ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
gökyüzündeki esrarengiz parmak izi
-
videodaki iki genç sahilde takılırken aniden dev bir parmak izi beliriyor üstünde de yeni çağın başlangıcı yazıyor, ne anlama geliyor olabilir altından ne çıkacak merak ederseniz takipte kalın
bkz: esrarengiz parmak izi
edit: altından hangi dizi, hangi olay çıkacak akıllara sorular düşürür.
edit 2: gökyüzünde bir anda beliren parmak izi ipucu olabilir.
edit:3 ucu açık olay, ne olduğunu anlamak için takipte kalmak gerek.
edit 4: soru işaretleri giderek artıyor bu yeni çağ ne zaman başlıyacak acaba?
yaran facebook durum güncellemeleri
-
devlet büyükleri ; çiğnediğiniz yasaları yere atmayın , sonra halk onları adalet sanıp yiyor!
tırı sollayan tırı sollayan tır
-
ne zamandır başlığını açmayı düşündüğüm hede. zaten açılmış bile.
saate 30km hızla giden tırı saatte 32 kilometre hızla giden tır sollarken saatte 34 km hızla giden tır dur ben şu 32 km hızla giden tırı neden sollamıyorum ki diyerek en sol şeride geçince ortaya çıkan durumdur bu. tırlar yan yana ele ele tutuşmuş sanki bir halaya gidiyor gibidirler. bu arada da arkalarında birikmiş minik araç toplulukları en az 17 dakika süren bu trafik destanına hayretler içinde şahit olmaktadırlar.
10 ağustos 2015 zekeriya öz'ün yurt dışına kaçması
-
kanser tedavisi gören kuddusi okkır'ı "kaçma tehlikesi var" diyerek (bence) öldüren bir savcının yakalanacağını öğrenince yurt dışına kaçması durumudur.
tutarlı gerçekten.
ne derler? kişi kendinden bilir işi.
çocuklarla girilen komik diyaloglar
-
dersimiz: hayat bilgisi
konu: insanları takdir etmek.
(annesi 5 yaşındaki ege'ye işini iyi yapan insanları takdir etmek gerektiğini anlatmıştır. ege uygulamada...)
evde, servis saatinde gelen apartman görevlisine:
ege: engin abi tebrik ederim, kimse senin gibi çöp toplayamaz, senin sayende evimizi böcek basmıyor, sen olmasan çöp ev olurduk.
ilaç getiren eczacı kalfasına:
ege: sen olmasan hepimiz ölmüştük, doktor gibisin.
lokantadaki garsona:
ege: hepimiz senin sayende doyuyoruz, sofrayı da çok güzel topladın, aferin.
lokantadaki müşteriye:
ege: aferin, bütün yemeklerini bitirmişsin, göbeğin kocaman olmuş.
lokantanın otoparkçısına:
ege: vay canına, bütün gün arabamızın başında beklemişsin, çok iyi bir polissin sen, kıyafetin de çok havalı.
bütün takdir edilenlerin ortak cevabı: puhahaha teşekkürler.
yakın arkadaştan bir anda soğutan şeyler
-
azılı bir tayyipçi çıkması
gece denize girmek
-
sadece babaların yapabileceği şey.
çocuklar ancak "gece gece denize girmek" eylemini gerçekleştirebilir.
dolmuşta ineceğim deme şekilleri
-
ilk defa bugün duyduğum ve hayran kaldığım bir tane var ki;
'' alt geçitte indiriyorsun''
bu nasıl bir özgüvendir allahım. bunu söyleyen adam indikten sonra, yol boyunca defalarca içimden provasını yaptım. kendimi dışardan bunu söylerken düşlediğimde ise gördüklerimden hiç hoşlanmadım. yakışmadı hiç.
zaten bütün o içimden geçenlerden bir tanesini dışarı yansıtabilsem, ancak şöyle olurdu herhal;
- ışıklarda indiriyorsun...mu?
- ışıklarda indiri.. iniyim mi?
- ışıklarda indiriyorsunmiyim?
yok abi ben ezik ve asosyalim. bu fobiyi aşmak kolay değil.
21 aralık 2013 gülen'in beddualı muhtırası
-
âmin diyorum.
