• ntv'nin eski londra muhabiri olup o dönemlerde kendisini saygıyla andığımız kişi... ahmet yeşiltepenin ardından ntv'de bişeyler yapmaya çalışan en son ntv radyodaki halkın sesi programını geçici olarak sunmaya başlayan kişide... radyoda dha başarılı sanki...
  • yıllarca anavatanında kalıp da ingilizceyi aksanlı konuş(a)mamasına hayret ettiğim, kaliteli gazeteci, yazar.
  • adı ingiliz kaynaklarında "zaffir arapcurli" şeklinde yazılan şahıs. ingiliz vatandaşı olmak adını da böyle şekil yazmayı niye gerektirsin mana veremedim.

    sağ sütünda misali: http://news.bbc.co.uk/…country_profiles/1023189.stm

    benzer fenomen için: (bkz: elif shafak)
  • az önce ntv ye sorun programına konuk olan mehmet ali şahin'e verdiği ince ayarla yüzümü güldürmüş kişidir. mehmet ali şahin gelen bir soruya alakasız bir şekilde hükümetinin icraatlerini anlatmakta, şöyle şöyle yeni kaynaklar yarattık memurlar için, kanun çıktıktan sonra memurlarımıza paralarını vereceğiz, mükkemmel yönetiyoruz memleketi diye anlatmakta anlatmakta, zaten nemalarını da büyük bir başarıyla ödemiştik memurların diyerek konuşmasını tamamlamaktadır. mütevazi kişiliğini, yüzündeki gülümsemeyle süsleyen zafer arapkirli'nin cevabı ise "dileriz bu yeni kaynaklarda nemalar gibi sürüncemede kalmaz." olmuştur. daha sonra mehmet ali şahin'in de hık ile mık arasında sözcüklerle cümleler kurulmaya çalıştığı rivayet edilmiş olsa da yaşadığım dumur benim onları anlamamı engellemiştir.

    zafer arapkirli kimdir derseniz, aşağıdaki yazıyı yazmış olan adam zafer arapkirli'dir. iyi ki vardır: http://www.ntvmsnbc.com/news/237179.asp
  • kendisini her sabah ntv radyoda işe giderken dinledigim adam.. günlerdir hakkinda bir sey yazacaktim da bu kanlı güne nasipmis.. cnn internationalin kendisine baglanmasi ile takir takir konusmus (ki cüneyt ozdemir de baglandi ama ne diyecegini bilemedi) bir sekilde hrant dink in türkler icinde de cok sevildigini, ermeni diasporasina karsi oldugunu, türkiyeyi içten elistirip disa karsi savundugunu sahane bir dille anlatmis insan..
  • zeljko obradovic e benzeyen adam. hatta senelerdir kendisinin klark kent misali gözlüğüyle insan arasına karıştığını, zaman zaman gözlüğünü çıkararak obradoviç'e dönüştüğüne inanıyorum...

    inanmayan kendisi baksın:

    zafer arapkirli: http://www.radikal.com.tr/resim/yazarlar/141.gif
    jeljko obradovic: http://www.basketnews.lt/…hoto/zeljko_obradovic.jpg
  • yıllarca kendisini sadece bir telefon sesi ve vesikalık bir resimden ibaret zannettiğim ntv eski ingiltere muhabiri, yeni, habertürk çalışanı. benzeri için (bkz: reha erus)italya versiyonu
  • milliyet'in londra temsilcisi olduğu dönemlerden beri dikkatle ve zevkle takip edilen gazetecidir. takip edenler bilir, çoğu ketum dış haberler muhabirlerinin sıkıcı ve çok şey yazan ama ne anlattığı anlaşılamayan yazıları ve haberleri vardır, üstelik bu muhabirler ikamet ettikleri ülkenin idari mercileriyle papaz olmamak için yazdıkları yazılara özellikle dikkat ederler, o ülkenin hükümetine, politikacısına, halkına pek fazla giydirmezler, keçi boku gibi ne kokar ne bulaşırlar. işte bunların karşısında, arapkirli güncel siyasi olayları aralarına kendi mizahi üslubunu da katarak yıllarca gerek haber gerekse kişisel yazı olarak bize aktarmıştır.

