• -ağaç başına yunanistan'a, italya'ya göre düşük rekolte

    -sofralık zeytin tüketimine olan talep nedeniyle sıkılmak yerine sofrada tüketilmek için ayrılan zeytin miktarının çokluğu

    -yüksek çiftçilik maliyetleri

    -çiftçilerin genel olarak eğitimsiz olması ve profesyonel destek görmemesi sebebiyle piyasadaki az sayıda marka bulunması, sektörü 3 4 markanın domine etmesi
  • yağına göre değişir. geçen litresi 160 tl olan bir yağ aldım, nadir bulunan, sınırlı miktarda üretilebilen, asiditesi 0,1’in altında olan bir yağ. salata vs için ideal. ha, hiçbir zaman marketten teneke yağ almam o ayrı.
  • zeytinyağinin maliyeti 25 tl civari ne pahalisi. marketlerde tariş zeytinyaği harıc alayi karisik. koyluden almazsan pamuk yagi kanola yagi gibi tohum yaği yersin. diger markalarda 100 kg karma yağa 10 kg köyluden aldigi yagi karistirir satar. market urunu yaglar buna ragmen 40 tl bandinda olmasindan siz dusunun. onlar bile litrede 5-6 tl zor kazanir.
  • açılın işin uzmanı geldi derdim ama henüz 1 senelik butik zeytinyağı üreticisiyim. butik bir üreticinin, kaliteli ve katkısız zeytinyağı üretmesini kısaca özetlemeye çalışacağım;

    1- 2019 yılı birlikler ham yağlık zeytinin kilosunu 4 - 4,5 tl arasında aldı. zeytini toplamak sizin işiniz,

    2- 1 litre zeytinyağı (olgun hasat) minimum 4 kg zeytinden çıkar (erken hasat-ekim ayı-6 ila 8 kg lara kadar çıkar, o yüzden daha pahalıdır).

    3- yağhaneler litre başı sıkım parası alır.

    4- 2020 yılı 5 tl açılış fiyatı, bu 6 tl na kadar çıkar.

    5- ortalama 5,5 x 4,5 =24,75 tl litre başı 1 tl de sıkım parası olsa 27 tl.

    6- zeytinlerin yağhaneye nakliyesi var, kendinize ait büyük bir araç yoksa 500 tl -1000 tl arası, bu da litre başı 1 ,5 tl ek maliyet - 28,5 tl

    7- şişe veya teneke maliyeti var. geçen sene 5 litre kaliteli boş tenekeyi 8,5 tl ye almıştım. bu da litre başı 1,70 tl ek maliyet - 30,20 tl

    8- görünmez maliyetler var, onlara hiç girmiyorum. 500 kilo zeytini (ortalama bir bahçeyi) 4 kişi 1 günde toplar. bu da nerdeyse kilo başı 1 tl ye geliyor. litre başı 4 tl ye geliyor.

    sadece maliyet benim için 30 tl yi geçti bile. geçen sene 40 tl idi litresi, bu sene tabi ki bu fiyata da olmaz.

    yani kısacası katkısız, gerçek soğuk sıkım bir zeytinyağının litresini 40 tl den aşağı alamazsınız. bu sene iyi bir zeytinyağı 50 tl den kapı açar. afiyet olsun.

    ****geçen yıl ayvalık'ta ve egede bulunan bir sürü zeytinyağı üreticisi marmara bölgesinden aldı zeytinleri. sonra da ege bölgesinde sıkıp ege zeytinyağı diye sattılar.
  • 2 senede bir hasat yapılır bazı seneler hiç yapılmaz, bu yıl az hasat yılı denebilir, dolayısıyla bu yıl üreticiden 30-40 tl ye kaliteli yağ bulabilirseniz dua edin, çünkü piyasada bu sene yeni hasat zeytin ve yağda stok sıkıntısı olacak.