ıktidarın ortaya çıkan yolsuzlukları, hırsızlıkları adaletin tecelli etmesidir.
ama ya siz? sizin yaptıginiz kul hakkına girmeler?
- polislik sınavlarında dağıtılan sorular?
- kpss sınavında yaptığınız hırsızlık?
- belediyelere personel alınırken soruları hazırlayan sizin dersaneleriniz ve giren sizin adamlarınız? daha nice yerlerde aynı olaylar. bu ülke sizden ibaret mi?
- daha nice kurumlara adam alınırken liyakat sistemi göze alinmaksizin bütün adamlarinizi cansiperhane bir yerlere yerleştirme cabanız?
- ösym arka çiftliğiniz olmus. tum sinavlarda soruların dağıtılması?
- trt? yargı?
bunlarda umumun hakkı hic aklınıza gelmedi mı? samimi degilsiniz, haktan yana değilsiniz!
arabayla okul bahçesine girip takla atan öğretmen
-
kadın olduğunu belirtmeye gerek yok sanırım.
bilim bilim diye kendini yırtan tip
-
sayilarinin katlana katlana arttigi bir dunyada yasamayi istedigim insan tipi.
masterchef türkiye
-
iki lafı bir araya getiremeyen ve duruma göre konuşan yarışmacıları olan program.
+ bunda sirke kullandın mı?
- ııı (tepkiyi ölçüyor) kullandım şefim.
+ ama bu yemeğe sirke konmaz.
- çok az kullandım hatta kullanmadım şefim.
+ gerçi yüksek ısıda bir miktar koyabilirsin.
- kullandım şefim. çok az ekledim.
+ ama çok fazla sirke geliyor.
- biraz kaçırmış olabilirim.
++ ben sirkenin fazla gelmesini seviyorum.
- o yüzden çok koydum şefim.
bu nasıl bişeydir! koyduysan koydum de. koymadıysan da koymadın...
sürekli bu tarz muhabbetler dönüyor.
inanılır gibi değil.
yaran fıkralar
-
adamın birinin, hiç bir baltaya sap olamamış ebleh bi oğlu varmış. adam da zengin ya, oğluna paso iş kuruyormuş, oğlan da paso batırıyormuş işleri. adamcağız "bir defa daha şansımızı deneyelim bakalım" demiş, entegre et tesis kurmuş oğlu için. neyse fizibileteler hazırlanmış, fabrika, tesis, allah ne verdiyse kurulmuş, baba da oğlunu bir makinanın başına getirip anlatmaya başlamış:
"bak oğlum, bu makinanın bu tarafından ineği sokuyorsun, öbür taraftan sosis olarak çıkıyor. anladın dimi çocuum?!"
çocuk da ebleh ebleh sırıtıp:
"ehuaa! çok iyi yaa! peki babaa, burdan sosisi sokarsak öbür taraftan inek olarak çıkar mı?"
adamcağız derin bir iç geçirmiş ve cevap vermiş:
"hayır evladım. maalesef o teknoloji yalnızca ananda var..."
mehmet şanlı
-
zamanında genç/yıldız şampiyonalarında oynadığımdan biliyorum, genç yaşta gelecek vaadederken sonradan basketbolu sallamayan ya da yeterince kendini geliştiremeyerek gözden düşen çocuklar hep olmuştur ve olacaktır. hem de inanılmaz sayıda.
yalnız arkadaşın durumu biraz daha farklı. kendisinin çocuk yaşta annesini kaybetmesi nedeniyle depresyondan çıkamamış sanırsam. spor hayatı başarı hikayeleriyle dolu değil, arada böyle de üzücü hikayelere sahne olabilen bir şey işte.
hala oldukça genç, zihin sağlığı tamamen bozulmamış ve geri döndürülebilecek gibiyse sıkı bir idman süreci ve mental çalışma onu yavaş yavaş a takım seviyesine çıkarır. umarım amerika'da oynamanın anahtarının uçak bileti değil nba scout'larının kendisini yeterli bularak draft etmesi olduğunu anlar ve hayatına kaldığı yerden devam eder.
onca antrenman, emek ve uğraş boşa gitmemeli.
anneanne evindeki 30 kiloluk beton yorgan
-
uzun yastığın ekürisidir.