zamanı yavaşlatan şeyler

• uykusuzluk.
• korkulduğu halde şekil uğruna yüksek bir yerden denize atlamak.
  
  düş düş bitmiyor fiziğini yasasını bilmemne ettiğim
• (bkz: quicksilver)
• (bkz: mesut yılmaz)
  onu dinlerken hayat sanki slow motion akıyor.
  
  edit: anlamayanlar olmuş. (bkz: mesut yılmaz gibi konuşmak) ııııııııııııııı hmmmmm ıııııııııııııı.
• zamani yavaslatan uzayzaman topografisinde olusan egrilikler ve bu egrilikleri olusturan enerji yogunluklaridir.
  
  bir kutle (yani enerji, e=mc2) uzayzamani buker ve bu bukulen nokta civarinda zamanin akisi bu nokta disinda olan gozlemcilere nazaran yavaslar. ayni sekilde hizlanan cismin enerjisi artar bu enerji de hizlanan cisim civarindaki uzayzamani buker ve hizlanan cismin zaman akisini gozlemcinin zaman akisina nazaran yavaslatir. uzayzaman topografisinde olusan bu egrilikler genel gorelilik denklemleri uyarinca enerji-momentum ve gerilim-momentum tensorleri ile hesaplanir. tum bunlar olurken tum gozlemcilere gore isigin hizinin hep sabit olabilmesi icin cisimler arasi gorelilik klasik fizikteki galilean donusumune gore degil lorentz donusumune gore gerceklesir ve gozlemcilerden biri icin diger gozlemci lorentz contraction denilen olaya (zaman genisledikce uzayin sikismasi) maruz kalir.
  
  yanlis biliyorsan kusuruma bakmayin fizikci degilim.
• vaporwave şarkıları.
• nefesini tutmak. saliseleri bile doya doya yaşatır.
• çok sevdiğin insanların ölümünü düşündüğün an yavaşlıyor zaman benim için.
  
  bugün duyduklarım çok korkuttu beni, allak bullak oldum. lütfen onlara bir şey olmasın.
• "elinizi bir dakikalığına sıcak bir fırının içine sokun, sanki bir saatmiş gibi gelir. güzel bir kızla bir saat kadar zaman geçirin, bir dakikaymış gibi gelir."
  albert einstein, izafiyete dair.
• televizyondan iftar programını takip ederken bulunduğun şehrin sıralamaya girmesini tek geçerim.