zippo

• hikayeye göre bi savaş esnasında, savaş pilotlarından birinin uçaanda atıcak mermi,bomba falan kalmıyo aşaada da düşman cephaneliği var, naapsam da şunu havaya uçursam diye düşünürken ,yakıyo zipposunu, cephaneliğin üstünden geçerken camdan aşaa atıyo... patlamıyo cepanelik tabi haha
• amerikada 8 dolar 10 dolara satılan, ucuz olan bir üründür zippo. olm 60 dolardan fazla para veriyorsunuz burada lan. getirteyim isteyen varsa.
  
  edit: şaka lan yarambaşını yiyin siz ahaha
• satış sonrası müşteri memnuniyeti ne demektir, gerçek anlamda anlamamı sağlamış markadır.
  
  5-6 senedir kahrımı çeken çakmağım "abi yoruldum, yeter artık, benden bu kadar" diye diretince, buradaki olumlu yorumların da etkisiyle servise götürmeye karar verdim. geçenlerde yolum tahtakale'den geçerken cam porselen han'dan içeri daldım. ikinci kattaki zippo servisine girdim. ilk girişte büyük bir ofis odası vardı. girişin hemen sağ tarafında açılan bir kapıyla, nispeten daha küçük olan bir bölüme yönlendirildim. içeride tavana kadar olan bütün raflar renk renk, çeşitli desenlerle süslenmiş zippo'larla doluydu. bir müddet çakmakların albenisi ile kendimi kaybettiğimi hatırlıyorum. görevlinin; "nasıl yardımcı olabilirim" sorusu, buraya geliş amacımı sorgular nitelikteydi. hemen elimi cebime attım ve daha çakmağı çıkarmadan sorunlarını dizmeye başladım; "yanmasında problem var, 5-6 çakmada ancak yanıyor, benzini çok dayanmıyor ve kapağı oynuyor." tamir görevlisi arkadaş çakmağı şöyle bir inceledi ve hemen iç aksamını çıkarıp, çöpe attı. kapağın pimini çıkardı, birkaç çekiç darbesi ile sağını solunu düzeltti ve yeni bir pim takarak ilk işini halletti. daha sonra çekmeceden yeni bir iç takım çıkardı, taşını taktı, benzinini doldurdu ve kapağı kaldırarak yerine oturttu. ilk deneme başarılıydı, çakmak ilk çakışta, taşın kıvılcımlarıyla birlikte yükselen aleviyle bir sanat eseri gibi ışık saçıyordu. kendimden emin bir sesle "budur" dedim. iç aksamın ömürboyu garanti kapsamında olduğunu biliyordum ama kapağı filan da elden geçince bir tamir fiyatı çıkabileceğini varsayıp; "borcumuz nedir" dedim. görevli arkadaş; "borcunuz yok, bu işlemleri zippo servisi olarak ücretsiz yapıyoruz" dedi. teşekkür edip oradan ayrıldım.
  
  yolda düşündüm; "acaba kaç firma bu şekilde çalışıyor, satış sonrası sonuna kadar ürününün arkasında duruyor" diye. sonra yürürken bir sigara yaktım, keyiflendim, zippo'mu daha çok sevdim..
• tüketim toplumunun gelmiş geçmiş en sikindirik temsili olabilir bu ufak çakmaklar.
  
  çakmak amınakoyim, çakmak ya, çakıyorsun yanıyor o yani. çakmak statü sembolü olur mu arkadaş bir ülkede?
  
  düzenleme: bak buna gidip ebesinin amı gibi para verecek taksit yaptıracak ergen arkadaşım. şimdiye kadar "çakmak"tan "bu çocuk zengin" tahlili yapan bir insan görülmedi. henüz bir kızın "zipposu olduğuna göre vermeliyim" dediği de. o yüzden harçlığını bu aptal nesneye yatıracağına daha düzgün bir şeyler yap, git üstüne başına bişiler al falan. oke? hadi kal sağlıcakla.
• ben size, zippo çakmak kullanabilmek için sigaraya başlayan ahmakların olduğunu söyleyim; siz durumun vehametini anlayın...
• birkaç sene evvel aldığım çakmak. o zamanlar bir otelde bellboy'luk yapıyordum.
  
  amına koyim elimden düşmüyor alet. her fırsatta yutuptan hareketlerini izliyorum, her fırsatta da yapmaya çalışıyorum. otele misafir geliyor ben elimde çakmakla hareket çekiyorum adamlara.
  
  sonra kovulduk tabi.
• "oo hacı zippo yapmışsın (elinizden zippo alınır) bunun yarışmasını hangi haraket kazanmış biliyor musun? adamlar envai çeşit hareket yapmış ama (yumurta kırar gibi zippo'yu vurur açar ve yakar) bu hareket kazanmış. yumurta kırar gibi yani.. anladın? yumurta olm çok zekice"
  
  zippo kullanan ve türkiye'de yaşayan insanların yaşadığı bu çile lütfen bitsin. zippo çakmaklar yumurta hareketiyle açılmasın. ayrıca bok gibi de hareket nasıl ödül kazanmış anlamadım.
• üflemekle, rüzgarla, esintiyle vs. sönmüyo. kapagını kapatıcan havasiz kalcak ölcek. ööle sönüyo.
• hayatımda ilk olarak 3-4 gün önce adını duyduğum, ve o günden beri sağda solda deli gibi geyiğini işittiğim hede. anlamını bilmediğim için muhabbetlere uzak kalmaya çalışışım, bir yandan ne olduğunu merak ettiğim için millete kulak kabartışım, "bizim bi salak arkadaş var, daha zipponun ne olduğunu bilmiyo lan! ohahahaa", "hadi lan sallama", "ciddimi söölüyosun! nıhahaha" türünden dialoglara sahne oluşum, ve en sonunda buraya girip bakmayı akıl edişim de ayrı bir komedidir.
  
  çıka çıka bildiğimiz köşeli çakmak çıktı. bende bi bok sandıydım.
  
  (yılların editi: taşşak geçmeyin lise 1'deydim lan daha)
• pek çakmam zippodan felan, abi ben zipposuz yapamam, olm çok karizma bişey, felsefesi var bunun lan diyen adama baygın gözlerle uykulu bi şekilde bakarım, boş boş konuşma da gel dürüm yiyek derim. o parayı zippoya vereceğime 100 tane çakmak alır metrobüs çıkışında satarım, rızkıma bakarım hacı. telefonum bozulmadan da yeni telefon almam yok blekberi bilmemne.