyutuna getirmiş pes dedim akımda bi yere kadar yuh hayvan...
hesabın var mı? giriş yap