    2 şubat 1998 tarihli milliyet gazetesinde çıkan şu yazısı, olaylara yaklaşımını ve üslubunu anlamaya yetecektir:

    --- spoiler ---
    kimsenin aklından bile geçmeyen bir kelimeydi, "meczup". taa ki, yıllar önce sakallı bir vatandaşımız sayın cumhurbaşkanı'nın önüne atlayıp, avazı çıktığı kadar bağırıncaya kadar. olay ardından, süleyman demirel adını koydu saldırganın. kısaca "kendini bilmez, yolunu şaşırmış" anlamına gelen bu kelime, o olaydan sonra, hep benzer saldırıların simgesi, hatta markası oldu.
    geçen hafta brüksel'den geçilen haberde, dünyanın en ünlü kişilerinden ve abd'nin en zengin adamı, microsoft imparatorluğu'nun patronu bill gates'e yapılan bir saldırı vardı. gates, bir meczup'un (sayın cumhurbaşkanımız'a teşekkürler) "pastalı saldırısı"na uğradı. tek amaçları, ünlü kişilere "kendinizi ne zannediyorsunuz ulan?" mesajı vermek olan bir küçük örgüt, yakaladıkları ünlünün suratına pastayı yapıştırıveriyor.
    çok geçmedi, ingiltere'de gerçekleşen benzer bir saldırının ayrıntılarını, çarşamba günkü the mirror gazetesinde izleme şansını elde ettik. ingiltere başbakan yardımcısı ve çevre bakanı john prescott, bir toplantı için gittiği salonda, chumawamba adlı marjinal bir rock grubunun "sulu" saldırısına uğramıştı. saldırganlar, sırf zevk için prescott'un başından aşağı bir kova dolusu buzlu suyu boşaltıvermişlerdi. prescott'un hali, görülmeye değerdi. o koca gövdesi ile ingiltere'nin en görkemli, bir o kadar da renkli politikacılarından biri olar prescott, bir anda sudan çıkmış balinaya dönmüştü. soğukkanlılığı ve mangal gibi yüreğiyle, bizim de yakından tanıdığımız prescott, hiçbir şey olmamış gibi gecenin etkinliklerine devam etti. ancak, iş bununla bitmemişti, işçi partisi'ni destekleyen the mirror gazetesi, kimbilir belki de partinin gizli teşviki ile, intikam saldırısını örgütlemekte gecikmedi. mirror muhabirleri, prescott'a saldıran danbert nobacon adlı serseri rock grubu mensubunu, bir otelin lobisinde pusuya düşürüp, aynı şeyi yaptılar. buz gibi suyu yiyen nobacon'un ağzından sadece "what the f***??&*?" gibi üç kelime çıkabildi.
    mirror, prescott'un intikamını almış, kamu vicdanını rahatlatmıştı. bir daha böyle bir şeye kalkışacak olan meczuplara da mesaj gönderilmişti. şimdi, aynı şeyi burada yapacaklara tavsiyeler:
    * cumhurbaşkanına ya da başka devlet büyüklerine yönelik bu tür zirzoplukları yapan meczupların bulundukları yerler saptanacak.
    * örneğin, anıtkabir'de elinde bir kuran - ı kerim'le ortaya fırlayıp "allah - ü ekber!.. puta tapmayın!" diye bağıran meczubun oturduğu kahveye girecek bir gazeteci, elinde tuttuğu atatürk'ün gençliğe hitabesi ile "türkiye laiktir laik kalacak" diye bağıracak.
    * bu da yetmezse, meczubun arkadaşlarıyla oturduğu tekkeyi basıp, 4000 watt'lık bir müzik setinden beethoven'ın 9. senfonisi (cumhurbaşkanımıza bir kez daha teşekkürler) dinletilecek.
    * bir başbakana otel lobisinde yumruk atanlar, yine benzer bir mekanda kıstırılacak. elleri ayakları bağlanarak bir televizyonun karşısında reha muhtar, hakan aygün ve en bi hakiki televole sunucularının bağırışlarından oluşan bir klip izletilecek.
    * bir mitingde, bir parti lideri aleyhinde slogan atanların üzerine aysel gürel gönderilerek, kucaklarına oturtulacak. o da yetmezse, bir odaya kapatılıp, btv televizyonunun altyazıları, 100'er defa yazdırılacak.
    şimdi yandınız meczuplar, intikamımız acı olacak. haydi bakalım. el mi yaman, bey mi yaman? aazzz sonraaa!
    --- spoiler ---
  • burnu farkedilir biçimde sağa doğru yamuk olan haberturk spikeri.severek izliyoruz.

    seri eksi oy veren gizli ibneler...ne kadar kassanız da dünya yuvarlak...giyotine kadar yolu var...beşiktaş ulan!
  • besıktas ın sampıyonluk kutlamalarının gobegınde, kendısıne gore kameranın arkasında degıl de onunde olmustur, kıpkırmızı suratıyla nasıl bır heyecan nasıl bır coskuysa yasadıgı, bu sene bır cok ınsandan benzelerını duygudugum sekılde, sampıyonlugu tanıdıgı en buyuk besıktaslı olan babasına hedıye etmıstır.
hesabın var mı? giriş yap