    bu işi üretici olarak özenle yapan arkadaşım var daha önceki entrymde instagram adreslerini paylaşmıştım, marketteki karışım zeytin yağlarına en az litresi 40-50 tl veren, yapay olgunlaştırılmış zeytinlere 300-400gr için 30 tl verenler, iş üreticiden almaya geldiğinde en az 6-7 kilo zeytinle elde edilmiş soğuk sıkım saf zeytin yağına 35 lirayı çok buluyorsa, riveria market yağlarına devam.
  • 25liraya pahalı deniyor çıldıracağım. budama para, ilaç para, mazot para, amele para, sırıkçı para. zeytinin kilosu 5 lira 5 kgdan çıksa ancak senin dediğin fiyat oluyor zaten. yukarıda saydığım kalemler ve çiftçinin karı nerede? e üstüne ürünün az olduğunu düşün. genelde bi sene iyi bi sene kötü geçer. malesef zeytinyağı pahalı değil, ekonomimiz kötü.
  • pahalı değil bizim paramız yok
  • ağustos-ekim arası bir dönemde zeytinyağı fiyatlarının yaklaşık %10 zamlanması durumudur. şuradaki ürünlere bakınca genel olarak bu görülüyor.
  • marketlerde, bilhassa 7 - 8 tane ulusal markette satılınca doğal olarak yükselmektedir. bu maalesef hep böyle.

    bir de bu sezonun zeytinleri, mayıs ayında ülke genelindeki anlık aşırı sıcaktan dolayı daha çiçek halindeyken yandı ve meyveye dönemedi. dolayısıyla ülke genelinde zeytin çok az.
  • zaten ekonomi kötü lakin fiyatlar olması gerekenin üstünde.

    maşallah herkes prof. nidası ile maliyet hesabı yapıyor. arkadaşım zeytinin cinsi ne, ne zaman toplandı, nasıl toplandı, nasıl sıkıldı, asidi kaç.

    herkes işkembeden sallıyor.

    bizde düzen şöyle işler. ahmet ağanın 25 liradan satar, mehmet ağa 35 den satarsa, ahmet ağada 35 lira yapar.

    fikret ağanın oğlu okumuştur. başına bir butik koyar. 50 liradan yaslar, sonra hepsi bunu izler. olay venüs heykelli soğuk sıkım zeytin yağı 75 liraya kadar gider. kesinlikle asidizesi yazılmaz. yaslarlar.

    bugün ayvalık,gemlik ve ege hattındaki zeytinyağcıların, %80 katkılı zeytinyağı satıyor. ne yağlar var içinde bir bilseniz ayçiçek yağını salavatla kafaya dikersiniz.

    bıkmadınız mağdur edebiyatından, yok işçilik vesaire pahalı imiş, ilaç pahalı imiş. gidip bir çiftçiye 2 doğal mücadele söylesen aman kim uğraşıcak onunla diyolar.

    bas ilacı, bekle rekolteyi, az çıkarsa ekle katkı maddesini sonra ağla.

    ben zeytinciyim diyen arkadaşlara diyorum. yağınızı analizlerindirin ve pazar oluşturun, devir inovasyon devri mal mal erken hasat, taş sıkım falan demeyin zaten öyle yapmıyorsunuz. zaten sene 1910 de değil. taş sıkım eskisi kadar hijyenik değil ama kim bilicek. :)

    erken hasat mı yağın, analizlendir. asidik derece kaç analizlendir. soğuk sıkım mı analizlendir, kaç derece sokum sıkım yapıldı analizlendir. topla belgelerini arkana yaslan ve sat zeytinyağını. biraz 2020 in farkına varın. doğal demekle, köylü kisvesine girmekle, aman en organik biziz söylemleri ile iş yapma devri geçti. millet de para yok para yok. bu saatden sonra anca kalite satarsınız. hadi hayırlı traşlar.

    not: zeytinci değilim.
hesabın var mı? giriş yap